Yediden yetmişe herkesin kullandığı sosyal medya, farklı karakterdeki milyarlarca insanı barındıran bir platform. Bu platformda insanlar kendi hayatlarından kesitler paylaşıyor. Kimisi günlük yaşantısını, kimisi mutluluğunu, kimisi de üzüntüsünü paylaşıyor. Her an istediğimiz kişiye ulaşabileceğimiz bu platformu kimisi de kötü amaçlarla kullanıyor.
***
Sevmediğimiz insanlara linç girişiminde bulunuyor, fotoğraflarının altına kötü yorumlar yapıyoruz. Ama sevdiğimiz insanları da göklere çıkarıp fenomen yapabiliyoruz.
***
Günümüzün ve vaktimizin çoğunu sosyal medyada gezerek harcıyoruz. İnsanlarla iletişimimiz git gide azalıyor kitap okumaktan, sohbet etmekten uzaklaşıyoruz.
Her gittiğimiz yerin, konserin, etkinliğin fotoğrafını çekiyoruz. ‘Oradaydım’ diyebilmek için.
Kimileri de “görgüsüzce” yediği yemeklerin fotoğraflarını çekerek sosyal medya hesabında paylaşıyor. Emin olun bu “Görgüsüz” tipler sosyal medyada büyük tepki görüyor. Hatta kimisi “Reklamın iyisi kötüsü olmaz diyerek tepkileri doğal karşılıyor.
***
Büyüklerimiz anlatıyor. Eskiden cep telefonları ve sosyal medya yokken insanlar sohbet edermiş. Haberleşmeyi de mektup ve telgraflarla yaparmış. O yıllarda telefon varmış ancak istediğin an istediğin kişi ile görüşemezmişsiniz. Mesela şehirlerarası konuşmak için evinizdeki ya da işyerinizdeki telefonla postaneyi arayıp numarayı veriyor ve kayıt yaptırıyorsunuz. Artık aradığınız numara kaç saatte bağlanırsa şansınıza kalmış bir şey…
***
Günümüze bakacak olursak mesele; görünür olmak
Araç; sosyal medya
Ve teşhis; az ya da çok hepimiz bağımlıyız!