NEŞET KARADAĞ-ÖZELADANA(GÜNAYDIN)-HSYK'ca FETÖ/PDY terör örgütü üyesi olduğu gerekçesiyle görevden alınan ve Yunanistan'ın Meis Adası'na kaçmak isterken 17 ayrı suçtan aranan bir kişinin üzerine düzenlenmiş sahte kimlikle yakalanıp getirildiği Adana'da tutuklanan Cumhuriyet Savcısı Metin Özyurt, FETÖ örgütü suçlamasını kendisine zul olarak gördüğünü söyledi. Savcı Özyurt kendisini tutuklayan hakime de, "Bana bu zulmü yaşatanlardan hem hukuk dairesinde hem de ahirette şikayetçi olacağım ve iki elim yakalarında olacaktır, siz de bu yanlışa ortak olmayın" diyerek serbest bırakılmasını istediği ortaya çıktı.
Antalya'nın Kumluca İlçesi'nde şüphe üzerine durdurulan bir araçta 30 Temmuz'da yakalanan Adana Cumhuriyet Savcısı 38 yaşındaki Metin Özyurt, mahkemedeki savunmasında şok iddialarda bulundu. 'YAFTALANDIĞIMI DÜŞÜNMEKTEYİM'"Hakkımdaki iddiaları kendime zul olarak görmekteyim" diyen Savcı Özyurt, "TCK'da ve TMK'da örgütün tanımı ve örgüt suçunun unsurları belirtilmiştir. Oysaki ben 12 yıldır bir fiil Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaptım. Benim yapmış olduğum görevle terör örgütü üyeliği bir araya gelemez. Ben asılsız yere yaftalandığımı düşünmekteyim. Zira vermiş olduğum kararlar ile mensubu olduğum iddia edilen terör örgütü birbirleriyle çelişmektedir" dedi. 'YETKİMİ AŞTIM' Savcı Özyurt, savunmasında şunları söyledi:
"Şöyle ki; bir dosyamda eski İstanbul Emniyet Müdürü olan Selami Altınok ve kardeşi İlhami Altınok ile ilgili suç duyurusunda takipsizlik kararı vermiştim. Hatta Selami Altınok'a ilişkin verdiğim karar yetkimi aşarak vermiş olduğum bir karardır. Ben kendisinin yıpranmamasını istediğim için yetki hususunu dahi gözetmemiştim. Bir başka olayda ise 17-25 Aralık sürecinden sonra Erzurum'da görevlendirilen KOM Şube Müdürüyle ilgili olarak iki defa şikayette bulunulmuştu. Ben ikisinde de kovuşturma yer olmadığı kararı vermiştim. İskenderun'da görev yaptığım dönemde ise Cumhurbaşkanıyla ilgili bir dosyada müracaat savcısı şahsı serbest bırakmıştı, ben bunu kabul edemediğim için şahsı çağırdım ve hakkında adli kontrol uygulanmasını sağladım. Tüm anlattığım bu hususlar benim söz konusu örgütle bir alakam olmadığını göstermektedir. " 'YANLIŞA ORTAK OLMAYIN' Annesi ve babasının ayrı yaşadığını, yaşlı olan annesine baktığını, yaşları küçük 2 çocuğunun da bulunduğunu belirten Savcı Özyurt, "Tutuklanmam bunların da mağduriyetine yol açacaktır.Ayrıca ben en baştan beri belirttiğim üzere yaftalandığımı düşünmekteyim. Bana bu zulmü yaşatanlardan hem hukuk dairesinde hem de ahirette şikayetçi olacağım ve iki elim yakalarında olacaktır, siz de bu yanlışa ortak olmayın" dedi. 'ÖRGÜT ÜYELİĞİNİ KALDIRAMADIĞIM İÇİN SAHTE KİMLİKLE DOLAŞIYORDUM' Sorguda, Savcı Özyurt'a neden sahte kimlik taşıdığı da soruldu. Yakalandığında üzerinde 17 ayrı suçtan araması olan 'Erkan Güven' adına düzenlenmiş kimlik çıkan Savcı Özyurt, "Ben terör örgütü üyeliğiyle suçlanmaktan zul duymuştum, bu ithamı kaldıramadım. Bu nedenle de sahte kimlikle dolaşmaya başladım ve bu şekilde yakalandım" dedi.
Savcı Özyurt, mesleğinde başarılı olduğunu ve iddia edilen örgütle alakasının olmadığını da iddia ederek savunmasında şunları söyledi: 'BANA YÜKSEK NOT VERMEZLERDİ' "Meslek hayatımda bana teftişle en yüksek notu veren Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı olan Vedat Ali Tektaş'dır. Başsavcılık olarak ise en yüksek sicil notumu veren şuan Karşıyaka Başsavcı Vekili olarak görev yapan Hasan Onur Dinç vermiştir. Belirtmiş olduğum her iki şahısın da söz konusu terör örgütüyle herhangi bir alakası yoktur ve halen görev yapmaktadırlar. Eğer iddia edildiği üzere ben terör örgütü üyesi olsaydım, belirttiğim şahıslar bana teftişte ve sicilde yüksek notu vermezdi."
Antalya'nın Kumluca İlçesi'nde şüphe üzerine durdurulan bir araçta 30 Temmuz'da yakalanan Adana Cumhuriyet Savcısı 38 yaşındaki Metin Özyurt, mahkemedeki savunmasında şok iddialarda bulundu. 'YAFTALANDIĞIMI DÜŞÜNMEKTEYİM'"Hakkımdaki iddiaları kendime zul olarak görmekteyim" diyen Savcı Özyurt, "TCK'da ve TMK'da örgütün tanımı ve örgüt suçunun unsurları belirtilmiştir. Oysaki ben 12 yıldır bir fiil Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaptım. Benim yapmış olduğum görevle terör örgütü üyeliği bir araya gelemez. Ben asılsız yere yaftalandığımı düşünmekteyim. Zira vermiş olduğum kararlar ile mensubu olduğum iddia edilen terör örgütü birbirleriyle çelişmektedir" dedi. 'YETKİMİ AŞTIM' Savcı Özyurt, savunmasında şunları söyledi:
"Şöyle ki; bir dosyamda eski İstanbul Emniyet Müdürü olan Selami Altınok ve kardeşi İlhami Altınok ile ilgili suç duyurusunda takipsizlik kararı vermiştim. Hatta Selami Altınok'a ilişkin verdiğim karar yetkimi aşarak vermiş olduğum bir karardır. Ben kendisinin yıpranmamasını istediğim için yetki hususunu dahi gözetmemiştim. Bir başka olayda ise 17-25 Aralık sürecinden sonra Erzurum'da görevlendirilen KOM Şube Müdürüyle ilgili olarak iki defa şikayette bulunulmuştu. Ben ikisinde de kovuşturma yer olmadığı kararı vermiştim. İskenderun'da görev yaptığım dönemde ise Cumhurbaşkanıyla ilgili bir dosyada müracaat savcısı şahsı serbest bırakmıştı, ben bunu kabul edemediğim için şahsı çağırdım ve hakkında adli kontrol uygulanmasını sağladım. Tüm anlattığım bu hususlar benim söz konusu örgütle bir alakam olmadığını göstermektedir. " 'YANLIŞA ORTAK OLMAYIN' Annesi ve babasının ayrı yaşadığını, yaşlı olan annesine baktığını, yaşları küçük 2 çocuğunun da bulunduğunu belirten Savcı Özyurt, "Tutuklanmam bunların da mağduriyetine yol açacaktır.Ayrıca ben en baştan beri belirttiğim üzere yaftalandığımı düşünmekteyim. Bana bu zulmü yaşatanlardan hem hukuk dairesinde hem de ahirette şikayetçi olacağım ve iki elim yakalarında olacaktır, siz de bu yanlışa ortak olmayın" dedi. 'ÖRGÜT ÜYELİĞİNİ KALDIRAMADIĞIM İÇİN SAHTE KİMLİKLE DOLAŞIYORDUM' Sorguda, Savcı Özyurt'a neden sahte kimlik taşıdığı da soruldu. Yakalandığında üzerinde 17 ayrı suçtan araması olan 'Erkan Güven' adına düzenlenmiş kimlik çıkan Savcı Özyurt, "Ben terör örgütü üyeliğiyle suçlanmaktan zul duymuştum, bu ithamı kaldıramadım. Bu nedenle de sahte kimlikle dolaşmaya başladım ve bu şekilde yakalandım" dedi.
Savcı Özyurt, mesleğinde başarılı olduğunu ve iddia edilen örgütle alakasının olmadığını da iddia ederek savunmasında şunları söyledi: 'BANA YÜKSEK NOT VERMEZLERDİ' "Meslek hayatımda bana teftişle en yüksek notu veren Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı olan Vedat Ali Tektaş'dır. Başsavcılık olarak ise en yüksek sicil notumu veren şuan Karşıyaka Başsavcı Vekili olarak görev yapan Hasan Onur Dinç vermiştir. Belirtmiş olduğum her iki şahısın da söz konusu terör örgütüyle herhangi bir alakası yoktur ve halen görev yapmaktadırlar. Eğer iddia edildiği üzere ben terör örgütü üyesi olsaydım, belirttiğim şahıslar bana teftişte ve sicilde yüksek notu vermezdi."