MUSTAFA ÖZKE
ADANA (GÜNAYDIN) – Türkiye Gazeteciler Sendikasının (TGS) 22. Olağan Genel Kurulu'nda mevcut başkan Gökhan Durmuş güven tazeledi. Gazetemizin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mustafa Özke de genel merkez denetleme kurulu üyeliğine seçildi.
Genel kurulda konuşan TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, medya üzerindeki ağır tehdit ve baskıların olduğunu ifade ederek, Basın, Yayın ve Gazetecilik iş kolundaki tüm çalışanların, çalışma koşullarını iyileştirmek için mücadele edeceklerini söyledi. Durmuş, iş kolundaki tüm çalışanları “daha iyi bir yaşam için” sendikalı olmaya çağırdı.
GENEL KURULA YOĞUN İLGİ
TGS genel kuruluna; TÜRK-İŞ Genel Eğitim Sekreteri ve TEKSİF Başkanı Nazmi Irgat, Basın-İş Başkanı Savaş Nigar, TOLEYİS Başkanı Cemail Bakındı, Kristal-İş Başkanı Bilal Çetintaş, DİSK Gıda İş Başkanı Seyit Aslan, Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) Genel Merkez Yöneticisi Hakkı Zariç, Basın Konseyi Genel Sekreteri Mustafa Eşmen, İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Misket Dikmen, Kıbrıs Basın-Sen Başkanı Ali Kişmir, TEKSİF Danışmanı Faruk Büyükkucak ve delegeler katıldı. Almanya, İspanya, Yunanistan, İsveç, Polonya, Hırvatistan, Kıbrıs ve Sırbistan’dan medya sendikaları da gönderdikleri mesajlarla Türkiye’deki gazetecilerin yanında olduklarını deklare ettiler.
Gönderdiği video ile kongreyi selamlayan Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ) Başkanı Mogens B. Bjerregard, "Türkiye’deki zorlu şartlara rağmen büyük başarılara imza atabilmenizi takdirle karşılıyoruz. Avrupa Gazeteciler Federasyonu olarak sizi desteklemek için elimizden gelen her şeyi yapacağız” ifadelerini kullandı.
'ANTİ DEMOKRATİK UYGULAMALAR ÖRGÜTLENMEYİ ENGELLİYOR'
TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş genel kurulda kongreye katılanları selamladıktan sonra yaptığı konuşmada, şunları söyledi; “Zorlu bir o kadar da umut dolu bir dönemde genel kurulumuzu topluyoruz. Zorlu çünkü Türkiye’de çalışanların hayatı kötüye gidiyor. Ekonomik veriler ülkedeki gidişatın bataklığa doğru sürüklendiğini gösteriyor. Çalışanların ücretleri eriyor, yaşam koşulları zorlaşıyor. Evine ekmek götürmekte zorlanan emekçiler daha uzun ve güvencesiz çalışmak zorunda kalıyor. Bu durum sendikalar için elbette bir fırsat. Ancak son yıllarda sendikalardaki erime, mevcudu koruma anlayışı, bu fırsatı değerlendirme noktasında eksik kalındı. Buna rağmen son bir kaç yıldır sendikalardaki üye artışını görmek gerekiyor. Sendikalar kanununda anti demokratik uygulamalar örgütlenmeyi engelliyor. Sadece şu örneği sizlere vermek istiyoruz. Bir işyerinde örgütlenmeyi tamamladığınız zaman çalışma bakanlığından yetki istiyorsunuz. Üyelikleri bakanlığın sistemine göre yapıyor olsak da bakanlık işverene itiraz hakkı tanıyor. İşverenler bu itirazlarla en az 1 yıl süre kazanıyor. Bakanlık kendi verdiği yetkiye işverenin itiraz etmesini doğal görüyor. Kendi rakamlarını, istatistiklerini sorgulatan bakanlık niye var ki?
'FATURA EMEKÇİLERE KESİLİYOR'
Türkiye istatistik kurumuna göre 2019 yılı enflasyon ortalaması yüzde 18.
Enflasyonun hesaplamasında kullanılan ürünler hepimizin malumu. Ona rağmen ancak bu kadar düşük tutabiliyorlar. Gerçek yaşam enflasyonun yüzde 30’lara dayandığını hepimiz yaşayarak görüyoruz. Son bir yıl içerisinde dövizde yaşanan dalgalanmalar Türkiye ekonomisinde istikrarın olmadığı hepimize gösteriyor. Ülke ekonomisi bu kadar sıkıntı yaşarken yönetenler faturayı biz emekçilere kesmektedir. Son bir yıl içerisinde binlerce çalışan işten atıldı. Yüzlerce işletme, fabrika kapanmak zorunda kaldı. Tek adam iktidarının ülke ekonomisinde yarattığı tahribatın küçük bir resmidir bu tablo. Maalesef tahribat sadece ekonomide yaşanmıyor. Türkiye’de demokrasi ağır yaralar aldı, hukukun üstünlüğünü iktidara karşı yenildi. Sendika yönetim kurulumuzun geride bıraktığı 3 yılın 2 yılında Türkiye OHAL ile yönetildi. Parlamenter sistem tek adam sistemine dönüştürüldü. Her şey saraya bağlandı. Sesini çıkartan terörist ilan edildi. Yüzlerce kişi sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alındı, soruşturmalara maruz bırakıldı. Türkiye tarihinde gelmiş geçmiş tüm Cumhurbaşkanlarının kendisine yönelik eleştirilere karşı açtığı hareket davalarının tamamından fazlasını bu dönemde mevcut Cumhurbaşkanı açtı. Ülkede yaratılan korku ikliminden her kesim nasibini aldı. Binlerce memur ihraç edildi. Yüzlerce gazeteci hakkında davalar açıldı. Basın özgürlüğü yok edildi. Bugün hala 126 meslektaşımız özgürlüklerinden mahrum bir şekilde Türkiye’nin çeşitli cezaevlerinde tutuklu bulunuyor. Suçları gazetecilik yapmak."
İŞTE TGS'NİN YENİ YÖNETİM KURULU
Delegelerin oy birliği ile Divan Kurulu Başkanı seçilen TÜRK-İŞ Genel Eğitim Sekreteri ve TEKSİF Başkanı Nazmi Irgat, TGS’ye başarılar diledi. İstanbul’da gerçekleştirilen ve iki gün süren genel kurulda delegeler, ilk günü genel kurulun ilk gününde, örgütlenme çalışmaları, basın özgürlüğü mücadelesi, önergeler ve tüzük üzerine yapılan tartışmalara ayırdı. İkinci gün ise TGS'yi gelecek dönemde yönetecek genel merkez yöneticilerini seçti. Genel kurul sonucunda, Genel Başkanlığa; Gökhan Durmuş, Genel Başkan Yardımcılığına; Ozan Alper Yurtoğlu, Genel Sekreterliğe; İlkay Akkaya, Genel Mali Sekreterliğe; Demet Çulha, Genel Örgütlenme Sekreterliğine; Mustafa Kuleli, Genel Eğitim Sekreterliğine; İpek Yezdani, Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyeliklerine; Vedat Yalvaç, Hilal Köse ve Kenan Başaran, Denetleme Kuruluna; Mahmut Oral, Mustafa Özke ve Fevzi Bahattin Argun, Disiplin Kuruluna; Rahmi Yıldırım, Serdar Nuri Akın ve Yavuz Özkaya, TÜRK-İŞ Delegeliğine; Gökhan Durmuş ve Halil İbrahim Hüner seçildiler.
TGS Adana Şubesi delegasyonundan Mustafa Özke, TGS Denetleme Kurulu’nda, Sabit Özkeser Yedek Denetleme Kurulu, Serdar Nuri Akın TGS Disiplin Kurulu’nda görev aldı. Murat Özkardeş ise Disiplin Kurulu yedek üyeliğine seçildi.
ADANA (GÜNAYDIN) – Türkiye Gazeteciler Sendikasının (TGS) 22. Olağan Genel Kurulu'nda mevcut başkan Gökhan Durmuş güven tazeledi. Gazetemizin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mustafa Özke de genel merkez denetleme kurulu üyeliğine seçildi.
Genel kurulda konuşan TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, medya üzerindeki ağır tehdit ve baskıların olduğunu ifade ederek, Basın, Yayın ve Gazetecilik iş kolundaki tüm çalışanların, çalışma koşullarını iyileştirmek için mücadele edeceklerini söyledi. Durmuş, iş kolundaki tüm çalışanları “daha iyi bir yaşam için” sendikalı olmaya çağırdı.
GENEL KURULA YOĞUN İLGİ
TGS genel kuruluna; TÜRK-İŞ Genel Eğitim Sekreteri ve TEKSİF Başkanı Nazmi Irgat, Basın-İş Başkanı Savaş Nigar, TOLEYİS Başkanı Cemail Bakındı, Kristal-İş Başkanı Bilal Çetintaş, DİSK Gıda İş Başkanı Seyit Aslan, Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) Genel Merkez Yöneticisi Hakkı Zariç, Basın Konseyi Genel Sekreteri Mustafa Eşmen, İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Misket Dikmen, Kıbrıs Basın-Sen Başkanı Ali Kişmir, TEKSİF Danışmanı Faruk Büyükkucak ve delegeler katıldı. Almanya, İspanya, Yunanistan, İsveç, Polonya, Hırvatistan, Kıbrıs ve Sırbistan’dan medya sendikaları da gönderdikleri mesajlarla Türkiye’deki gazetecilerin yanında olduklarını deklare ettiler.
Gönderdiği video ile kongreyi selamlayan Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ) Başkanı Mogens B. Bjerregard, "Türkiye’deki zorlu şartlara rağmen büyük başarılara imza atabilmenizi takdirle karşılıyoruz. Avrupa Gazeteciler Federasyonu olarak sizi desteklemek için elimizden gelen her şeyi yapacağız” ifadelerini kullandı.
'ANTİ DEMOKRATİK UYGULAMALAR ÖRGÜTLENMEYİ ENGELLİYOR'
TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş genel kurulda kongreye katılanları selamladıktan sonra yaptığı konuşmada, şunları söyledi; “Zorlu bir o kadar da umut dolu bir dönemde genel kurulumuzu topluyoruz. Zorlu çünkü Türkiye’de çalışanların hayatı kötüye gidiyor. Ekonomik veriler ülkedeki gidişatın bataklığa doğru sürüklendiğini gösteriyor. Çalışanların ücretleri eriyor, yaşam koşulları zorlaşıyor. Evine ekmek götürmekte zorlanan emekçiler daha uzun ve güvencesiz çalışmak zorunda kalıyor. Bu durum sendikalar için elbette bir fırsat. Ancak son yıllarda sendikalardaki erime, mevcudu koruma anlayışı, bu fırsatı değerlendirme noktasında eksik kalındı. Buna rağmen son bir kaç yıldır sendikalardaki üye artışını görmek gerekiyor. Sendikalar kanununda anti demokratik uygulamalar örgütlenmeyi engelliyor. Sadece şu örneği sizlere vermek istiyoruz. Bir işyerinde örgütlenmeyi tamamladığınız zaman çalışma bakanlığından yetki istiyorsunuz. Üyelikleri bakanlığın sistemine göre yapıyor olsak da bakanlık işverene itiraz hakkı tanıyor. İşverenler bu itirazlarla en az 1 yıl süre kazanıyor. Bakanlık kendi verdiği yetkiye işverenin itiraz etmesini doğal görüyor. Kendi rakamlarını, istatistiklerini sorgulatan bakanlık niye var ki?
'FATURA EMEKÇİLERE KESİLİYOR'
Türkiye istatistik kurumuna göre 2019 yılı enflasyon ortalaması yüzde 18.
Enflasyonun hesaplamasında kullanılan ürünler hepimizin malumu. Ona rağmen ancak bu kadar düşük tutabiliyorlar. Gerçek yaşam enflasyonun yüzde 30’lara dayandığını hepimiz yaşayarak görüyoruz. Son bir yıl içerisinde dövizde yaşanan dalgalanmalar Türkiye ekonomisinde istikrarın olmadığı hepimize gösteriyor. Ülke ekonomisi bu kadar sıkıntı yaşarken yönetenler faturayı biz emekçilere kesmektedir. Son bir yıl içerisinde binlerce çalışan işten atıldı. Yüzlerce işletme, fabrika kapanmak zorunda kaldı. Tek adam iktidarının ülke ekonomisinde yarattığı tahribatın küçük bir resmidir bu tablo. Maalesef tahribat sadece ekonomide yaşanmıyor. Türkiye’de demokrasi ağır yaralar aldı, hukukun üstünlüğünü iktidara karşı yenildi. Sendika yönetim kurulumuzun geride bıraktığı 3 yılın 2 yılında Türkiye OHAL ile yönetildi. Parlamenter sistem tek adam sistemine dönüştürüldü. Her şey saraya bağlandı. Sesini çıkartan terörist ilan edildi. Yüzlerce kişi sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alındı, soruşturmalara maruz bırakıldı. Türkiye tarihinde gelmiş geçmiş tüm Cumhurbaşkanlarının kendisine yönelik eleştirilere karşı açtığı hareket davalarının tamamından fazlasını bu dönemde mevcut Cumhurbaşkanı açtı. Ülkede yaratılan korku ikliminden her kesim nasibini aldı. Binlerce memur ihraç edildi. Yüzlerce gazeteci hakkında davalar açıldı. Basın özgürlüğü yok edildi. Bugün hala 126 meslektaşımız özgürlüklerinden mahrum bir şekilde Türkiye’nin çeşitli cezaevlerinde tutuklu bulunuyor. Suçları gazetecilik yapmak."
İŞTE TGS'NİN YENİ YÖNETİM KURULU
Delegelerin oy birliği ile Divan Kurulu Başkanı seçilen TÜRK-İŞ Genel Eğitim Sekreteri ve TEKSİF Başkanı Nazmi Irgat, TGS’ye başarılar diledi. İstanbul’da gerçekleştirilen ve iki gün süren genel kurulda delegeler, ilk günü genel kurulun ilk gününde, örgütlenme çalışmaları, basın özgürlüğü mücadelesi, önergeler ve tüzük üzerine yapılan tartışmalara ayırdı. İkinci gün ise TGS'yi gelecek dönemde yönetecek genel merkez yöneticilerini seçti. Genel kurul sonucunda, Genel Başkanlığa; Gökhan Durmuş, Genel Başkan Yardımcılığına; Ozan Alper Yurtoğlu, Genel Sekreterliğe; İlkay Akkaya, Genel Mali Sekreterliğe; Demet Çulha, Genel Örgütlenme Sekreterliğine; Mustafa Kuleli, Genel Eğitim Sekreterliğine; İpek Yezdani, Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyeliklerine; Vedat Yalvaç, Hilal Köse ve Kenan Başaran, Denetleme Kuruluna; Mahmut Oral, Mustafa Özke ve Fevzi Bahattin Argun, Disiplin Kuruluna; Rahmi Yıldırım, Serdar Nuri Akın ve Yavuz Özkaya, TÜRK-İŞ Delegeliğine; Gökhan Durmuş ve Halil İbrahim Hüner seçildiler.
TGS Adana Şubesi delegasyonundan Mustafa Özke, TGS Denetleme Kurulu’nda, Sabit Özkeser Yedek Denetleme Kurulu, Serdar Nuri Akın TGS Disiplin Kurulu’nda görev aldı. Murat Özkardeş ise Disiplin Kurulu yedek üyeliğine seçildi.