PELİN ERKOCUADANA(GÜNAYDIN) – Günümüzde birbirimizi görmeden yaşıyoruz, yazıyoruz, arkadaş oluyoruz. Sosyal medya ve soyut yaşam hepimizi ele geçirmiş durumda. Böyle bir dönemde Prof. Dr. Birsen Çeken yeni bir nefes gibi insanları güzelliklere ve doğaya çağırıyor. Uluslararası Türk Dünyası Sanat Çalıştayı'nda küratör olarak görev alan Prof. Dr. Birsen Çeken, 'Gökbörü” ve 'Yüreğim Mavi Akar Tualime' isimli ikiz sergisi ile 75. Yıl Sanat Galerisinde sanatseverleri bekliyor.Öncelikle bize kendinizden biraz bahseder misiniz? Resim çizmeye nasıl başladınız?İlkokuldan itibaren resim çizmeye başladım. Zaten bu klasik bir cevaptır… Sanatçılar birden bire üniversite seviyesinde çizmeye başlamazlar. Hemen hemen bütün çocuklar önce kalemle çizgiyle başlarlar. Sonra biz büyükler bir şekilde bu çocukları uzaklaştırırız resimden. Gerçeğine yakın çizimler bekleriz çocuklardan… Ama ben şanslıydım ailem öyle beklemedi, beni destekledi. Yaptığım çizimleri beğeniyle takdirle karşıladı. Liseden itibaren de resim eğitimi aldım. Liseyi de resim bölümünde okudum üniversitede de sınavlara girerek yine resim bölümünde eğitimime devam ettim. Bu şekilde resim bölümünde öğretim üyesi oldum. Gazi Üniversitesi’nde şu an görev yapıyorum. Okulumuz 15 tane üniversiteye bölününce şimdiki adıyla Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nde çalışmaya başladık. Şu anda Hacı Bayram Veli üniversitesi Grafik Tasarım Bölüm Başkanı olarak görevime devam ediyorum.Peki, sizce resimde eğitim mi yoksa yetenek mi daha ön planda? Mesela yeteneği olmayan birey eğitimle resim çizebilir mi?Çizebilir yani ama ne kadar ilerleyebilir? Aynı kulak eğitimi gibi… Müzikte ses algısı burada da görsel algı... Görsel algı doğuştan hemen hemen tüm çocuklarda var. Ama hepsinde eşit düzeyde değil. Daha ileri düzeyde olanlar bu alanı seçip meslek olarak da tercih edip daha hızlı ilerleyebilirler. Ama eğitim alarak şöyle söyleyebilirim ki birisi 20 yılda var olur. Yetenekli olan görsel algısı güçlü olan ise bu süreyi kısaltır.En çok hangi tarzda çalışmalar yapıyorsunuz?Genel olarak soyutlamalar ve göndermeler var eserlerimde. Tarz olarak akrilik tekniğini, sulu boya tadında çalışmalar yapıyorum. Konulu çalışmalar yapıyorum… Anlamlı eserler çıkarmak için çaba harcıyorum.Bu sergide bizleri neler bekliyor?Bu sergide iki konuyu birbiriyle bütünleştirdim. Bunlardan birisi: Gökbörü… Türk kültüründeki önemli sembollerden biri… Gökbörü biliyorsunuz; kurt. Ben kültürümüzü semboller üzerinden eserlerime taşımaya çalıştım. . Gökbörü’nün (Bozkurt) Tanrı’nın yeryüzündeki simgesi olarak, büyük göçten çok daha önceye dayanan bir geçmişi vardır. Resimlerimde yer alan Kül-Tigin, Bilge Kağan ve Tonyukuk anıtları ile izleyiciye geçmişe yolculuk yaptırmak istedim. İnsanlar eserlerimde ilk önce kurtları görecekler. Ama incelediklerinde Türk sembollerinin Türklüğün sembollerinin hemen hemen hepsinin olduğunu fark edecekler.Eserlerinizde Atatürk dikkat çekiyor. Bu siyaset üstü bir konu… Sembolleri Göktürk’ten alıp Cumhuriyete kadar getirdim ve göndermeler yaptım. Geçmişi olmayanın geleceği olmaz ve Türk kültüründe de sembollerin önemi çok büyük…Etkilendiğim hikâye ise şöyle; “Mustafa Kemal Atatürk bir gün Milli Eğitim Bakanlığı’nı ziyaret ettiğin giriş kapısının sağ tarafında duvarı boş görünce, buraya Ergenekon’dan çıkış tablosu yapılmasını ister. Bunun üzerine Ratip Tahir Burak’a söylenir ve istenilen tablo yaptırılır. Tablo Atatürk’ün istediği yere asılır ve Atatürk de tabloyu çok beğenir. Atatürk’ün ölümünden sonra bu tablo yerinden kaldırılır. 50’li yıllardan sonra da Türk Ocakları Binasına asılır. 1980’den sonra bu bina Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesine verilir ve tabloda oraya geçer. Bu tablo 1635 sayılı Tebliğler Dergisi ile okullara tavsiye edilmiştir. 1961 yılında da 40 kuruş değerinde posta pulu olarak da çıkarılmıştır.O zaman tarihten etkilendiniz diyebilir miyiz?Tabii ki… Yani tarihi kültürümüz, destanlar, edebiyatımız… Ben bunları doğaya döndürdüm. Sembollerden en büyüğü de Ay’dır. Ve bakarsanız resimlerde hep yuvarlaklar görürsünüz. Bu gökyüzü ve gerçeğe dönüş…Serginin ikinci kısmından bahseder misiniz?Serginin ikinci kısmında yani manzara olarak gördüğünüz natürmortlar var. Atların olduğu bölümde Gökbörü ve mavileri yoğunluklu olarak göreceksiniz. “Yüreğim mavi akar tuvalime” dedim. Burada da şuna bir gönderme yaptım; Gençliğimiz ve bizler artık toplumdan koptuk, doğadan koptuk ve birbirimizden koptuk bir teknoloji ile cep telefonu ile sanal alemin içinde geziyoruz.İnsanlar karşı karşıya oturuyor denizde bakmıyor, gökyüzüne bakmıyor, birbirine bakmıyorlar… Sanaldan birbirlerini takip ediyorlar. Buna bir gönderme yapıyorum… İnsanları doğaya güzelliklere çağırıyorum.Sergi ne zamana kadar devam edecek?Sergimiz 8 Ekim tarihine kadar devam edecek. İncelemek isteyen Adanalı sanatseverleri bekliyoruz.Ressamların Ustası diye adlandırılıyordunuz bu omuzlarınıza yük bindiriyor mu?Tabi ki bir kere akademisyen olmanın bir yükü var üzerimde. Öğrencilerimize sorumluyuz, topluma sorumluyuz… Her yaptığımızın sorgulaması var. Sanatçı olarak bir kere sorumluluğumuz var. Kendim için usta oldum iyi sanatçıyım demiyorum. Bunu dersem ilerleyemem. Sanatçılar olarak toplumu bilinçlendirmek adına önemli görevler düşüyor bizlere… Daha çok çalışmamız gerektiğini düşünüyorum.Yurt dışında ve yurt içinde birçok etkinliğe katılıyorsunuz Sanat Çalıştayının küratörlüğünü üstlenmiştiniz bu yılda aynı şekilde devam edecek mi? Çalıştay olacak mı? Türk Dünyası Sanat Çalıştayı devam edecek. Üçüncü dördüncü inşallah hep olacak… Şimdi Adana gerçekten kültür ve sanatın başkenti olma yolunda hızla ilerliyor. Çok şanslılar çok başarılı bir başkanları var. Bu yönde çok umutluyum ben ve Adana’ya çok sık geliyorum. Adanayı yurt dışında da tanıtıyoruz. Sanat etkinliklerinde Türkiye’yi temsil ettiğim ülkelerde Adana soruluyor. Bu çalışmalarımızın amacına ulaştığını gösteriyor. Ama bunun gelişerek devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Sanat çalıştayı ile ilgili çok olumlu geri dönüşler aldık. Adana’yı bilmeyen sanatçılar tanıdılar. Bu yıl bizi sanat çalıştayında neler bekliyor?Bu yıl Adanalı sanatçılarla Türk dünyasını buluşturmayı hedefliyoruz. Her seferinde bunu geliştirerek konuları farklılaştırarak ana tema üstünde devam etmeyi düşünüyoruz. Elimizde sanatçıların özgeçmişleri, yaptıkları çalışmalar, başarıları var. İyi isimler getirmek istiyoruz. Bizi iyi isimler tanıtsın istiyoruz. Bu konuda titizlikle Gültekin Akengin ile birlikte çalışıyoruz. Adana’yı çok önemsiyoruz.Eklemek istedikleriniz var mı?Adana bu çalıştay ile Türkiye’de bir ilki yaptı. Adana Büyükşehir Belediyesi’nin diğer belediyelere örnek olması lazım… Gelen sanatçılar en iyi şekilde ağırlandı. Bu belediye ve ekibi sayesinde oldu. Buranın sanatçıları da gelen sanatçılara kucak açtılar. O kadar sıcak davrandılar ki ikincinin etkileri hala devam ediyor ve biz şimdi üçüncüsünü hazırlıyoruz. Sizinde basın olarak ilginiz bizi sevindiriyor. Bunun için teşekkür ediyorum.
SANAT-MAGAZİN
04 Ekim 2018 - 09:02
İnsanları doğaya ve güzelliklere çağırıyor
Prof. Dr. Birsen Çeken, 'Gökbörü” ve 'Yüreğim Mavi Akar Tualime' isimli ikiz sergisi ile 75. Yıl Sanat Galerisinde sanatseverleri bekliyor. Sergi 8 Ekim’e kadar devam edecek.
SANAT-MAGAZİN
04 Ekim 2018 - 09:02