Son günlerde kamuoyunu meşgul eden bir şeyh (!) bozuntusu ve onun iğrenç fiilleri üzerinden tarikat ve cemaatler yine tartışma konusu haline geldi.
Bütün bu tartışmaların sebebi kirli ilişkiler,ahlaksız davranışlar,istismarlar kadını çocukları aşağılayıcı bir obje olarak görme ve özelikle “siyaset” “ tarikat” “ cemaat” üçgeni ve ortaklık bütün iğrençliklerin sebebi olarak orta yerde durmakta...
Çankaya köşkünde Dolmabahçe Saray’ında devlet özel protokolleriyle ağırlanan hertürlü imkanlarla donatılan bilinçli büyütülen bütün bu tarikat ve cemaatler sonucu 28 Şubat kararlarının alınması ve bügün oluşan ahlaksız ve sapkın davranışların alt yapısıydı kısacası arka bahçe ve oy deposuydu ......
Sözde Din adına "namustan, ahlaktan, edep ve terbiyeden" söz eden "şeyh, molla" "efendi"Hoca “ilahiyatçı “ “Dinci” “Cemaatçi””Tarikatçı”lar ve son yıllarda kirli bir tezgaha “talana” “soyguna” “yetim malını” yiyen din Bezirganlar’ına “taciz-tecavüz”rezaletlerine dönüştü....
Hz Süleyman peygamberin kısası sanırım herşeyi anlatır nitelikte....
Kanadı Derviş tarafından kırılan Kuş’a, Hz.Süleyman sorar
neden kaçmadın?
Kuş; Dervişlik hırkası giymişti, zarar vermez diye kaçmadım dedi
Hz Süleyman peygamber, kısas ile dervişin kolunun kırılmasına karar verir.
Kuş itiraz eder....
Kolunu Kırmayın Hırkasını Çıkartın yeter çünkü Halkı Onunla Kandırıyor
Şimdi hemen hiç vakit kaybetmeden Dine zarar vermiş tarikat cemaat liderlerinin “hırkasını çıkarıp”, “kolunu kanadını” kırma zamanı...
___Gerçek Dine bozulmamış saf İslama bayraktar olmuş, hizmet etmiş tüm tasavvuf büyüklerini tüm tarikat ve cemaat liderlerini tüm Allah dostlarını minnetle yad ediyor mekanları cennet olmasını diliyorum.
Kalemine sağlık.