Dünkü yazımda bir af konusundan önce adli anlamda yapılması gereken öncelikli işin Fetö üyesi hakimlerin vermiş olduğu mahkeme kararlarının sorgulanması gerektiğine değinmiştim. Bugün ise af konusunu başka bir açıdan ele alacağım.
*****
İçerisinde bulunduğumuz siyasi ve sosyolojik sebepler affa dayalı bir uygulamanın yerinde olduğu kanaati uyandırabilir ki bende şahsen en azından infaz kanununa ilişkin bir düzenlemenin olması gerektiği kanaatindeyim.
*****
Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere Hükümet kanadından yetkililer bireylere karşı işlenen suçlar konusunda devletin af yetkisinin olmadığını farklı mecralarda dile getirdiler. Ben yapılan bu açıklamalara kısmen katılmıyorum. Her ne kadar işlenen suçtan Devlet, Hükümet ya da herhangi bir kamu kuruluşu sorumlu tutulamaz ise de; suç işlenmesinde belirli sosyolojik ve ekonomik sebeplerin etkisi bilimsel bir gerçek.
*****
Bu gerçeklikten yola çıktığımızda siyasi ve bürokratik kurumların suçun işlenmesine katkısı olmasa dahi suça iten sebepler açısından eleştirilmesi gereken birkaç yanının olduğunu düşünüyorum.
Teyide muhtaç olmakla birlikte şu anda cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin büyük çoğunluğunun mala ve kamu sağlığına karşı (uyuşturucu ticareti) suçlarından tutuklu ya da hükümlü olan kişiler olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Her iki suç türünün işlenmesindeki ana gayenin maddi bir yarar sağlamak olduğu kuşku götürmez bir gerçek. Dolayısıyla işlenen suçtan siyasi kurumlar sorumlu tutulamaz ise de suçu önleme açısından izlenen yanlış politikaların etkinliği tartışılmaz.
*****
Şayet bir aftan söz edilecekse öncelik suçun işlenmesine sebep olan sosyolojik ve ekonomik koşullar gözetilmelidir. Sürekli suç işleyerek yaşamak insanın doğasına aykırı bir durumdur.Bir insan her gününü bir katil psikolojisiyle geçiremez.Hiçbir insan hayatını suç işlemenin vermiş olduğu tedirgin bir ruh hali ile geçiremez.Ancak içerisinde bulunduğu sosyolojik ve ekonomik sebepler bu durumu tetikleyici veya etkinleştirici bir rol oynayabilir.
*****
Toplumumuzun içerisinde bulunduğu sosyo-psikolojik ve ekonomik koşullar birlikte değerlendirildiğinde; suçun işlenmesine sebep etmenlerin ortadan kaldırılmasında siyasi kurumlara büyük görev düşmektedir. Başlanılacak ilk yer ise “af” tartışmasını başlatmakla yetinilmeyip suçun işlenmesine sebep olgulara ilişkin olarak etkin projeler üretmektir.