“Önce mis gibi elma kokusu hissedildi, sonra ölüm…
‘Daye behna seva te’ yani 'Anne elma kokusu geliyor' oldu.
***
Ölüm cellatının ürettiği elma kokusu sardı her yanı. Çocuklar, kadınlar ve yaşlılar, birer birer düştüler sessizce toprağa. Ölüm kokusu sardı, arşa sessiz bir çığlık yükseldi ve tüm insanlık yine kaybetti, yeni ve modern bir katliam denendi ve tüm insanlık yine sınıfta kaldı...
****
Yanan bedenlerin acısıyla çığlıklar yükseldi, nereden kimden geldiği anlaşılmayan bir koku sardı her yanı gözlerden akan yaşlar kurudu yanaklarda, serildi birer birer çocukların bedenleri, annelerin, babaların ve yaşlıların, oy havvar feryatları yükseldi Halepçe’den tüm dünyaya…
Irak’ta Saddam Hüseyin’in Kürtlere yönelik 1986 yılında başlattığı adına El-Enfal dediği korkunç katliamlardı, binlerce insanın öldüğü, toplu mezarların oluşturulduğu, bir soykırım harekâtının sonuncusuydu Halepçe...
*****
Tarih 16 Mart 1988 gökten ölüm kokusu sardı bedenleri, toprakla buluştu kadın, çocuk, yaşlı, genç, soluklarından ölüm kokusu geçti ve sofralarında, kapı eşiklerinde, sokakta, bahçede, tarlada, binlerce beden yok olup gitti, birbirlerine sokulmuş korkunç ölüme teslim binlerce insan...
Tarihin gördüğü en büyük trajedilerden biri yaşandı Halepçe'de sokaklar ve duvar dipleri kıvrılmış insan cesediyle doldu...
*****
Birbirini korumaya çalışan çocuklar, eşler, anne ve babalar kenetlenmiş bir şekilde tarihin tozlu raflarında yer alsın diye resmedildi...
Bu korkunç vahşeti Dünyada birçok ülkenin parlamentosunda bir Kürt soykırımı olarak kabul gördü ve göstermelik sadece kimyasal Ali lakaplı cellatın idam edilmesiyle kapanıp gitti. Sadece binlerce insanın canına mal olan büyük ve korkunç bir insanlık kıyımı olarak tarih sayfalarında yerini aldı...
*****
Halepçe ne bir ilk ne de bir sondur...
Egemenlerin emperyalist sömürgeci güçlerin insan üzerindeki ölüm oyununa bir yenisi daha eklendi, yine kuklalarıyla ölüm saçtılar yine bir trajediyi sahnelediler şimdilerde bir yenisini ekleyerek...
Zalim Esad eliyle idlip kentine düzenlenen zehirli gaz saldırısı yeni trajedilerin yaşanması ölüme uykuda yakalanan yüzlerce canların görünmesinden anlaşılıyor.
Ki Ortadoğu coğrafyasında güç ve iktidar savaşlarının daha çok yaşanacağı ve kimyasal ölümlerin yüzyıllarca etkisinin olacağı görünür oldu...