Adana Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu, Türkiye geneli uzlaştırma rakamlarına göre en başarılı 3’üncü il olarak Adalet Bakanlığı tarafından ödüle layık görülmüş.
Şaşırmadık.
Çünkü Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan’ın ilk başarısı değil ki bu.
Başsavcı Ali Yeldan göreve geldiği ilk günden bugüne kadar yaptığı birbirinden değerli projelerle zaten Adanalılara ödüllük hizmetler gerçekleştiriyor.
Adanalılar Başsavcı Ali Yeldan’a hemşehrilik beratı bile verse az.
Adana’nın her yönden gelişip kalkınması ve kentin daha huzurlu olması için elinden gelen gayreti gösteren Ali Yeldan gibi kaç kişi var ki şu memlekette!
*****
Başsavcı Ali Yeldan, “Bu başarı hepimizin. Emeği geçen tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Yaptığımız bu uzlaştırmalarla toplumsal barış ve dayanışma örnekleri sergilenmiş, yüzlerce dosyada mağdurların zararları giderilmiştir” diyor
Mütevazılığa bakar mısınız?.
O kadar proje gerçekleştiriyor ve o kadar iş başarıyor, yine de ‘Ben’ demiyor. ‘Bu başarı hepimizin’ diyor.
Başka birisi olsa, konuşmasına ‘Ben’ diye başlar. ‘Ben yaptım’, ‘Ben ettim’, ‘Ben olmasaydım, siz olmazdınız’, ‘Ben, ben, ben…’
Başsavcı Ali Yeldan ne diyor; ‘Bu başarı hepimizin’
*****
500'ü aşkın uzlaştırmacının kayıtlı olduğu Adana Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu’nda 2017 yılında, büroya gelen dosyaların yaklaşık yüzde 60’ında uzlaşma sağlanmış.
LÖSEV, Mehmetçik Vakfı, Sakatlar Derneği gibi kurumlara bağış yapma, kitap okuma, diş yaptırma gibi uzlaşmalarla sonuçlanan 5 bin 468 dosyada taraflar el sıkışarak mahkemeye gitmeden anlaşmışlar.
Daha ne olsun.
Başsavcı Ali Yeldan Adanalılar için daha ne yapsın?
*****
Gidip bakın Adana’nın cezaevlerine!
Hükümlülerin çoğu meslek sahibi oldu. Başsavcı Ali Yeldan, cezaevlerini meslek atölyelerine çevirdi. Cezaevindeki insanları topluma kazandırmak için sosyal yönden birçok proje gerçekleştirdi.
Başsavcı Ali Yeldan, sadece cezaevleri ile ilgili değil, bulunduğu kurumu da baştan aşağı yeniledi. İnsanların bakış açılarını değiştirdi.
Adliye Sarayı’nın girişinde aşurenin ne işi var?
Adana’da insanlar gittikleri adliyenin girişinde aşure ile karşılandılar?.
Bu ne demek?. ‘Kim gelirse gelsin bu kapıdan geçtikten sonra bizimdir’ demek. Hakkın, hukukun, adaletin dili de toplumu böyle kaynaştırmak değil midir?
Ne mutlu bunu başaranlara…
*****
Diğer yönlerini yazmaya kalksak sayfalar yetiştiremeyiz.
Başsavcı Ali Yeldan, Adana’ya, Adanalılara değer katmaya devam ediyor. Ve bütün işlerini yaptıktan ve bütün projelerini gerçekleştirdikten sonra ‘Hepimiz’ diyerek, mütevazılığı da elden bırakmıyor.
Düşünsenize… Her kurumun başında ‘Bu başarı hepimizin’ diyen biri olsa…
Milletvekilleri örneğin!... Belediye başkanları örneğin… Sözlerine ‘Ben’ demeden başlasalar, Adana’yı kimse tutamaz.
İşte Başsavcı Ali Yeldan’ın farkı da burada. İnsan her makama gelir ya da getirilir. Her koltuğa layık görülebilir ama mütevazılık başka!