Medline Adana Hastanesi’nden Diyetisyen Merve Sehlikoğlu, bel çevresinde biriken yağın, basen ve kalçalarda birikenden çok daha tehlikeli olduğunu belirterek, yağlanmayı azaltacak tavsiyelerde bulundu
Dyt. Merve Sehlikoğlu, yaptığı açıklamada, bel çevresi ölçümünün obezite sınıflandırmasında kullanılan önemli bir kriter olduğunu belirterek, “Bel çevresi ölçümü yapmak için mezura ile göbek deliği hizasından bel çevrenizi ölçün. Çıkan değer kadınlarda 80 cm üstü ise riskli, 88 cm üstü ise yüksek risklidir. Erkeklerde ise 94 cm üstü riskli, 102 cm üstü ise yüksek riskli olarak değerlendirilir” dedi.
Sehlikoğlu, bel çevresindeki yağlanmayı azaltacak şu önerilerde bulundu: "Pirinç pilavı, makarna, beyaz ekmek, börek gibi karbonhidrat kaynaklarına sofranızda yer verirken ölçülü olun. Ekmekleri tam tahıllı olacak şekilde günde 3-4 dilimden fazla tüketmeyin. Doymuş yağlardan uzak durun. Haftada 1 gün kırmızı et diğer günler beyaz et veya kurubaklagil tüketin. Etin, tavuğun ve balığın yağını, derisini yemeyin. Her öğününüzde mutlaka sebze yemeği veya taze mevsim yeşillikleriyle hazırlanmış salata tüketmeye özen gösterin. Kek, kurabiye, bisküvi, gofret gibi işlenerek paketlenmiş ürünleri hayatınızdan çıkartın. Günlük beslenmenize bir avuç içi (ortalama 5-6 adet) çiğ kuruyemiş ekleyin. Kuruyemişlerin kavrulmuş olanları yağlanmayı arttırdığından çiğ yenilmesi gerektiğini unutmayın. Kurubaklagillere sofralarınızda mutlaka yer verin. Bu besinler hem bol miktarda posa almanızı sağlayacak hem de zengin protein kaynağı olmalarından dolayısizi tok tutarak daha az yemenize yardımcı olacaklardır. Yemeklerin suyunu tüketmekten kaçının. Unutmayın; yemeğin suyu demek yağı demektir ve buna vücudunuzun ihtiyacı yoktur.
Dyt. Merve Sehlikoğlu, yaptığı açıklamada, bel çevresi ölçümünün obezite sınıflandırmasında kullanılan önemli bir kriter olduğunu belirterek, “Bel çevresi ölçümü yapmak için mezura ile göbek deliği hizasından bel çevrenizi ölçün. Çıkan değer kadınlarda 80 cm üstü ise riskli, 88 cm üstü ise yüksek risklidir. Erkeklerde ise 94 cm üstü riskli, 102 cm üstü ise yüksek riskli olarak değerlendirilir” dedi.
Sehlikoğlu, bel çevresindeki yağlanmayı azaltacak şu önerilerde bulundu: "Pirinç pilavı, makarna, beyaz ekmek, börek gibi karbonhidrat kaynaklarına sofranızda yer verirken ölçülü olun. Ekmekleri tam tahıllı olacak şekilde günde 3-4 dilimden fazla tüketmeyin. Doymuş yağlardan uzak durun. Haftada 1 gün kırmızı et diğer günler beyaz et veya kurubaklagil tüketin. Etin, tavuğun ve balığın yağını, derisini yemeyin. Her öğününüzde mutlaka sebze yemeği veya taze mevsim yeşillikleriyle hazırlanmış salata tüketmeye özen gösterin. Kek, kurabiye, bisküvi, gofret gibi işlenerek paketlenmiş ürünleri hayatınızdan çıkartın. Günlük beslenmenize bir avuç içi (ortalama 5-6 adet) çiğ kuruyemiş ekleyin. Kuruyemişlerin kavrulmuş olanları yağlanmayı arttırdığından çiğ yenilmesi gerektiğini unutmayın. Kurubaklagillere sofralarınızda mutlaka yer verin. Bu besinler hem bol miktarda posa almanızı sağlayacak hem de zengin protein kaynağı olmalarından dolayısizi tok tutarak daha az yemenize yardımcı olacaklardır. Yemeklerin suyunu tüketmekten kaçının. Unutmayın; yemeğin suyu demek yağı demektir ve buna vücudunuzun ihtiyacı yoktur.