Daha 20 yaşında…
Anasından, babasından, kardeşlerinden, yarinden ayrılıp vatan toprağını korumak için askerlik görevini yapmaya gidiyor…
Henüz 20 yaşında…
Askerlik görevini yapan bir çok genç, vatani görevini bitirip iş kurma, evlenme hayaliyle yanıp tutuşur…
Kimisinin cebinde 20, kimisinin 100 TL parası anca vardı…
Belki kimisinin daha fazla parası vardır…
Belki de kimisinin parası bile yoktu…
Askerliğini yapanlar bilirler…
Parası olan olmayanla bölüşür…
Çünkü asker ocağında ailedirler, kardeştirler…
Sırt sırta verip vatan toprağını korurlar…
Nöbet tutarken günleri sayarlar…
Zaman zaman eğlenirler…
Adettendir teskereci askerlere “Gece” düzenlerler…
Bir de “Çarşı izni” vardır…
Askerlerin olmazsa olmazıdır…
Çarşı izinlerinde gezerler, stress atarlar…
Kimisi tek başına gezer…
Kimileri 3-5 arkadaş birlikte çarşı iznini tamamlar…
Kimisi sinemaya gider…
Kimisi telefonla anası, babası, kardeşleriyle konuşur…
Kimisi ise sevdiğiyle sohbet eder…
Çarşıya giderken ya da çarşı izninde bir bakmışsınız kalleşler tarafından bir araç bombayla patlatılır…
Tüm hayaller yok olmuştur…
Sevdiklerine veda etmişlerdir…
Ocaklara ateş düşmüştür…
Anneler, babalar, kardeşler, sevdikleri kahrolmuşlardır…
Kayseri’de kalleş terör yine yüzünü gösterdi…
Mehmetçiklerin karşısına çıkamayanlar kalleşçe vurdular askerlerimizi…
Korkakça…
Kahpece…
Şerefsizce…
Alçakça…
Haince…
Bu yapılan nedir biliyor musunuz?..
Kansızlıktır…
Şerefsizliktir…
Namussuzluktur…
Kahpeliktir…
Hainliktir…