Şimdi başkanı kırmayalım, biraz eski Ramazanlara bakalım.
Güzel camilerimiz, beş vakit okunan güzel sesli müezzinlerin ezan-ı Muhammedi. Selamlaşmalar paylaşım ruhu birliktelik gösterişsiz iftarlar davetler makamsız insan ilişkileri ve en önemlisi her şeyin Allah Rızası için yapılıyor olması; riyadan uzak nefislerin körlendiği insanların gönülden bir muhabbeti sergilediği anlardı o eski Ramazanlar.
*****
Başkanların halk sofralarında olduğu fakirin derdiyle dertlendiği, akan göz yaşlara mendil olduğu düşkünlerin miskinlerin yetimlerin dayanağı olduğu teravih namazlarına dahil olduğu sokakta çarşıda pazarda kalabalık kravatlılarla değil sade dolaştığı başkanları arıyor nerede o eski başkanlar diyerek.
*****
Adaletten ayrılmayan eşit ve insanca bir yaşamın hazırlayıcısı olan Torosların dağ köylerinde küçük fakirhanelerinde yaşayan Fatma nineyi, Mehmet amcayı ziyaret eden öğrencilere ulaşımı ücretsiz yapan suyu ucuzlatan kreşler anaokulları ve servis ücretlerini karşılayan yeşil bir Adana için fidan eken sporu sokaklara taşıyıp destekleyen kütüphanelerle eğitime destek veren burslar dağıtan gönüllere merhem olan o eski başkanlar gerek.
*****
Belediyeyi takipçi meclis üyelerinden, müteahhitlere peşkeş çeken müdürlere kadar liyakatsiz koltuk işgallerinden, işlevsiz belediye şirketlerine kadar avanta gelir elde edenden kartmatikçilere kadar herkese bir araba bir de şoför tahsisinden spora destek diye Adana ve Demirspor’a yardımlara kadar akraba ve partizan anlayıştan belediyeyi kurtarmaya kadar birçok sorunları giderdiğinizde o eski Ramazanlar da gelir eski başkan da gelmiş olur.
Bu sorunlar biterse eski Ramazanlar gelir.
*****
Bir kurt bir kuzuyu kaparsa, adalet anlamında Ceyhan’ın, Karataş’ın, Feke’nin, Seyhan’ın, Kozan’ın ya da tüm ilçelerin vadilerinde bunun hesabı Zeydan Karalar’dan sorulur, ona göre!