Haydar ŞENGÜL
“Adana'nın kebabından yemeden, şalgamından içmeden hayata veda eden gerçekten dünya nimetlerinden mahrum gitmiş demektir."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Merkez Park'ta düzenlenen 5. Uluslararası Adana Lezzet Festivali açılışına katıldı. Konuşması öncesinde mangal ateşini yakarak festivalin açılışını yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra mangalda bir süre kentin tescilli lezzeti Adana kebabını pişirdi.
Lezzet Festivali’nin açılış konuşmasını yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, festivalin ülkeye, şehre ve ağız tadını bilen herkese hayırlı olmasını diledi. “Gerçekten de ülkemizde lezzet deyince akla ilk gelen yerlerden biri elbette Adana'dır” diyen Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:
“Lezzetinin ünü sınırları aşan Adana'nın kebabından yemeden, şalgamından içmeden hayata veda eden gerçekten dünya nimetlerinden mahrum gitmiş demektir."
AK Parti'yi kurdukları, bir dönemde Adana'ya geldiğini anımsatan Erdoğan, Adanalıların o tarihte kendilerini her zamankinden daha coşkulu ve daha muhabbetli bir şekilde karşıladıklarını belirterek şöyle konuştu:
"Seni kebaptan ve şalgamdan daha çok seviyoruz." diye yazdığını anlatan Erdoğan, "Evet gerçekten de bir Adanalının, bir başka faniye olan sevgisinin ölçüsünü bundan daha açık, daha iyi, daha samimi anlatabilecek başka bir ifade yoktur. Adana Lezzet Festivali'ni, bu hakikatin ülkemize ve tüm dünyaya ilanının vesilesi olarak görüyorum.
Yakın çalışma çevresinde pek çok Adanalı bulunan birisi olarak, şehrin lezzetlerine aşinalığımızı hamdolsun hiç kaybetmedik. Bugün de bakanımızla, sözcümüzle, genel başkan yardımcımızla, milletvekillerimizle hep beraber işte buradayız. Diğer vakitlerde de kimi zaman Adana'dan getirterek, kimi zaman Ankara veya İstanbul'daki Adana lezzet duraklarından tedarik ederek, bu güzel lezzetlerle yakın teşriki mesaimizi sürdürüyoruz. Tabii artık 'yemek' dediğimiz olay, ekonomik gücü ve turizm potansiyeli ile karın doyurmanın çok ötesine geçmiş bir sektörü ifade ediyor. 'Gastronomi' diye adlandırılan hadise, şehirlere ve ülkelere dünya çapında değer katan sosyal, kültürel, ekonomik faaliyetlere dönüşmüştür. Hamdolsun biz bu konuda Adana başta olmak üzere, pek çok imkana, pek çok güzelliğe, pek çok markaya sahibiz."
Türkiye'nin 81 ilinin her birinin kendine göre bir gastronomi zenginliği olduğuna işaret eden Erdoğan, bazı şehirlerin bu konuda Türkiye'yi şanla, şerefle, gururla temsil edebilecek gastronomi ürünü yelpazesine sahip olduklarının da bir gerçek olduğunu ifade etti. Uluslararası Adana Lezzet Festivali'nin bu bakımdan mutlaka önemle üzerinde durulması, desteklenmesi, geliştirilmesi gereken bir etkinlik olduğunu vurgulayan Erdoğan, Valilik başta olmak üzere, festivalin düzenlenmesinde emeği geçenlere, etkinliklerde yer alarak Adana'nın marka değerine katkı sağlayan herkese teşekkürlerini iletti.
Erdoğan, sanayisi, ticareti, tarımıyla dünyanın en önemli enerji merkezlerinden biri olan limanıyla, gastronomisiyle ülkeye değer katan Adana'ya ne kadar teşekkür etseler az olacağını vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
"Orhan Kemal'in gençliğinde memur olarak çalıştığı Milli Mensucat Fabrikası, artık ülkemizin en önemli müzelerinden biri olarak, kültür sanatımıza hizmet ediyor. Müzenin diğer bölümleri de faaliyete girdiğinde Adana gerçekten 24 saat yaşayan, uluslararası çapta bir kültür sanat merkezine kavuşmuş olacak. Görüldüğü gibi sanayisiyle, gastronomisiyle, kültürüyle, sanatıyla Adana'nın tüm güzelliklerine sahip çıkıyor, geliştirmek için çalışıyoruz. Bugün burada Adana Lezzet Festivali'nde bir araya gelmiş olmamız, şehrimizi hedeflerine ulaştırmak için daha çok çalışma, daha çok gayret etme kararlılığımızın bir ifadesidir. Festivalimizin, sıfır atık prensibiyle düzenlenmesini de Paris İklim Anlaşması'nı onayladığımız şu günlerde yeşil kalkınma devrimimizin şimdiden başladığının önemli bir işareti olarak görüyorum. Bu duygularla Uluslararası Adana Lezzet Festivalimizin beşincisinin hepimizin damak tadına, göz güzelliğine, yürek ferahlığına, muhabbetine vesile olmasını diliyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, beraberindekilerle festival alanındaki stantları gezdi.
“Adana'nın kebabından yemeden, şalgamından içmeden hayata veda eden gerçekten dünya nimetlerinden mahrum gitmiş demektir."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Merkez Park'ta düzenlenen 5. Uluslararası Adana Lezzet Festivali açılışına katıldı. Konuşması öncesinde mangal ateşini yakarak festivalin açılışını yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra mangalda bir süre kentin tescilli lezzeti Adana kebabını pişirdi.
Lezzet Festivali’nin açılış konuşmasını yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, festivalin ülkeye, şehre ve ağız tadını bilen herkese hayırlı olmasını diledi. “Gerçekten de ülkemizde lezzet deyince akla ilk gelen yerlerden biri elbette Adana'dır” diyen Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:
“Lezzetinin ünü sınırları aşan Adana'nın kebabından yemeden, şalgamından içmeden hayata veda eden gerçekten dünya nimetlerinden mahrum gitmiş demektir."
AK Parti'yi kurdukları, bir dönemde Adana'ya geldiğini anımsatan Erdoğan, Adanalıların o tarihte kendilerini her zamankinden daha coşkulu ve daha muhabbetli bir şekilde karşıladıklarını belirterek şöyle konuştu:
"Seni kebaptan ve şalgamdan daha çok seviyoruz." diye yazdığını anlatan Erdoğan, "Evet gerçekten de bir Adanalının, bir başka faniye olan sevgisinin ölçüsünü bundan daha açık, daha iyi, daha samimi anlatabilecek başka bir ifade yoktur. Adana Lezzet Festivali'ni, bu hakikatin ülkemize ve tüm dünyaya ilanının vesilesi olarak görüyorum.
Yakın çalışma çevresinde pek çok Adanalı bulunan birisi olarak, şehrin lezzetlerine aşinalığımızı hamdolsun hiç kaybetmedik. Bugün de bakanımızla, sözcümüzle, genel başkan yardımcımızla, milletvekillerimizle hep beraber işte buradayız. Diğer vakitlerde de kimi zaman Adana'dan getirterek, kimi zaman Ankara veya İstanbul'daki Adana lezzet duraklarından tedarik ederek, bu güzel lezzetlerle yakın teşriki mesaimizi sürdürüyoruz. Tabii artık 'yemek' dediğimiz olay, ekonomik gücü ve turizm potansiyeli ile karın doyurmanın çok ötesine geçmiş bir sektörü ifade ediyor. 'Gastronomi' diye adlandırılan hadise, şehirlere ve ülkelere dünya çapında değer katan sosyal, kültürel, ekonomik faaliyetlere dönüşmüştür. Hamdolsun biz bu konuda Adana başta olmak üzere, pek çok imkana, pek çok güzelliğe, pek çok markaya sahibiz."
Türkiye'nin 81 ilinin her birinin kendine göre bir gastronomi zenginliği olduğuna işaret eden Erdoğan, bazı şehirlerin bu konuda Türkiye'yi şanla, şerefle, gururla temsil edebilecek gastronomi ürünü yelpazesine sahip olduklarının da bir gerçek olduğunu ifade etti. Uluslararası Adana Lezzet Festivali'nin bu bakımdan mutlaka önemle üzerinde durulması, desteklenmesi, geliştirilmesi gereken bir etkinlik olduğunu vurgulayan Erdoğan, Valilik başta olmak üzere, festivalin düzenlenmesinde emeği geçenlere, etkinliklerde yer alarak Adana'nın marka değerine katkı sağlayan herkese teşekkürlerini iletti.
Erdoğan, sanayisi, ticareti, tarımıyla dünyanın en önemli enerji merkezlerinden biri olan limanıyla, gastronomisiyle ülkeye değer katan Adana'ya ne kadar teşekkür etseler az olacağını vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
"Orhan Kemal'in gençliğinde memur olarak çalıştığı Milli Mensucat Fabrikası, artık ülkemizin en önemli müzelerinden biri olarak, kültür sanatımıza hizmet ediyor. Müzenin diğer bölümleri de faaliyete girdiğinde Adana gerçekten 24 saat yaşayan, uluslararası çapta bir kültür sanat merkezine kavuşmuş olacak. Görüldüğü gibi sanayisiyle, gastronomisiyle, kültürüyle, sanatıyla Adana'nın tüm güzelliklerine sahip çıkıyor, geliştirmek için çalışıyoruz. Bugün burada Adana Lezzet Festivali'nde bir araya gelmiş olmamız, şehrimizi hedeflerine ulaştırmak için daha çok çalışma, daha çok gayret etme kararlılığımızın bir ifadesidir. Festivalimizin, sıfır atık prensibiyle düzenlenmesini de Paris İklim Anlaşması'nı onayladığımız şu günlerde yeşil kalkınma devrimimizin şimdiden başladığının önemli bir işareti olarak görüyorum. Bu duygularla Uluslararası Adana Lezzet Festivalimizin beşincisinin hepimizin damak tadına, göz güzelliğine, yürek ferahlığına, muhabbetine vesile olmasını diliyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, beraberindekilerle festival alanındaki stantları gezdi.