Adana'daki belediye başkanlarını takdir etmek mi ya da sitem etmek mi lazım bilemedim.
Yerel seçimler 2024 Mart ayında yapılacak. Yani seçimlere 6 ay gibi kısa bir süre kaldı.
Belediye başkanları 4.5 yıldır Adana'ya hizmet ediyor.
4.5 yıldır Adana'nın şimdiki kadar toz toprak içerisinde kaldığını görmedim.
Adana'nın neresine giderseniz gidin her yer toz toprak içerisinde.
***
Bunun yanı sıra kentsel dönüşüm de devam ediyor.
Tamam anladık Adana'nın gelecekte daha yaşanabilir bir kent olması için çalışıyorsunuz.
Gelecek nesillere güzel ve yaşanabilir bir kent bırakmak istiyorsunuz.
Peki günümüzdeki insanların suçu nedir?
Bu kadar tozu toprağı çekmek zorunda mı?
Sizler belediye seçimlerine 6 ay kala çalışıyor görüneceksiniz diye bizler tozu toprağı yutmak zorunda mıyız?
***
Hadi diyelim hizmet yapıyorsunuz.
Bu hizmet anlayışınızı son 6 ayda hayata geçireceğinize 5 yıla yaysanız daha sağlıklı olmaz mı?
Sayın belediye başkanları vatandaş artık gözünü açtı. Sizleri; seçime 6 ay kala yapmaya çalıştığınız hizmetlerle değil, 5 yılınızla değerlendirecek.
Adı büyükşehir olan ama adeta köy görünümündeki bu Adana’nın Sorumlusu; şimdiye kadar görev yapmış tüm belediye başkanlarının üzerindedir.
Bakınız size en çirkin bir örnek vereyim:
Adana'nın tam ortasından geçen bir Seyhan Nehri var. Ama nehrin içi pislikten geçilmiyor.
Seyhan Nehri'nin Adana'ya yakışır bir nehir olması için bizim de bir Yılmaz Büyükerşen'e ihtiyacımız mı var diye sormak isterim.
Bakınız mesela bir Yüreğir ilçemiz var. Bu ilçe hep üvey evlat muamelesi görmüştür.
Yüreğir'in bir çok yerinde inşaatlar var.
Yüreğir ilçesinin belediye binasının arka bahçesi sayılabilecek Aksantaş TOKİ Konutları sitesinde oturan vatandaşlar neredeyse 6 aydır toz duman yutuyor.
Doğalgaz, ASKİ, Enerjisa ve kaldırımların sökülüp yeniden yapılmasıyla burada oturan vatandaşlar perişan oldu. Bu işleri tamamlamak bu kadar mı uzun sürer anlayabilmiş değilim.
Sormazlar mı adama şimdiye kadar neredeydiniz diye?
Bakınız Sarıçam ilçesine yeni stad yapıldı. 33 bin kişilik stadın yapılması 8 yıl sürdü. Ancak ne hikmetse bu 8 yıl içerisinde yeni stad yolunda trafik karmaşası yaşanacağını Adana'yı yöneten hiç kimse düşünemedi. Biz defalarca yazdık ne yazık ki dikkate almadılar. Şimdi her maç günü trafik keşmekeşi yaşanıyor.
Mesela pandemi döneminde günlerce sokağa çıkma yasağı uygulandı ama sizler bunu bile değerlendiremediniz. Mesela yasaklarda caddeler, sokaklar boşken yollara asfalt dökülebilirdi. Gerçi siz de haklısınız. Vatandaş yaptığınız hizmetleri görmeliydi. O nedenle vatandaşın gözüne sokar gibi son 6 ay kala hizmetleri sıkıştırdınız.
***
Mesela Yavuzlar Köprüsü’nün yapımına Hüseyin Sözlü’nün başkanlığı döneminde başlandı. Yavuzlar Köprüsü 4,5 yıldır yapılmadı, neden şimdi yapılmaya başlanıyor?
Bunun açıklamasını yapabilir misiniz?
***
Mesela 6 Şubat depreminin ardından 6 ay geçti ancak hasarlı binaların yıkımı kaplumbağa hızıyla sürüyor.
Depremde ağır hasar görüp yıkılması planlanan binaların yıkım işlerini ne zaman hızlandıracaksınız?
Siz belediye başkanları sırf seçime 6 ay kala çalışıyor görüneceksiniz diye bu kadar rezilliği çekmek zorunda mıyız?
Vatandaş çalışıyoruz diye görüntü yapmanızı yemiyor artık haberiniz olsun sayın başkanlar.
Ve daha yazacak birçok rezillik var..
Onları da ilerleyen günlerde yazarız.
***
Hakkınızı inkar edemeyiz 4.5 yılda da hizmetler yaptınız. Ancak seçimlere 6 ay kala şu sıkıştırdığınız işleri 4.5 yıla yaymış olsaydınız inanın daha güzel olurdu.
En azından vatandaşa eziyet olmazdı…
Köşe yazımı sevgili eşim Emine Hanım'ın bir tespitiyle bitirmek istiyorum.
2015 yılında Türkiye Spor Yazarları Derneği gazetecilik ödül töreni için İstanbul'a eşim Emine Hanım'la birlikte gitmiştik.
Uçaktan İstanbul'un görüntüsü büyüleyici görünüyordu.
Ödül töreninde ödülümüzü aldık, gezdik, Adana'ya dönüş vakti geldi. Uçaktan Adana'ya inerken sevgili eşim Emine şu sözleriyle Adana'nın durumunu, görüntüsünü özetledi: "Buradan bakınca Adana köy gibi görünüyor. Köyümüze hoş geldik."
Sahi Adana köy olmaktan ne zaman kurtulacak?