Neşet KARADAĞADANA(GÜNAYDIN)- Adana Valiliği otoparkına park edilen bombalı aracın infilak ettirilmesi sonucu 2 kişinin hayatını kaybetmesi, 33 kişinin de yaralanmasında ihmali olduğu ileri sürülen 2 polis memuru ile otopark görevlisi "ihmalli davranışla kasten adam öldürme" suçundan 20'şer yıl hapis cezası istemiyle yargılanmaya başladı. Sanık polislerden İ.Ç., olaydan 2 gün önce zırhlı araçla terör ile olay yeri inceleme ekiplerinin valiliğe bomba ihbarı yapıldığı iddiasıyla gelip 2 saat bekledikten sonra gittiklerini söyledi. Bir tanık da, kadın teröristi bomba yüklü aracı park ederken gördüğünü anlattı. Mahkeme, bombalı aracın patlatıldığı yerde keşif yapma kararı aldı.Adana 8.Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmaya tutuksuz sanık polisler C.O., İ.Ç. ile valiliğin otopark görevlisi F.K. ve avukatları katıldı. Kimlik tespitlerinin ardından sanıkların savunmalarına geçildi. Otopark görevlisi F.T., olayda suçu ve ihmalinin olmadığını söyledi. Otoparkta güvenlik zafiyeti bulunduğunu ve bunu her fırsatta amirlerine ilettiğini ifade eden F.T., “Neredeyse 2 yıla yakın güvenlik tedbirlerinin arttırılması, geçişlerin cihazlı ve kameralar eşliğinde yapılması yönünde birçok kez sıkıntı ve taleplerimizi dile getirdik. Değişik gerekçelerle bunları yerine getirmediler. Olaydan sonra alınan tedbirlerle şimdi nerdeyse zırhlı araç bile zor geçer” dedi. Valiliğin bahçe ve otoparkının temizliğinden, bakımından sorumluğu olduğunu ifade eden F.T., otoparka günlük 600 araç giriş çıkışının olduğunu, patlatılan aracın ne zaman girdiğini bilmediğini söyledi. F.T., “Kamera olmadığı için bunu tespit edemedik. Neticede bizler de üzüldük” dedi.Polis memuru C.O. da suçsuz olduğunu iddia etti. Patlama anında nöbet çıkışından evine gitmek üzere yolda olduğunu ifade eden C.O., nöbetini saat 07.40’da diğer sanık İ.Ç.’ye devrettiğini belirtti. C.O., “Görevimi İ.Ç.’ye devrettikten sonra geçen gece ile ilgili olay olup olmadığına ilişkin kısa bir konuşmanın ardından saat 07.49’da metroya yetişmek için çıktım. Metroya bindim. Metrodan inip otobüse binip giderken patlama sesini duydum. Ben nöbeti bitirdiğim saatlerde henüz mesai başlangıcı da olmadığından gelen giden olmadığı için bariyerler kapalıydı. Açıldığı vakit ben yoktum. Otoparka giriş çıkış yapan araçların sorgulamasını yapmak bizim vazifemiz değildi” dedi.Açığa alındıktan sonra tekrar görevine iade edilen polis memuru C.O., güvenlik zafiyeti bulunduğunu müdür yardımcısına ve valilikteki yetkililere bildirdiklerini, ödenek bahanesiyle zaafiyetin giderilmediğini belirtti.Sanıklardan diğer polis memuru İ.Ç. de, olayda ihmalinin, kusurunun, sorumluluğunun bulunmadığını belirtti. İ.Ç. de, güvenlik zafiyetini amirlerine bildirdiklerini söyledi. Görevlerinin valiliğin çevre koruması olduğunu belirten İ.Ç., olay günü saat 07.40’da görev yerine geldiğini ifade ederek, “Akşamdan olan bitenleri C.O. ile görüştük. Bu sırada, araç girişinden sorumlu F. Gelmişti. Patlayan aracın ne zaman şe şekilde geldiğini görmedim. Olay tarihinde hiçbir şekilde güvenlik kameraları ve güvenli geçiş sistemi gibi cihazlar bulunmamaktaydı. Bu olaydan sonra kamera takıldı, giriş çıkış yapacak yayaların da araç sahiplerinin de parmak izi tanıma sistemi dahi takıldı. Dört dörtlük cihazlar konuldu. Olay günü a saatte aşırı derecede dikkat çekecek şüphe uyandıracak bir durum kesinlikle görmedik. Görülse müdahale ederdik. Şu anda, bir kişinin yaptığı görevi şimdi 3 kişi birden yapmaktadır” dedi.Mahkeme Başkanı, İ.Ç.’nin soruşturma sırasında verdiği ifadelerini hatırlattı. İ.Ç., daha önce emniyette verdiği bazı savunmalarının kayda geçmediğini söyledi. İ.Ç., şok açıklamalarda bulundu. 22 Kasım 2016’da saat 19.00’da görevi devraldığında zırhlı araçla terör ekibinin yanına geldiğini belirten İ.Ç., “Ardından olay yeri ekibi de geldi. O an için bana söylenen bomba ihbarı üzerine geldiklerini belirttiler. Söylemlerine göre 155 haber merkezimize valilik bomba şeklinde ihbar yapılmış, gelen görevli arkadaşlarımız yaklaşık 2 saat kadar kaldılar, sonra da gittiler. Belki de bu ihbarı kasıtlı olarak görevlilerin hareket biçimini gözetlemek için terörist unsurların yapmış olabileceğini de düşünüyorum. Dolayısıyla böyle de bir durum var iken daha ayrıntılı tedbirlerin alınmadan tek başına gündüz 11 gece 13 saat nöbet tutan bizlere kusurun ihmalin yüklenmesi doğru değildir” diyerek beraatini istedi.Müştekilerden Mehmet Ali Kırbaç, sanıklardan şikayetçi olmadı, “Neticede kendileri de orada şehit olabilirlerdi. Ben Türkiye’nin varlığına, bütünlüğüne yönelik faaliyette bulunan terörden şikayetçiyim” dedi.Daha sonra 7 tanık dinlendi. Tanıklardan H.Ş., bombalı aracın otoparka parkedilmesini gördüğünü söyledi. H.Ş., “Ben saat 08.00’e 5 ya da 6 kala geldim. O sarada F. Bisikleti ile giriş yapmıştı. Otopark bariyeri açıktı. Valilik binasına doğru yoluma devam ettim. Bu arada 33 plakalı kadın sürücünün patlama yerine park etmeye çalıştığını gördüm. Önce trafik polisine bakındım. Çünkü, normalde oraya park edilmediğini biliyordum. Ama, memur arkadaşın vali beyi karşılamak için ön tarafa geçmiş olabileceğini düşündüm. Kadının park etmeye çalıştığı yer biraz da bizlerin kullandığı yaya giriş yolunu kapatır vaziyette olduğundan plakası da 33 memleketim olmasından dolayı dikkatimi çektiği için bakındım. O arabanın ön tarafından indi, ben arka tarafından dolandım. Aynı yolda yaklaşık 4 metrekare içerisinde bir arada bulunmuş olduk. Arkasından bakındım. Mili Eğitime doğru yöneldim. O da Defterdarlık tarafından çıkı5şa doğru yöneldi. Sonra baktığımda bekliyordu. Mesainin başlamasını bekleyen vatandaş olabilir diye düşündüm. Sonra patlama oldu” dedi.Mahkeme heyeti, olay gününe ve anına ilişkin güvenlik kamera görüntülerinin bulunup bulunmadığının araştırılmasına, güvenlik zafiyeti ile ilgili bir bilgi paylaşımının bulunup bulunmadığının , bununla ilgili herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığının araştırılmasını istedi. Heyet, ayrıca, güvenlik tedbirlerinin yerinde görülmesi amacıyla olay yerinde keşif yapılmasına karar verip duruşmayı erteledi.VALİ DEMİRTAŞ’I KIZININ KEDİSİ SALDIRIDAN KURTARDIAdana Valiliği otoparkına PKK’lı kadın terörst tarafından bırakılan bombalı araç 24 Kasım 2016’da Vali Mahmut Demirtaş’ın valiliğe geleceği saatte uzaktan kumanda ile patlatılmıştı. Vali Demirtaş, evdeki kızının kedisi Rüzgar ile oyalanması nedeniyle saldırıdan kurtulmuştu. Ancak, patlamada valilikte görevli bahçıvan Gökhan Aygül (42) ile Göç İdaresi Müdürlüğü personeli iken OHAL Birimi’nde görevlendirilen Kadir Kırbaç (33) hayatını kaybetmiş, 33 kişi de yaralanmıştı. Yapılan araştırmalarda, saldırıyı PKK’nın Akdeniz Metropol Kuvvetler Sorumlusu ‘Halo Dayı’ kod adlı Eyüp Çelik’in planladığı, ‘Dilber’ kod isimli kadın teröristin de eylemi gerçekleştirdiği saptanmıştı. Kadın teröristin bomba yüklü aracı Adana Valiliği’nin personel otoparkına bıraktıktan sonra, Milli Eğitim Müdürlüğü çıkışından çıkıp, taksiye bindiği ardından Eyüp Çelik aracılığıyla önce Mardin’e, buradan da yurt dışına kaçtığı belirlenmişti. Bombalama eylemini planlayanlar Eyüp Çelik ve Mehmet Emin Varol yakalanıp tutuklanmıştı.
ADANA
20 Eylül 2017 - 08:44
Güncelleme: 21 Eylül 2017 - 16:39
Valilikte bomba keşfi yapılacak
Adana valiliği otoparkına konulan bombalı aracın patlatılması sonucu 2 kişinin ölmesi 33 kişinin de yaralanmasında ihmali olduğu iddia edilen 2’si polis 3 kişi hakim karşısına çıktı
ADANA
20 Eylül 2017 - 08:44
Güncelleme: 21 Eylül 2017 - 16:39