Adana Büyükşehir Belediyesi zabıta ekiplerinin ne yapmak istediğini anlamak çok zor.
Güçlünün yanında güçsüzün tepesinde mantığıyla hareket eden Büyükşehir zabıtası farkında olarak ya da olmayarak kent ekonomisine adeta darbe vuruyor.
Nasıl mı?
Örneğin 50-60 kişiye istihdam sağlayan kebapçıların saat 20.00’den sonra tezgahlarını kaldırıma çıkarması Büyükşehir Zabıtasına çok batıyor olmalı.
Batmasa bu işletmelere ceza yağdırmazdı herhalde.
“Sokakta kebap olur mu?”
Evet olur. Çünkü Adana kebabı sokak kebapçılarıyla ünlenmiştir.
Bu nostaljiyi ve lezzeti insanlara yaşatmak isteyen, vergisini ödediği gibi onlarca kişiye istihdam sağlayan yasal işletmeleri sanki yıldırmak istiyormuş
gibi ceza yağmuruna tutmak akıl alır gibi değil.
Kente dışarıdan gelen birçok kişi Adana’da lokanta değil de sokak kebapçısı arıyor.
Sokak kebapçıları Adana’nın en önemli ve en değerli kültürlerinden birini yaşatarak aslında Adana’nın tanıtımına da önemli bir katkı koyuyor.
Üstelik vergisini ödeyen ve istihdam sağlayan bu işletmelerin tezgahlarını el ayak çekildikten, yani gece yarısından sonra sokağa çıkardığını da göz
ardı etmemek lazım.
Eğer bu durum kaldırım işgali olarak değerlendiriliyorsa bu konuda da söyleyebileceğimiz çok şey var.
Sayın Zabıta Daire Başkanı kaldırım işgallerine karşı bu kadar hassassanız Ziyapaşa, Gazipaşa, Atatürk Bulvarlarındaki üst gelir grubuna hitap eden
barların, kafelerin kaldırım işgallerini neden görmezden geliyorsunuz?
Bir haftada defalarca ceza yağdırdığınız bu insanların tek amaçları ekmek parası kazanıp evlerine, çocuklarına bir lokma ekmek götürmek. Bunu es
geçmeyin, bunu görmezden gelmeyin. Etiket peşindeyseniz, içkili batakhaneler, uyuşturucunun tezgahlarda satıldığı mekanlar, fuhuşun artmasına
sebep olan kötü bilinen barları denetleyin, ki görevinizi işte o zaman doğru yapmış olursunuz.
Kaldırımda kebap tezgahlarına tahammül edemiyorsunuz da Ziyapaşa Bulvarı’nda kaldırımları işgal edip içki satan balık restaurantlara, Adnan
Menderes Bulvarı’nda bulunan işgalcilere ve onlarca iş yerleri ve işletmelere karşı bugüne kadar nasıl bir tavır izlediniz?
Yayalara ayrılmış olan kaldırımların otopark olarak kullanılmasına neden göz yumuyorsunuz?
Metronun Karataş Caddesi üzerindeki Cumhuriyet İstasyonu önündeki koyun satıcılarını neden görmüyorsunuz?
Adana’nın zabıta görevini tam olarak yapmadığı için dilenciler cenneti olduğunu bilmiyor musunuz?
Seçim dönemi yaklaştığı için artan kaçak inşaatlar konusunda zabıta olarak ne yapıyorsunuz?
Tek derdi evinin geçimini sağlamak olan garip gurebanın ekmek mücadelesine neden tahammül edemiyorsunuz?
Bu işyerlerine ve sahiplerine “terör suçu” işlemişler gibi davranmanızın özel bir nedeni var mı?
Kamusal bir görevi üstlenmiş durumdasınız ve bu görevi yerine getirirken adil olmak zorundasınız.
Adaletin olmadığı yerde huzur ve barış olmaz.
Ya adil olun ya da yerinizi o görevi adil bir şekilde yerine getirecek insanlara bırakın.
Yazıktır, günahtır ve vebali büyüktür.