Hüseyin SUNGUR
ADANA(GÜNAYDIN)-Yaşam Koçu Özlem Pekduraner, günlük hayatta herkesin şikayet ettiği stresi minimum seviyeye indirgemek için bireysel yöntemlerden bahsetti.Kaliteli bir yaşam sürmek, huzurlu olabilmek için kaçmaktansa stresi tetikleyen nedenlerin tespit edilip, stresle başa çıkabilme becerisi edinilmesi gerektiğini, stresin kaynağının ve onunla mücadele yöntemlerinin kişiye göre değişkenlik arz ettiğini belirten Yaşam Koçu Özlem Pekduraner, stresle mücadelede genel olarak şunları ifade etti:
“Bireyin hedefine odaklanmasını sağlayan, kişiyi motive eden pozitif stresin yanı sıra performansını düşüren, huzursuzluk ve endişeye neden olan negatif stres ruh, akıl ve beden sağlığını olumsuz yönde etkiler. Elbette kişinin performansını artırması, kendini koruması için belli bir düzeyde stresin olması gerekir. Ancak aşırı stres psikolojik yönden dengenin bozulmasına sebep olur.Kişi, stresin kendi ile birlikte çevresindekilere de sirayet ettiğinin farkında olarak hem kendi mutluluğu, huzuru hem de iletişim halinde olduğu kişilerin mutluluğu ve huzuru için stresi yönetme becerisine sahip olmanın önemini kavrayarak doğru stratejiler benimsemeli. Stresle mücadele yöntemleri kişiye göre değişkenlik arz etse de genel olarak şunlara dikkat edilmeli.Birey, olumsuzluklardan ziyade olumlu şeylere odaklanmalı. Strese girmesine sebep olan kişilerden ya da ortamlardan uzaklaşmalı. Düzenli egzersiz yapmalı, sağlıklı, dengeli beslenmek gibi güzel alışkanlıklar kazanmalı. Gerektiği yerde ve zamanda hayır diyebilmeli. Zamanı etkin ve verimli kullanmalı. Önceliklerini belirlemeli. Olumlu duygu ve düşünceler içinde olmasını sağlayan kişilerle görüşmeli. Kendini mutlu kılacak, huzurlu olmasını sağlayacak, kendine keyif verecek sosyal, kültürel, sportif faaliyetlere katılım sağlamalı. Mükemmeliyetçi olmaya çalışmamalı. Herkesin içinde bulunduğu koşulların farklı olduğunu dikkate alarak kıyas yapmamalı. Sorunu görmezden gelmektense çözmeye çalışmalı. Hayatında belirsizliklere yer vermemeli. Uyku düzenine dikkat etmeli. İradesi dışında gerçekleşen, kontrol edemeyeceği durumlara karşı pozitif bir yaklaşım sergilemeli.”
ADANA(GÜNAYDIN)-Yaşam Koçu Özlem Pekduraner, günlük hayatta herkesin şikayet ettiği stresi minimum seviyeye indirgemek için bireysel yöntemlerden bahsetti.Kaliteli bir yaşam sürmek, huzurlu olabilmek için kaçmaktansa stresi tetikleyen nedenlerin tespit edilip, stresle başa çıkabilme becerisi edinilmesi gerektiğini, stresin kaynağının ve onunla mücadele yöntemlerinin kişiye göre değişkenlik arz ettiğini belirten Yaşam Koçu Özlem Pekduraner, stresle mücadelede genel olarak şunları ifade etti:
“Bireyin hedefine odaklanmasını sağlayan, kişiyi motive eden pozitif stresin yanı sıra performansını düşüren, huzursuzluk ve endişeye neden olan negatif stres ruh, akıl ve beden sağlığını olumsuz yönde etkiler. Elbette kişinin performansını artırması, kendini koruması için belli bir düzeyde stresin olması gerekir. Ancak aşırı stres psikolojik yönden dengenin bozulmasına sebep olur.Kişi, stresin kendi ile birlikte çevresindekilere de sirayet ettiğinin farkında olarak hem kendi mutluluğu, huzuru hem de iletişim halinde olduğu kişilerin mutluluğu ve huzuru için stresi yönetme becerisine sahip olmanın önemini kavrayarak doğru stratejiler benimsemeli. Stresle mücadele yöntemleri kişiye göre değişkenlik arz etse de genel olarak şunlara dikkat edilmeli.Birey, olumsuzluklardan ziyade olumlu şeylere odaklanmalı. Strese girmesine sebep olan kişilerden ya da ortamlardan uzaklaşmalı. Düzenli egzersiz yapmalı, sağlıklı, dengeli beslenmek gibi güzel alışkanlıklar kazanmalı. Gerektiği yerde ve zamanda hayır diyebilmeli. Zamanı etkin ve verimli kullanmalı. Önceliklerini belirlemeli. Olumlu duygu ve düşünceler içinde olmasını sağlayan kişilerle görüşmeli. Kendini mutlu kılacak, huzurlu olmasını sağlayacak, kendine keyif verecek sosyal, kültürel, sportif faaliyetlere katılım sağlamalı. Mükemmeliyetçi olmaya çalışmamalı. Herkesin içinde bulunduğu koşulların farklı olduğunu dikkate alarak kıyas yapmamalı. Sorunu görmezden gelmektense çözmeye çalışmalı. Hayatında belirsizliklere yer vermemeli. Uyku düzenine dikkat etmeli. İradesi dışında gerçekleşen, kontrol edemeyeceği durumlara karşı pozitif bir yaklaşım sergilemeli.”