Bir zamanlar, Türkiye’nin en çok göç alan illerinin başında gelen Adana, TÜİK’in yaptığı son göç istatistik raporunda, göç alan iller listesinde yer bile alamadı.
***
Şimdi diyeceksiniz, bir zamanlar göç almaktan yakınıyordunuz, şimdi ise almamaktan mı?
***
Elbette, göç almamaktan yakınmıyoruz. Sadece, göç alamayışımızın nedenleri arasında, kentimizin ekonomik ve sosyo-kültürel açıdan cazibesini yitirdiğinden yakınıyoruz.
***
Bir zamanlar, Doğu ve Güneydoğu’dan göçün merkezi olan Adana, gerek iş imkanı, gerekse üretim açısından ülkenin 4’üncü büyük kentiydi…
***
Şimdilerde ise işsizlik oranlarının tavan yaptığı, üretimin durma noktasına geldiği, sosyo-kültürel açıdan oldukça fakir, yaşam standartları açısından fukara bir kent haline gelişimizden yakınıyoruz.
***
Bunda, hem yerel hem de genel yöneticilerimizin emeği oldukça fazla…
***
Sanayi kenti olan Adana, teşvik yasasındaki yeri nedeniyle üreticilerin kaçtığı. Tarım kenti Adana ise yanlış tarım politikaları nedeniyle, çiftçinin ürün ekmediği bir kent haline geldi.
***
Bugüne baktığımızda, Adana’daki en büyük döngü rant…
***
Yani, üretim bir kenara itilmiş ve kolay yoldan zengin olmanın hayalleri ile bocalayan bir kente sahibiz…
***
Turist çekecek ciddi bir yatırımımız yok…
***
Türkiye’ye örnek olacak tek bir projemiz yok…
***
Sanayi yok… Tarım yok…
***
Kim niye gelsin ki Adana’ya…
***
Bir zamanlar, göç alan Adana, göç veren bir kent haline geldi…
***
Bunda emeği bulunanların, bugünden tezi yok vicdan muhasebesi yapması gerekiyor…
***
Güzelim memleket ne duruma geldi!!!
***
Kendi iç kavgalarında boğulan Adana, çevresindeki kentlerin bile gerisine gitmekten kurtulamadı…
***
Bugünümüze baktığımızda, halen bu geriye gidiş sürüyor…
***
Kısacası, bir zamanların metropolü olan, pamuk ağalarının boy gösterdiği Adana, her anlamda cazibesini yitirmiş…