Çukurova Üniversitesi Kültürlerarası İletişim Merkezi ve Adana İl Göç İdaresi Müdürlüğü işbirliğiyle “Kültürlerin Buluşma Noktası Türkiye” başlıklı etkinlik Mithat Özsan Amfisinde gerçekleştirildi. Adana Vali Yardımcısı Mustafa Aydın, ÇÜ Rektör Yardımcısı İ. Halil Elekcioğlu, Adana İl Göç İdaresi Müdürü Velican Doğru, ÇÜ Kültürlerarası İletişim Merkez Müdürü Doç. Dr. Seyfi Özgüzel, akademisyenler ile öğrencilerin katıldığı program Kültürlerarası İletişim Merkez Müdürü Doç. Dr. Seyfi Özgüzel’in açılış konuşması ile başladı.
Doç. Dr. Özgüzel göçün, insanların kendini kurtarmak, korumak, eğitmek veya özgür kılmak için bir araç olduğunu ifade ederek şunları kaydetti;
“Göç bazıları için de kendi onurunu korumak için başvurduğu bir yoldur. Göç, milyonlarca kişiye yalnızlığa dışlanma yerine her şeyi paylaşabileceği bir topluma ait olma, hayata pasif seyirci gibi bakmak yerine girişimci olma, korkmak yerine mücadele etme, azimle hayata yeni bir başlangıç yapma fırsatı sunar.”
Adana İl Göç İdaresi Müdürü Velican Doğru ise 2000 yılından bugüne kadar 18 Aralık’ın Dünya Göçmenler Günü olarak kutlandığını ifade ederek, göç ve göçmenlik tarihinin insanlık tarihi kadar eski olduğuna işaret etti. Anadolu’nun her dönemde göçün ve göçmenin adeta merkezi konumunda olduğuna vurgu yapan Doğru, “Dünden bugüne Anadolu dünyanın her yerinden her renkten, her ırktan, her dinden yurdundan edilmişlerin uğrağı korunağı durumundadır.” şeklinde konuştu.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İ. Halil Elekcioğlu, 18 Aralık’ın Birleşmiş Milletler tarafından resmi olarak 2000 yılında Uluslararası Göçmenler Günü olarak kabul edildiğini ifade ederek tüm dünyada ekonomik, sosyal, siyasal, kültürelnedenlerden dolayı, doğduğu yerin dışında başka bir yere göç etmek durumunda kalan insanların yaşamları ve sorunları konusunda duyarlılık ve hassasiyet gösterme günü olduğunu söyledi. Prof. Dr. Elekcioğlu “Bu bağlamda dünyanın her yerinde ana vatanından kopup çeşitli sebeplerle başka memleketlere göç etmek zorunda kalmış göçmenlerin ve ilimizde bulunan göçmenlerin, mülteci sığınmacıların 18 Aralık Dünya Göçmenler Günü’nü kutluyor, yaşamlarında ve akademik kariyerlerinde başarılar diliyorum.” şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Özgüzel göçün, insanların kendini kurtarmak, korumak, eğitmek veya özgür kılmak için bir araç olduğunu ifade ederek şunları kaydetti;
“Göç bazıları için de kendi onurunu korumak için başvurduğu bir yoldur. Göç, milyonlarca kişiye yalnızlığa dışlanma yerine her şeyi paylaşabileceği bir topluma ait olma, hayata pasif seyirci gibi bakmak yerine girişimci olma, korkmak yerine mücadele etme, azimle hayata yeni bir başlangıç yapma fırsatı sunar.”
Adana İl Göç İdaresi Müdürü Velican Doğru ise 2000 yılından bugüne kadar 18 Aralık’ın Dünya Göçmenler Günü olarak kutlandığını ifade ederek, göç ve göçmenlik tarihinin insanlık tarihi kadar eski olduğuna işaret etti. Anadolu’nun her dönemde göçün ve göçmenin adeta merkezi konumunda olduğuna vurgu yapan Doğru, “Dünden bugüne Anadolu dünyanın her yerinden her renkten, her ırktan, her dinden yurdundan edilmişlerin uğrağı korunağı durumundadır.” şeklinde konuştu.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İ. Halil Elekcioğlu, 18 Aralık’ın Birleşmiş Milletler tarafından resmi olarak 2000 yılında Uluslararası Göçmenler Günü olarak kabul edildiğini ifade ederek tüm dünyada ekonomik, sosyal, siyasal, kültürelnedenlerden dolayı, doğduğu yerin dışında başka bir yere göç etmek durumunda kalan insanların yaşamları ve sorunları konusunda duyarlılık ve hassasiyet gösterme günü olduğunu söyledi. Prof. Dr. Elekcioğlu “Bu bağlamda dünyanın her yerinde ana vatanından kopup çeşitli sebeplerle başka memleketlere göç etmek zorunda kalmış göçmenlerin ve ilimizde bulunan göçmenlerin, mülteci sığınmacıların 18 Aralık Dünya Göçmenler Günü’nü kutluyor, yaşamlarında ve akademik kariyerlerinde başarılar diliyorum.” şeklinde konuştu.