Bırakın insanı, Türk halkı sırf hayvanları korumak için Gurabahane-i Laklakan diye dünyanın ilk hayvan hastanesini kurmuş…
Geçmişten günümüze hiçbir insanını mağdur etmemiş bir devletin topraklarında yaşıyoruz. Yaşlıyı, yetimi, öksüzü korumuş, yarı yolda koymamış, sahiplenmiş, derdine derman olmuş bir devletin topraklarında…
Bugün herkes sıcak yuvasında otursun ve kış günü üşümesin diye devlet kömür yardımı yapıyor. Kaymakamlıklar, muhtarlıklar bu konuda önemli çalışmalar gerçekleştiriyor.
Ama… 9 bin liralık kiralık evde oturanların evinin önünde devletin verdiği kömürleri görmek içimizi acıtıyor.
At arabalarının üzerinde torba torba kömürlerin satılması vicdanımızı yaralıyor?
Geçmiş yıllarda oldu bunlar, emniyet müdürlüğünün telsiz konuşmalarına da yansıdı. Bu yıl da görüyoruz. Karslı Mahallesi gibi Süleyman Demirel Bulvarı gibi varsıl insanların yaşadığı yerlerde yoksullara dağıtılan kömürün ne işi var?
Muhtarlarda mı bir suiistimal var?. Kim kimin kömürünü ne hakla başka birine satıyor?. Bunu araştıracak mevkiiler belli. Kenar mahallelerdeki denetimler biraz yoğunlaştırılırsa devletten kim kömür alıyor, kime nasıl satıyor hepsi çorap söküğü gibi ortaya çıkar.