İlkokula, liseye ve üniversiteye başladığınız günü hatırlıyor musunuz?
O zamanlar mutlu, neşeli,hayata poztif bakan,şen şakrak bir insandınız belki..
Çocukluğun,gençliğin verdiği enerji ile hayata daha pozitif bakıyor ve bütün olumsuzluklara rağmen tebessüm edebiliyordunuz değil mi?
Her şeye rağmen hayata sımsıkı sarıldınız.
Çünkü;umutlarınız, ümitleriniz,beklentileriniz vardı.Belki bunların bir kısmı olmadı. Bir kısmı da gerçekleşti.
Ancak önemli olan her şeye rağmen hayata pozitif bakıp,hayallerimizden vazgeçmemek.
Bir şeyi ne kadar istiyorsanız ısrarcı olun.
Ne kadar ısrarcı olursanız hayallerinize ve isteklerinize de o kadar yaklaşırsınız.
Herkesin kendine göre sıkıntıları vardır.
Hele de son iki yılda insanlığın tümü sıkıntıyla karşı karşıya gelmiş ve zor süreçlerden geçmişken,bütün olumsuzluklara rağmen bir gün son bulacağına dair inancımız hiç bitmesin.Dünyaya elimizden geldiğince olumlu bakalım ki mutlu olalım,mutlu edelim...
Önünüzde bir bardak var. Yarısı boş, yarısı dolu. Dilerseniz "Bu bardağın yarısı boş", dilerseniz de "Bu bardağın yarısı dolu" diyebilirsiniz.İkisi de doğrudur.
Ama bardağa bakış açınızda sizin elinizdedir. Dolu gördüğünüzde olaya olumlu bakmış olursunuz ve
öyle de devam edersiniz. Unutmayın ki hayata bakış açınız sizin elinizde...
Nasıl bakarsanız öyle görürsünüz...