vali
mahmut
demirtaş’ın
şehidin oğluna sarıldığını gösteren bir fotoğrafı var!
***
özünden!
babası gibi!
candan ve yakından!
bakınca duygulandıran bir sarılma fotoğrafı!
***
bir de
suriyeli çocuğun
çamurlu ayaklarına
potin giydiren bir belediye başkanının fotoğrafı var!
***
ikisini
yan yana
getirince başkanın
en azından bir inşaat mühendisi olabileceğini tahmin etmek zor olmuyor!
***
hani
inşaatlarda
sabahtan akşama
kadar alın teri döken ustaların üstü başı kir, ayakkabıları çamur olur ya!
***
hatta
karayollarında
asfalt döken emekçiler
çamurla boğuşur, güzel bir yol yapabilmek için!
***
yani
başkan
buralardan
görmüştür çamuru, yabancı değildir, tanır!
***
başkanın
fotoğrafını
gazetede gören
danışmanı sosyal medyadan, ‘olaylara birazcık olsun insani yönden bakalım’ demiş!
***
olur
bakalım!
sosyal yaşamında,
aile ve toplumsal değerlere yüksek hassasiyet gösteren birinin, çamurlu ayağa potin giydirmesine nasıl bakılacaksa oradan bakalım!
***
sor
bakalım başkanına
çocuklarından hangisinin
çamurlu ayağına potin giydirmiş! sor bakalım ayağı çamura değmiş mi çocuklarının!
***
ya sen
hiç çamurlu
ayaklarına potin
giydin mi çocukken?
***
başkanın
açığını kapatmak
için çırpınacağına dön
kendine bir bak! sen kendi evladına reva görür müsün öyle bir potin giydirmeyi!
***
‘birazcık
olsun insani yön’
demişsin ya!...
başkanın çamurlu ayağa potin giydirirken çocuğa hangi yönden bakıyordu acaba, sordun mu?
***
İslâm
inancında hani
sağ elin verdiğini
sol el görmeyecekti!...
***
siz
bırakın eli,
suriyeli çocuğun
çamurlu ayağını bile gösteriyorsunuz, bu mu bakılmasını istediğiniz insani yön!
***
sırf
başkana
yaranmak için
yapmayın bunu!
***
yapacaksan
vali demirtaş’ın
fotoğrafını göster
ders alsın!
***
‘bak’ de
‘candan sarılma
işte böyle olur’
***
hiç
değilse
bir daha çamurlu
ayağa potin giydirme manzarası çekmekten kurtulmuş olursun birader!