Başkanlık sistemine geçiş, 24 Haziran seçimleri ile yaklaşmakta olan yerel seçimlerde AKP ve MHP “ittifak” çatısı altında buluştular. Bu durumu Başkanlık sisteminin nihai bir sonucu olarak görüyor ve ittifaktan daha ileri bir birliktelik olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bu durum yeni siyasi sistemin işleyişi açısından zorunlu olduğu kanaatindeyim.
*****
Ancak siyasi sistem üzerine ittifak eden partilerin nelerde ihtilafa düştüklerinin sorgulanması gerekir. Çünkü bu soruya verilecek cevap yeni sistemin yerleşmesi açısından önem arz ediyor. Fakat nelerde ittifak ettiklerini açıkça söyleyen partilerimiz neler hususunda ihtilafa düştüklerini açıklamadılar.
Henüz açıkça dile getirilmemiş olsa da AK Parti MHP ittifakının ihtilafa düştüğü en önemli konu Kürt meselesi olduğunu düşünüyorum.
*****
MHP’nin Kürt siyasetine bakış açısı herkesçe malum… Hatta sayın Devlet Bahçeli’nin HDP’yi tanımlama biçimi de oldukça keskin. Buna karşılık AK Parti MHP kadar keskin bir bakış açısıyla bakmamakla birlikte siyasi İslamcı çizgisi ile Kürt siyasi hareketine ve buna sempatiyle bakan Kürt kökenli seçmenlere karşı daha ılımlı görünüyor. O zaman soru şu; ittifak içindeki bu ihtilaf yerel seçimlere nasıl yansır?
*****
MHP’nin ve Kürt kökenli seçmenlerin azınlıkta olduğu bölgelerde AK Parti açısından bir sorun olacağını düşünmüyorum. Ancak bunun tersi yani hem MHP seçmeninin hem Kürt kökenli seçmenlerin etkin olduğu bölgelerde AK Partinin tercihini Kürt kökenli seçmenden yana kullanacağını düşünüyorum. Çünkü AK Partinin kazanmak için MHP tabanına ihtiyacı olduğu kadar kaybetmemek içinde Kürt kökenli seçmenlerin oyuna ihtiyacı olduğu muhakkak.
Bu anlattığım siyasi formülün en önemli pratiğini Adana ve Mersin illerinde yaşayacağız. İzleyelim…