Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, 1878–1960 yılları arasında yaşamış nurculuk hareketinin kurucusu İslam tarihinin önde gelen âlimlerindendir...
Üstat fikirlerinin merkezine Kur’an-ı koyarak İslam’ın gelişen dünya için önemini zekice ortaya koyan bir irşat ve bilge kişiliktir.
82 yıllık ömrünün büyük bir kısmını sürgünlerde ve hapishanelerde geçirmiş. Hak bildiği doğrulardan asla ödün vermemiş, hayatı boyunca toplumun imanlı yetişmesine öncülük etmiş ve bu uğurda ömrünü feda eden nadide bir şahsiyettir.
*****
Bütün ömrünü savaş meydanlarında, zindanlarda mahkemelerde geçirmiş olan bu büyük şahsiyet defalarca zehirlenmiş, her türlü hakarete maruz bırakılmış bir eşkıya gibi muamele görmüş olmasına rağmen yine de toplumun imanı için mücadele etmekten vazgeçmemiş bilge bir isimdir.
Tüm zahmetli meşakkatli bu yolculukta bile Risale-i Nur yazmaktan vazgeçmemiş günümüze kadar milyonların imanlı yetişmesine vesile olmuştur.
*****
Üstat, “Eğer ölmeyi tercih etseydim sadece kendimi kurtaracaktım fakat hayatta kalıp milyonların imanı ve itikatlı yetişmelerine vesile oldum. Bu uğurda bir Said değil bin Said feda olsun” diyerek toplum ve İslam sevdalısı bir şahsiyet olduğunu belirtmiştir.
O yıllarda Sırat-ı Müstakim Dergisi’nin sahibi olan Eşref Edip, üstadı şu ifadelerle anlatıyor:
"Hürriyet mücadelesinde celadet ve şehameti o derece idi ki, herkesin ağzını açmaktan korktuğu, işaretle konuştuğu bir zamanda, onun bu kadar cesaret ve celadet göstermesi zamanın havsalasına sığmadı. Sarayın ve paşaların fermanının ferman olduğu, mutlak bir kudrete sahip olduğu bir zamanda, Şark vilayetlerinden gelen bir adamın bu kadar cesaret göstermesi hayret ve taaccüple telakki edileceği tabii idi. Halka köle nazarı ile bakan müstebit paşalar; 'Bu kadar cesaret akıl karı değildir!..' diyerek onu hapishanelere atmaktan başka çare bulamadılar"
*****
Dünya tarihinin en karışık ve savaş yıllarına denk gelen üstadın yaşamı İslam hakikati yolunda mücadele etmekle geçmiş ve en büyük hayali olan medreseyle üniversiteyi birleştirip Medresetüzzehra’yı kurmaktı. Amaç din ilimleriyle diğer ilimlerin ortak okutulabileceği çağdaş bir eğitim yuvasını kurmaktı.
Günümüzde üstadı anlama ve fikirleri ışığında bir hayatı sürdürmenin önemini anlayanların Risale–i Nur Külliyatı’na sımsıkı sarıldığını, dünyanın değişik üniversitelerinde ders kitabı olarak okutulduğunu ve İslam ışığında değerli bir eser olduğunu defaatle ifadelere rastlanmaktadır. Üstadı anlama ve anlatma hasebiyle her yıl Bediüzzaman Saidi Nursi’yi anma haftası hasebiyle rahmetle ve minnetle yad ediyoruz. Ruhu şad, mekânı cennet olsun.