Neşet KARADAĞ
ADANA(GÜNAYDIN)-Adana'da, Çukurova Belediyesinde zabıta müdürü cengiz aydoğdu ve komiseri Habil Aykan’ı silahla öldürdüğü, zabıta amiri Kenan Özdemir’i de yaraladığı iddia edilen zabıta memuru Ahmet Altuğ’un iki kez ağırlaştırılmış müebbet ve 17 yıl hapis cezası ile cezalandırılması istemiyle açılan davanın duruşması görüldü.
adana 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu zabıta memuru sanık Ahmet Altuğ, müştekiler ile tarafların avukatları katıldı. Duruşmada, tanıklar dinlendi. Çukurova belediyesi Ruhsat Şube Müdürü C.Ç., olayla ilgili olarak doğrudan ve dolaylı herhangi bir bilgisinin olmadığını söyledi. C.Ç., “İş yeri açma ve çalıştırma ruhsatları müdürlüğümüz tarafından verilmektedir. Sanığın belediye içerisinde birimler arasında neden görev yerinin değiştirildiğini bilmiyorum, bizim müdürlüğümüz emrinde de çalışmamıştır” dedi.
Çukurova Belediye Başkan Yardımcısı M.S. ise, suç tarihinde görevde olmadığını söyledi. Olay tarihinden önce öldürülen zabıta müdürü Cengiz Aydoğdu’nun sanıkla çalışmak istemediğinden sanığın Yapı Kontrol Müdürlüğü’nde görevlendirildiğini belirten M.S., işyeri ruhsatları ile ilgili konularda usulsüzlük yapıldığına dair bilgisinin olmadığını belirtti. Sanık Altuğ’un görev yeri değiştirildikten sonra öldürdüğü kişilere yönelik husumet duyduğuna dair duyumlar geldiğini de ifade eden M.S., öldürülen Habil Aykan’ın rüşvet aldığına dair bilgisinin olmadığını belirtti. B.Y.’ın işe alınması konusunda rüşvet alındığı iddiaları ile ilgili olarak da M.S., “B.Y. parayı sanığa verdiğini, sanığın da bana verdiği iddiasında bulunmuştu. Bunun üzerine yanımda B.Y. ve M.T. olduğu halde ben sanığı M.T.’nin telefonundan aradım. Kendisine B.Y.’nın dediklerini söyledikten sonra bana para verip vermediğini sordum o da ‘bana iftira atılırsa ben de iftira atarım, böyle bir şey yoktur’ dedi. Hatta ben telefonun hopörlörünü de açmıştım konuşmaları B.Y. de duydu” dedi.
Daha sonra taraflara söz hakkı verildi. İddia makamı, geçen celse verdiği esas hakkındaki mütalaasını tekrarlayarak, sanık Altuğ'un "tasarlayarak iki kişiyi öldürmek" suçundan iki kez ağırlaştırılmış , "Öldürmeye teşebbüsten" ise 17 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti.
Müştekiler Sibel Aykan ve Yücel Aydoğdu, sanığın cezalandırılmasını istedi.
Sanık Ahmet Altuğ, hazırladığı yazılı savunmasını mahkemeye sundu. Altuğ, “Eğer ben birilerinden rüşvet almış veya aracılık etmiş isem benim hakkımda neden soruşturma açılmamıştır. Veya savcılığa suç duyurusunda bulunulmamıştır. Ben kimseden rüşvet almış değilim. Bütün bunlar yolsuzlukları ortaya çıkarma gayretimden kaynaklanmıştır” dedi.
Sanığın avukatı da, esas hakkındaki savunmalarını hazırlamak için süre istedi.
Mahkeme heyeti, sanık Ahmet Altuğ’un tutukluluk halinin devamına karar verip duruşmayı karar için ileri bir tarihe erteledi.
ADANA(GÜNAYDIN)-Adana'da, Çukurova Belediyesinde zabıta müdürü cengiz aydoğdu ve komiseri Habil Aykan’ı silahla öldürdüğü, zabıta amiri Kenan Özdemir’i de yaraladığı iddia edilen zabıta memuru Ahmet Altuğ’un iki kez ağırlaştırılmış müebbet ve 17 yıl hapis cezası ile cezalandırılması istemiyle açılan davanın duruşması görüldü.
adana 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu zabıta memuru sanık Ahmet Altuğ, müştekiler ile tarafların avukatları katıldı. Duruşmada, tanıklar dinlendi. Çukurova belediyesi Ruhsat Şube Müdürü C.Ç., olayla ilgili olarak doğrudan ve dolaylı herhangi bir bilgisinin olmadığını söyledi. C.Ç., “İş yeri açma ve çalıştırma ruhsatları müdürlüğümüz tarafından verilmektedir. Sanığın belediye içerisinde birimler arasında neden görev yerinin değiştirildiğini bilmiyorum, bizim müdürlüğümüz emrinde de çalışmamıştır” dedi.
Çukurova Belediye Başkan Yardımcısı M.S. ise, suç tarihinde görevde olmadığını söyledi. Olay tarihinden önce öldürülen zabıta müdürü Cengiz Aydoğdu’nun sanıkla çalışmak istemediğinden sanığın Yapı Kontrol Müdürlüğü’nde görevlendirildiğini belirten M.S., işyeri ruhsatları ile ilgili konularda usulsüzlük yapıldığına dair bilgisinin olmadığını belirtti. Sanık Altuğ’un görev yeri değiştirildikten sonra öldürdüğü kişilere yönelik husumet duyduğuna dair duyumlar geldiğini de ifade eden M.S., öldürülen Habil Aykan’ın rüşvet aldığına dair bilgisinin olmadığını belirtti. B.Y.’ın işe alınması konusunda rüşvet alındığı iddiaları ile ilgili olarak da M.S., “B.Y. parayı sanığa verdiğini, sanığın da bana verdiği iddiasında bulunmuştu. Bunun üzerine yanımda B.Y. ve M.T. olduğu halde ben sanığı M.T.’nin telefonundan aradım. Kendisine B.Y.’nın dediklerini söyledikten sonra bana para verip vermediğini sordum o da ‘bana iftira atılırsa ben de iftira atarım, böyle bir şey yoktur’ dedi. Hatta ben telefonun hopörlörünü de açmıştım konuşmaları B.Y. de duydu” dedi.
Daha sonra taraflara söz hakkı verildi. İddia makamı, geçen celse verdiği esas hakkındaki mütalaasını tekrarlayarak, sanık Altuğ'un "tasarlayarak iki kişiyi öldürmek" suçundan iki kez ağırlaştırılmış , "Öldürmeye teşebbüsten" ise 17 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti.
Müştekiler Sibel Aykan ve Yücel Aydoğdu, sanığın cezalandırılmasını istedi.
Sanık Ahmet Altuğ, hazırladığı yazılı savunmasını mahkemeye sundu. Altuğ, “Eğer ben birilerinden rüşvet almış veya aracılık etmiş isem benim hakkımda neden soruşturma açılmamıştır. Veya savcılığa suç duyurusunda bulunulmamıştır. Ben kimseden rüşvet almış değilim. Bütün bunlar yolsuzlukları ortaya çıkarma gayretimden kaynaklanmıştır” dedi.
Sanığın avukatı da, esas hakkındaki savunmalarını hazırlamak için süre istedi.
Mahkeme heyeti, sanık Ahmet Altuğ’un tutukluluk halinin devamına karar verip duruşmayı karar için ileri bir tarihe erteledi.