Yaklaşık bir yıl önce İstanbul’da yaşanan olay ile ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Ama o zamandan bu zamana çok bir şey değişmedi…
Şort giydiği için otobüste saldırıya uğrayan Ayşegül Terzi davasında karar çıktı.
*****
Sakız gibi uzatılan dava süreci sonunda çözüme kavuştu.
Davada 6 duruşma sonunda karar çıktı.
Bu süreç içinde saldırgan Abdullah Çakıroğlu tam 3 kere tahliye edildi. Dile kolay tam 3 kere serbest kalıp gülümsedi bu kişi.
*****
9 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlanmıştı.
Ama ne yazık ki "inanç düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme, halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama, kasten yaralama ve hakaret" suçlarından yalnızca 3 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı…
*****
Bu ceza zaten yetersiz… Ama bir sorun daha var… Yarın ya da diğer gün bu saldırganın içeride kalıp kalmayacağı da belli değil… Şimdi cezada indirim ve ertelemeye gidilmedi. Peki ya yarın?
Her an iyi halden uyumlu davranışlardan bu saldırganın cezası düşebilir…
*****
Verilen ceza caydırıcılıktan o kadar uzak ki bu olayın üstüne birçok saldırı haberi gelmeye devam etti.
Bu artık bir hak gibi görüldü. Kadına şiddet uygulamanın ötesine geçti… İnsanların hürriyetine zarar verme boyutuna geçti…
*****
En küçük olay siyasiler tarafından haftalarca tartışılırken bu olay nedense sadece vatandaşın ve medyanın dile getirmesiyle gündemde kaldı…
Bu kişi şimdilik tutuklu, peki bu adama özenen, gündem oluşturmak isteyen, geri kafalı ve insan hürriyetine zerre önem vermeyen diğerleri ne olacak?
*****
Bu ceza da yetmez…
Bu gibi durumlarda verilen cezalar daha caydırıcı olmalı… Öyle caydırıcı olmalı ki bu ve bunun gibi kişiler korkmalı…
Bu gibi durumlara bir daha tanık olmamak böyle bir olayın olmaması en büyük temennimizdir.
Bu yönüyle adalete olan güvenimiz tam. Meclis’in de bu konuda harekete geçmesini ve yapılacak bu tür saldırıların önüne geçilmesini bekliyoruz.
Artık kadına şiddet olmasın istiyoruz.