Atatürk Kültür Dayanışma Vakfı Genel Başkanı Gül Karyaldız, “Gönüllüler Bayrağın Kalbine Yürüyor” adı altında bir etkinlik düzenledi. Etkinlikte, sevgili dostum, ağabeyim mesleki büyüğüm Mustafa Gümüşdamla’yı da anıp bir kaç söz etmişler... Gül Karyaldız, düzenledikleri etkinliğin Adana’nın saygın gazetecilerinden rahmetli Mustafa Gümüşdamla Caddesi’nde yapılmasının da anlamlı olduğuna dikkat çekerek,”Karakterli ve onurlu bir insandı. Bugün burada bulunan siz değerli insanlarda birer Gümüşdamla’sınız” demiş… Gönül isterdi ki Gümüşdamla’nın anıldığı bu toplantı Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlensin. Zira, Mustafa Gümüşdamla Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nin daha iyi duruma gelmesi için büyük mücadeleler vermişti. Mustafa Gümüşdamla, ebediyete intikal etmiş gazetecilerin ya kabri başında, ya da üyesi bulunduğu Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nde anılmasını isterdi… Etkinliğin Mustafa Gümüşdamla Caddesi’nde yapılmasının anlamlı olduğu vurgulanmış.. Bende şunu sormak isterim? Sizler Mustafa Gümüşdamla Caddesi’ne girerken, Gümüşdamla’nın isminin yazdığı tabelanın “kara lekelerini” gördünüz mü? Mustafa Gümüşdamla’yı anacağınız bu etkinliğe O’nun ailesini de davet etseniz daha şık olmaz mıydı? Sizler, bizler, Mustafa Gümüşdamla vefat ettikten sonra kaç kez kabri başına gittik, dua ettik? (24 Kasım ölümyıldönümü hariç) Gümüşdamla’yı anarken, önce isminin yazıldığı caddenin başındaki tabelada bulunan “kara lekeyi” temizlemeliyiz. Önce o tabela Mustafa Gümüşdamla’nın adına yakışır şekilde olmalı... Bu eleştirimi kim üzerine alınırsa kefen onundur... Bu eleştirimi ister ÇGC Başkanı Cafer Esendemir, ister, Mustafa Gümüşdamla’nın sevgili dostu CHP Adana Milletvekili Turgay Develi, ister biz gazeteci dostları üzerimize alınabiliriz.. Biz gazeteciler herşeyi çok iyi biliriz... Bilmediğimiz şey yoktur... Ekonomiyi, sporu, siyaseti ve daha bir çok şeyi iyi biliriz, konuştuğumuzda, yazdığımızda mangalda kül bırakmayız. Ancak, tabeladaki “Kara lekeyi”nin nasıl temizleneceğini bir türlü bilemeyiz... Eğer biz aylardır tabelada yer alan o “kara lekeyi” temizleyememişsek, temizletememişsek... Yazıklar olsun bizlere... Şimdilik bu kadar, daha fazla detaya girmek istemiyorum...