Hayatımda ilk kez bir oyunu ikinci perdesi açılmadan terk ettim.
**
Genellikle emeğe saygımdan dolayı bir oyunu bir gösteriyi beğenmesem bile sonuna kadar izler sevebileceğim bir şeyler görmeye çalışırım.
**
Hiç sevemediğim ama mükemmel oyunculuklarla beni büyüleyen oyunlar da olmadı değil. Hepsinde bir şey görmeye çalıştım. Emeği alkışladım ve pişman olmadan çıktım.
**
Victor Hugo’nun ölümsüz eseri; ‘Notre Dame - Quasimodo Musical’ Kumbara Görsel Sanatlar tarafından Türkiye’de ilk defa seyirci karşısına çıktı. Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde gösterilen Notre Dame - Quasimodo Musical benim için ve birçok seyirci için tam bir hayal kırıklığı oldu.
**
İhtilal sonrası Fransa’da geçen bir dönemi anlatırken; oyuncuların 21.yüzyıl kıyafetlerinin üzerine bir ceket geçirerek geçmişi yansıtmaya çalışması, saçlarına bile hiç özen göstermemeleri beni şok etti.
**
Müzikal müzik, dans ve diyalogların olaylarla bütünleştiği duygusal ve eğlendirici sahne gösterisi… İzlediğimiz şey ise sıfır diyalog, yeterince çalışılmamış danslar, duygusuz sırası geldiği için söylenen şarkılar kötü çevirilerdi… Hem de bunu devlet tiyatrolarında gösterilen oyunların neredeyse beş katı ücret ödeyerek izledik.
**
Eğer emek görünseydi sonuna kadar izlenebilirdi ama o kadar baştan savma bir oyun görüntüsü verdi ki ilk yarıda salonun neredeyse yarısı dışarı çıktı. Büyük bir umutla geldiğim sabırsızlıkla beklediğim oyundan böyle bir hayal kırıklığıyla ayrılmak çok üzücü.