ölü evi!
Yayınlanma :
10.09.2019 07:30
Güncelleme
: 10.09.2019 07:30
yaşlı
kadın
turşusunu
yanında
getirmiş!
***
'tatlı
irmik mi
halka mı?'
diye soruyor
camiden çıkıp
gelen adam...
***
yan
apartman
komşumuz
rıza beyin eşi
kanserden öldü!
***
adam
bir mevlit
okuttu, bir
yemek verdi!
verdiğine pişman
oldu demeyeceğim
ama...
***
yemek
dağıtmaktan
eşinin acısını
unuttu, garibim!
***
ben
çocukken
halk ölü evine
yemek götürürdü,
şimdi ölü evinden
yemek götürüyorlar!
***
45
yıla yakın
oldu, ama
unutmadım!
***
o
zamanlar
zeytinlik
diyorlardı
sonra
yeşilevler
adını verdiler
bizim mahalleye!
***
işte o
mahallede
veysi adında
bir genç şehit
olmuştu, kazada
öldüğünü söylediler!
***
berber
turgut, iğneci
abdi, inşaatçı sabri
gibi mahallenin ileri
gelenleri para toplayıp
şehidin babasına
yardım ettiler!
***
mahalledeki
kadınlar, kazan
koyup her gün
bir kaç çeşit yemek
yetiştirdiler, cenaze
evine gelenler için!
***
sabah
çay
şeker
getirenler mi
dersiniz...
akşam tabak
tabak yemek
getirenler mi!
***
bir de
evinde
lokma tatlısı
yapıp veysi
için mahallede
dağıtanlar vardı!
***
veysi
askere
giderken
herkese veda
etmiş, ellerinden
öpüp helallik dilemişti
bu yüzden mahalle halkı
onun için ayağa kalkmıştı!
***
o
şehit
olduktan
sonra mahalle
halkı annesi ve
babası evlat acısı
yaşamasın diye
seferber olmuştu!
***
bırakın
televizyonu!
yüksek sesle
radyo dinleyen
bile görmedim
mahallede...
***
şimdi
10. katta
biri ölüyor
2. kattakinin
haberi olmuyor!
apartmanın önüne
cenaze çadırı kurulursa
'eller görsün' diye gidip
oturuluyor!
***
üçü
yedisi
kırkı
elli ikisi
derken
yemekler
veriliyor ve
yemeği cenaze
sahibi düzenliyor!
aynı komşumda
olduğu gibi!
***
artık
komşuluk
öldü, yemek
getiren yok!
hazır yemek
şirketleri devreye
giriyor, bütçe neyse
ona göre sofra
düzenleniyor!
***
artık
kazan
yok yemek
kaynatılan...
şirket geliyor
fiyat listesi veriyor
paran varsa kavurma
yoksa etli pilav çorba
o da yoksa lahmacun!
***
veysi'de
gördüğüm
o dayanışma
artık kalmadı!
ve böyle giderse
tabutu kaldırmak için
dört kişi zor bulacağız!
***
biz bu
değiliz!
geleneklerimiz
göreneklerimiz
bu değil!
***
eskiden
iyi
günde
kötü günde
etle tırnak gibi
kenetlenirdik,
şimdi gittiğimiz
cenaze evine
yemeğin yanında
tat versin diye turşu
götürür hale geldik!
***
'yemekten
sonra hangi
tatlı var?' diye
soruyoruz!
***
artık
fabrika
ayarlarına
dönme vakti
geldi de
geçiyor!
***
dostluk
kardeşlik
komşuluk
duygularının
daha çok
pekiştirilmesi
için çabalamalıyız!
***
bunu
valilik mi
belediye mi
müftülük mü
kim yapar
bilmiyorum
ama...
***
bir
yerden
başlamak
gerekiyor!
***
önce
kendimizden
örneğin...
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: