‘bizim
herif de öldü
kaldık mı ortada’
diye başladı söze!
***
yaşlı
kadın zorlana
zorlana çıkarken
halk otobüsünün merdivenlerinde kendi kendine söyleniyordu!
***
sabahtı
henüz daha
yeni binmiştim otobüse!
ve aradan bir durak geçtikten sonra yaşlı kadından duyduğum bu sözler bir mıh gibi çakıldı yüreğime!
***
elindeki
eski valizle
ağır ağır çıktığı merdivenlerden ileri doğru yürüdü ve genç birinin verdiği koltuğa oturdu!
***
kim bilir
bilinmez ne
çok derdi vardı
başladı anlatmaya!
***
önce
doktordan yakındı!
“geçen gün doktora gittim, ‘gezmeyeceksin, dolaşmayacaksın yoksa ölürsün’ diyor. böyle doktor mu olur, asıl gezmezsem ölürüm, bu yaştan sonra ne yapayım” dedi
***
sonra
kızını anlattı
öyle bir anlattı ki
can evimizden vurdu!
“şimdi kızımın yanından geliyorum. sabah bir şey isteyecektim ‘hiç halim yok kızım dedim’. o da ‘huzurevine git, orada kal’ diye cevap verdi… düşünün, bunu söyleyen benim öz kızım!” dedi
***
duygulandı
boynunu büktü!
gözyaşlarını kimse görmesin diye başındaki eski eşarbının ucuyla gözlerini sildi
***
‘valizimi
kaptığım gibi
çıktım evinden. bir daha da gitmem artık’ diye sitemli sitemli konuştu
***
“ne olur” dedi!
“herifimi aldığı gibi
beni de alsaydı Azrail. kalmasaydım kızımın eline, ne olurdu!”
***
birkaç
durak sonra
inip gitti otobüsten, nereye gitti, kime gitti, bilinmez!
***
yaşlılık işte!
‘kapıya konulacak
şey değil’ derler ya!
***
bugün
huzurevinde
gözü kapıda evladını
ve torunlarını bekleyen ne anneler, ne babalar var biliyor musunuz?
***
aslında
anlayana
huzurevleri
toplumun ayıbıdır!
‘orada sana daha iyi bakarlar’ diye anne ve babasını bile bile oraya mahkum edenlerin ayıbıdır!
***
huzurevleri,
yıllarca emek verip
büyüttüğü ve adam ettiği
evlatların, anne ve babalarına ihanet mekanıdır!
***
asıl olan
yaşlıların
kendi evlerinde ve evlatlarının yanında huzur bulmasıdır, torunlarıyla birlikte büyümesidir ve torunlarına örnek bir yaşam sürmesidir!
***
asıl olan
yaşlıların
son nefesini evlatlarının kucağında vermesidir!
***
elbette
çaresiz insan
huzurevine yerleştirilmeli, devlet ona sahip çıkmalı, devletin şefkatli elleriyle toprağa uğurlanmalı, ona sözüm yok!
***
ama
evlat dediğin!
anasını-babasını
‘orada sana daha iyi bakarlar’ diye bile bile huzurevine terk etmemeli!