“Aytaç Durak CHP’nin adayı mı?”
Adana siyasetini adeta kilitleyen bu sorunun yanıtı kesinlikle ve kesinlikle “hayır” olmalıdır.
Niye mi?
Çünkü Aytaç Durak’ın dokusu ile Cumhuriyet Halk Partisi’nin dokusu tutmaz.
Aytaç Durak için Kuzey Kutbu dersek CHP de Güney Kutbudur.
Altı ok ile Durak’ın yan yana anılması bile CHP’ye ve CHP’lilere bir hakarettir.
Dedikodu mekanizması daha doğrusu fısıltı gazetesi o kadar iyi çalışıyor ki…
Daha doğrusu çalıştırılıyor.
Çalıştırılıyor derken elbette ki bu kentin 25 yılının altında imzası, damgası bulunan Aytaç Durak’ın bu kadar yıllık siyasi deneyiminin yansıması anlamında söylüyorum.
Fısıltı gazetesini çalıştıran Aytaç Durak’ın ta kendisidir.
“CHP beni istedi” diyecek kadar pervasız bir tavırdır bu.
Durum, Durak’ın dediği gibi olsa dahi, yani CHP Aytaç Durak’a teklif götürmüş olsa dahi bunun altyapısını hazırlayan/hazırlatan yine Aytaç Durak’tır.
Son ana kadar MHP’den yeniden aday olmayı hayal eden ve bunu her fırsatta dile getiren Aytaç Durak’ın, Hüseyin Sözlü golünü yiyince yönünü CHP’ye çevirdiğini cümle alem biliyor.
Sözde anketlerle Adanalıların kendisini CHP’de adayı olarak görmek istediği imajını yaratmak Durak için hiç de zor olmadı.
CHP Genel Merkeziyle bağlantısını kuracak parti içinde halihazırda bekleyen kişiler de olunca Durak, CHP’den adaylığı cebinde görmeye başladı.
Kendinden o kadar emindi ki, ilçelerde gösterilecek adaylar konusunda da kendince çalışmalar yaptığını parti içinde herkes biliyor.
Bazı sivil toplum kuruluşlarında başkanlık ya da yöneticilik yapan kişilere ilçeler için adaylık teklif eden Durak, bir yandan da “CHP Aytaç Durak olmadan seçimi kazanamaz” algısını oluşturdu.
Bu algı çalışması bir kesimde etkili olurken CHP tabanında ise tam tersi bir etki yarattı.
İddia ediyorum; kendini sosyal demokrat olarak hisseden, CHP’ye gönül vermiş kişilere Aytaç Durak’a oy verip vermeyeceğini sorun. Alacağınız yanıt “Kesinlikle hayır” olacaktır. Dikkat edin “hayır” yanıtı demiyorum “kesinlikle hayır” yanıtını alacağınızı iddia ediyorum.
Aytaç Durak, CHP adaylığında bir miktar oy getirecektir ancak bu kaybettireceği oyun yanında devede kulak kalacaktır.
CHP Aytaç Durak’la seçimi kazanabilir mi?
Bu sorunun yanıtı “evet” değil “belki”dir.
Bu kentte bugün yaşanan sorunların kaynağı olarak kentin yaklaşık olarak 25 yıl boyunca belediye başkanlığını yapan Aytaç Durak olarak görüldüğünü herkes biliyor.
Bu gerçekten yola çıkacak olursak kendini CHP’li hisseden bir kimsenin Aytaç Durak’a oy vereceğini söylemek bir o kadar saflık olur.
Belediye Başkanlığı döneminde kentin güneyine hiçbir yatırım yapmayan Aytaç Durak’ın bu bölgelerden nasıl oy isteyeceğini de açıkçası merak etmiyor değilim.
Örneğin, Durak’ın “Ben görevde olduğum sürece buraya hiçbir yatırım yapılmayacak” dediğini iddia eden Hadırlı Mahallesi sakinlerinden nasıl oy isteyecektir.
Yıllarca Aytaç Durak’a karşı CHP çatısı altında mücadele eden siyasilerin Durak için nasıl oy isteyeceğini de çok merak ediyorum.
Eğer, CHP Genel Merkezi “Seçimi kazanalım da kim olursa olsun diyorsa” bunun CHP’nin intiharından başka bir anlama gelmediğini de söylemek isterim.
Bu anlayış; “Seçimi kazanayım da adayım ister hırsız, ister katil, ister namussuz, ister kadın satıcısı, ister tecavüzcü olsun ister namuslu, dürüst biri olsun” anlayışıdır.
CHP tabanı dayatmayı yani biatı kabul etmeyen bir yapıya sahiptir ve bu anlayışı da kabul edecek bir taban değildir.
Adana’daki CHP’liler artık ithal aday istemiyor.
Öz be öz CHP’li bir adayla seçime girmeye hasret olduklarını her fırsatta söylüyorlar.
Ki bu görüşlerinde de haklılar.
Atatürk’ün partisi CHP kendi içinden aday çıkaramayacak kadar zayıf bir parti midir ki kaç seçimdir parti dışından adaylarla seçime giriyor?
CHP tabanı artık buna isyan ediyor.
Çünkü biliyor ki CHP’nin ilkelerini özümsememiş, parti örgütlerini tanımayan, il ya da ilçe binalarının kapısından dahi içeri girmeyen kişilerin adaylığından CHP’ye hayır gelmez.
CHP tabanı biliyor ki Aytaç Durak aday gösterilse ve hasbelkader seçimi kazansa bile, seçimden birkaç gün sonra CHP’den uzak durmak için istifa da dahil olmak üzere her yolu deneyecektir.
CHP tabanı biliyor ki Aytaç Durak bugüne kadar hep yüksek egosunun yansıması olarak kendini hep partiler üstü olarak görüyor ve bugüne kadar yaptığı gibi aday olduğu partiyi, yani CHP’yi de araç olarak kullanacak (Durak’ın bugün izlediği yol ve yöntemler de bu anlayışının değişmediğini gösteriyor)
CHP tabanı tüm bunların farkındayken, genel merkezin tabanı yok sayarak alacağı bir karar CHP’nin Adana’da harakiri yapmasıyla aynı anlama geliyor.
CHP tabanı, Aytaç Durak’la kazanacağına CHP’li bir adayla kaybetmeyi daha değerli görüyor.
İnanmıyorsanız hiçbir yönlendirme yapmadan CHP’lilere tarafsız bir şekilde sorun.
CHP önümüzdeki seçimde Adana’da ya kök salacak ya da intihar edecektir. Elbette ki bu gösterilecek adaylara bağlı.