ÖSYM tarafından gerçekleştirilen YGS'ye yani Yükseköğretime Geçiş Sınavı’na sayılı günler kaldı.
Aday öğrenciler 12 Mart Pazar günü saat 10.00'da üniversiteye girebilmek için ter dökecek.
**
Bu sınav öğrenciler için oldukça önemli. Öyle ki bir nevi hayatlarına yön veriyor.
Öğrenciler bu girdikleri sınav ile gelecekte yapacakları mesleklere bir adım daha yaklaşıyorlar.
**
Bizim sistemimizde yetenekler mesleği sevme, yapabilme durumuna göre değil, puanlarına göre tercih yapılıyor.
Tek hayali öğretmen olmak olan bir öğrenci puanı daha yüksek geldiği için avukatlığı tercih edebiliyor. Ya da aynı öğrenci puanı düşük geldiği için muhasebeci de olabiliyor.
Yani aslında neyi sevip sevmediği hayallerinin ne olduğu çok önemli olmuyor. Önemli olan tek şey yüksek puan almak…
**
Sadece bununla da bitmiyor tabi birde meslekler arası uçurumlar sorunu var…
Güzel sanatlar, belirli öğretmenlikler, bazı bölümler nedense ikinci planda tutuluyor. Bir öğrenci yalnızca belirli meslek gruplarını okuyabilirse şanslı sayılıyor…
**
Şartlar o kadar korkunç ki eğer ataması olmayan ya da iyi bir yerden başlama şansı bulunmayan meslek grupları önemsiz gösteriliyor.
Meslek grupları arasındaki uçurum o kadar yüksek ki arada düşen milyonlarca insan var…
**
Başka ülkelere özenilen örnek alınan yüzlerce şey var. Ama eğitim sistemi ve meslek grupları arasındaki kötü uçurum ile ilgili yapılan hiçbir çalışma yok. Uzaktan bakıp sistemlerini övmek dışında hiçbir çalışma yapılmıyor…
**
Yüzlerce bölüm ve binlerce mezun var. Gruplar arasındaki uçurumlar en aza indirilirse işini iyi yapan insanlar daha fazla olabilir. Önemsenmesi bir ütopya olsa da binlerce gencin ihtiyacı olan sadece bu…