Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, 1924 yılı Ağustosunda, Kastamonu’da asker koğuşlarını ziyaretten çıkarken; “Bir Türk, on düşmana bedeldir” yazılı levhayı görür.
Subaya levhayı göstererek sorar; “Öyle midir?”
Subay; “Evet Paşam.” diye cevap verir.
Atatürk, “Hayır, çocuğum, bence öyle değildir. Bir Türk dünyaya bedeldir.” der.
Ömrü boyunca 3997 kitap okuyup, topluma 10 değerli eser kazandıran, onlarca inkılap yapıp, 14 nişan ve madalya kazanan, katıldığı savaşların ardından bir devlet kurmayı başarıp, adına binlerce eser yazdıran, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu, Anafartalar komutanı, Gazi, Mareşal, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün dünyaya bedel dediği Türk, günümüzün doktorlarıdır aslında.
Çünkü, medeniyetin beşiği denilen Avrupa dahil, bütün dünya ülkeleri Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile Türk doktorlarının başarısını yere göğe sığdıramıyor. Dünya, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca gibi bir Türk doktorunun böyle zor bir dönemde neleri başarabildiğini gördü.
10 Mart’ın üzerinden 8 hafta geçti. 198 ülkede hayatı tehlike eden, 294 bin insanın ölümüne neden olan, toplumsal düzeni dize getiren böyle bir salgında 8 haftada Türkiye çok önemli yol aldı. Sağlık Bakanı Koca'nın kararlı tutumu, yoğun çalışmaları, gecesini gündüze katmaları ve büyük alkışı hak eden doktorların yüreklerini ortaya koymaları; gerek ölüm, gerekse vaka sayılarının azalmasında önemli rol oynadı.
*****
Türkiye korona virüse karşı büyük mücadele verirken, Dünya Sağlık Örgütü bu mücadeleyi gördü ve dünyaya örnek gösterdi.
Artık bu yolun dönüşü yok. Bu mücadelenin amacına ulaşması için her bireye ayrı sorumluluk düşüyor.
Pek çok kentte sokağa çıkma kısıtlaması devam ederken Adana bu uygulamadan muaf tutuldu. Hafta sonu Adana'da sokağa çıkma yasağı uygulanmayacak.
Pekiyi bu karar nasıl verildi?
10 Mart'tan bu yana Vali Mahmut Demirtaş'ın kararlı duruşu, süreci başarılı yönetmesi, kendine bağlı birimleri yerinde ve anında sevk ve idare etmesi, kısacası gecesini gündüzüne katarak çalışmasının ardından verildi.
Yani Adanalılar artık sokağa rahat rahat çıkacaksa; verilen bu kararın ardında Vali Mahmut Demirtaş'ın büyük emeğinin ve gayretinin olduğunun bilinmesi gerekir.
*****
İşte tam bu noktada Adanalılara da büyük sorumluluk düşüyor.
"Nasıl olsa yasak kalktı" diye rehavete kapılıp, sosyal mesafeyi aşarsanız...
Otobüse, dolmuşa binerken maske takmazsanız, semt pazarlarında sosyal mesafeye dikkat etmezseniz, alış veriş merkezlerinde ve marketlerde istenen kurallara uymazsanız...
Eve dönüşlerde el ve beden temizliğine dikkat etmezseniz...
İşte o zaman Vali Mahmut Demirtaş'ın emeğine ve alın terine büyük haksızlık etmiş olursunuz ve başa döneriz!
Avrupa'nın diğer ülkelerinde olduğu gibi ikinci dalga salgını yakamıza yapışır.
Ramazan Bayramı'nı belirli mesafelerle kutlamak yerine balkonlardan birbirimize el sallamak zorunda kalabiliriz.
*****
Şimdi siz Vali Mahmut Demirtaş'ın verdiği mücadeleyi sadece gazetelerde yer alan haberler kadar biliyorsunuz. Oysa Vali Demirtaş, hangi ilçede hangi kaymakam ne yapıyor, o ilçedeki hangi köylerde karantina uygulanıyor, vefa destek grupları hangi dağ köylerinde kimlere gıda yardımı ulaştırıyor, kimin maddi ihtiyacını karşılıyor, hangi mahallede kim ambulans istiyor, kim hangi hastanelere sevk ediliyor, kentin giriş ve çıkış güzergahlarındaki güvenlik güçleri günde araç sürücüsüne kaç maske dağıtıyor, hangi semt pazarında hangi esnaf ne yapıyor, bu ve bunun gibi hizmetleri saati saatine takip ediyor.
Yoksa bu başarı nasıl sağlanabilirdi. Diğer kentlerde sokağa çıkma kısıtlaması varken bu kısıtlama Adana'da nasıl kalktı sanıyorsunuz?
Artık rehavete kapılma lüksümüz yok. Sosyal mesafeyi koruyup, kurallara uyacağız, kişisel temizliğimize büyük özen göstereceğiz, bu virüsü ülkemizden def edeceğiz. Vali Mahmut Demirtaş yapacağını yaptı, şimdi bu sorumluluk Adanalılara ait... Karar sizin!