Ülkemizin Banisi Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Ulusal Milli Mücadelemiz öncesi ve sonrasında geldiği Adana’da, Biz Adanalıları Taçlandıran Unutulmayacak Sözleri ve Adana’dan verilen büyük ve önemli mesajları; motiveleri, mücadelede yol göstericiliği Kuvayi Milliye Kahramanlarımızın destansı müdafaasında çok büyük rol oynamıştır. Türkiye Kuvayi Milliye Mücahitler Derneği Genel Başkanımız İrfan SÖKER’ in YANKI köşemiz aracılığıyla önceki gün başladığımız ülkemiz kamuoyuna verdiği önemli ve anlam değer yüksek açıklamalarına bugün üçüncü ve son bölümüyle tamamlarken; Atamızın Adana’da yaptığı bütün Anadolu’da yankı bulan bu önemli ziyaretleri ve içeren mesajlarını İrfan Beyin bize aktarımlarıyla sizlerle gururla paylaşıyoruz.
ATATÜRK KURTULUŞUN IŞIĞINI MEMLEKETİMİZ ADANA’DA GÖRDÜ
Taşına toprağına kurban olduğumuz bereketli topraklara sahip memleketimizin iklimi gibi sımsıcak insanlarımızın yer aldığı Adana, ülkemizin banisi Gazi ATATÜRK için yaşamı boyunca önem arz etmiştir. İşte bu kısmını lütfen dikkatle okuyun uzun olabilir ama anlam İrfan SÖKER anlatıyor;
“15 Mart 1923 tarihinde geldiği Adana’mız da, biz Adanalıları taçlandıran “Bende bu vakayiin (İstiklal Savaşı’nın) ilk hissi teşebbüsü bu memlekette, bu güzel Adana’da doğmuştur” sözü tüm Adanalılara yüz yıllar boyu sürecek bir onur kaynağı bırakmıştır. Çünkü; Ata’mız Milli Mücadelenin ilk teşebbüsünü 31 Ekim 1918 de Adana’da vermiştir. Mustafa Kemal Paşamız Yıldırım Ordular Komutanı olarak 31 Ekim 1918 tarihinde Adana’ya gelmişti. Ata’mız geldiği memleketimiz Adana’da halkımızı la yakinen ilgilenerek, onları uyarmaya gayret etti. Bu arada da Adana ilimize bağlı sancaklardan gelen temsilcilerle , Adana’nın aydın ve ileri gelenleri ile konuşuyor, durumun kötüye gitmekte olduğunu açıklayarak önleyici tedbirlerin önlemlerin hemen alınması gerektiğini işaret ediyordu. Bilhassa halkın silahlandırılması üzerinde israrla duruyor ve ordunun silahları verebileceğini söylüyordu. Mustafa Kemal Paşa’mızın fikir ve tasavvurları bu temsilciler kanalı ile bağlı bulundukları şehir ve kasabalara aktarılıyordu.
MUSTAFA KEMAL 31 EKİM 1918’DE ADANA’DA YILDIRIM ORDULARI KOMUTANI OLDU
30 Ekim 1918 Mütarekesine göre Almanların yurdu terk etmesi gerekiyordu. Bu nedenle Alman Komutan Von Sanders, Yıldırım Ordular Komutanlığını, Adana’da Mustafa Kemal Paşa’mıza bıraktı. 31 Ekim 1918 görevi devralan Mustafa Kemal Paşa’mız karargah olarak Adana Erkek Lisesi binasını seçti. Ve 5 Kasım günü şerefine verilen yemekte “ Bu memleketin içine düştüğü durumdan kurtulacağını, henüz ümitlerin sönmediğini, bunun için mücadele edeceğini, Türk Milletinin ve ordusunun kendi vatanını ve istiklalini koruyabileceğini” söyler. Bu arada İngilizlerin Mondros Mütarekesine aykırı ilk girişimleri İskenderun’dan başlayarak 9 Kasım 1918’den 1920 yılı 9 Kasımına kadar Musul’un tamamen işgaline kadar gidildi. Bu arada mütarekenin yürürlüğü girmesiyle ordumuzun geri çekilmesinden doğan boşluğu hemen size aktaralım.
İNGİLİZLERİ KARŞI DİRENİŞİ VE ADANALILARA SAVUNMA TAKTİĞİ
İngilizlerin işgal hareketleri karşısında direniş gösteren Mustafa Kemal Paşa, elindeki kuvvetleri bir ordu şeklinde düzenleyerek Türk’ün hak ve istiklalini savunma amacındaydı. Bu amaçla da sivil halkı teşkilatlandırmaya başladı. Onun bu direnişi karşısında yeni bir çatışma çıkmasından korkan Osmanlı Hükümeti , Onu harbiye Nezareti almaya karar verdi . İşte bu haberi alan Mustafa Kemal Paşamız, Adanalı aydınlar ve sancakların temsilcileriyle görüşerek işgallere karşı şehrin nasıl savunulacağını konusunda fikir alışverişinde bulundu. Ve buna mukabil çeşitli savaş talimatlarının ve savunmanın hayata geçmesini sağladı. Ve Adana’ya silah temin ve malzeme temin edeceği sözleriyle 10-11 Kasım 1918’de Adana’dan ayrılarak İstanbul’a gitti. İşte tam bu tarihleri arasında Adana’dan ayrılırken “ Adanalılar Bizim için savaş bitmemiştir. Asıl Savaş bundan sonra başlayacaktır. Silahlarınıza hâkim olunuz…” Talimatını vermiştir.
VE ATAMIZ KURTULUŞ SAVAŞINDAN SONRA İLK OLARAK ADANA’YA GELDİ
Ve Çukurova’mızın kurtuluşundan sonra memleketimiz Adana’ya Atamız 7 defa geldi. 5 Ocak 1922 tarihinde Atamız Adana’ya gelerek biz Adanalıların ilk kurtuluş bayramını beraber kutlamak istedi.Fakat kurtuluş mücadelesinin öneminden dolayı gelemedi , ancak Adanalıların Fahri Hemşeriliğini kabul etti.Kurtuluş savaşının ardından ilk ziyaret ettiği yer Adana oldu .Tarihleri 15 Mart 1923’ü gösteriyordu. Atamızın yurt gezisine ilk başladığı yerdi aynı zamanda memleketimiz Adana. Atamızın yanında Latife Hanım vardı. Ve O tarihte Atamızı Tren istasyonunda karşılayan Ulusal Milli Mücadelemizde kahramanlık destanı yazan Kuvayi Milliye’cilerdi. Bu sebeple her yıl aynı tarihte Türkiye Kuvayi Milliye Mücahitler Derneği bu tarihi anıyı sembolük manada da olsa tekrarlayarak o gün törenle anılır. İşte o gün Atamız unutulmayacak sözlerinden birisi olan “ Kırk asırlık Türk Yurdu düşman elinde kalamaz. Bu memleket tarihte Türk’tü, bugün Türk’tür ve ebediyen Türk kalacaktır.”
“ADANA’NIN VERİMİNİ ATATÜRK ÇOK ÖNEMSEDİ VE SON GÖRDÜĞÜ YURT TOPRAĞIDA ADANA OLDU”
Sonrası 17 Ocak 1925,16 Mayıs 1926,15 Şubat 1931,28 Ocak 1933,19 Kasım 1937 ve 24 Mayıs 1938 tarihlerinde Atamız Adana’yı ziyaret etti. Ölümünden önce ziyareti yine Aödana oldu. Atamız Adana’ya bir çok amaçla geldi. Bunlardan en önemlileri buradaki verimli toprakların ekilmesi ve sulanması,pamuğun önemi,özellikle bu bölgede ki eğitimli nüfusun arttırılması. Adana’da huzur bulduğunu söylemesi. Hatay’ın Anadolu’ya bağlanması. Çok önemsediği bu konuya hasta olmasına rağmen 24 Mayıs 1938 günü yani ölümünden yaklaşık 5 ay önce Adana’ya gelerek Hatay meselesini halletti . Ve 15 Mart 1923 günü Hataylılara verdiği sözü yerine getirdi.Daha sonra hastalık vücudu yorgun düşürdü. 10 Kasım 1938 günü hayata gözlerini yumdu. Mustafa Kemal Paşa bir Adanalıydı. Türk Bağımsızlık Hareketini 31 Ekim 1918 günü Adana’da başlattı. 24 Mayıs 1938 günü Adana’da bitirdi. 5 Ocak 1922 günü Adanalıların hemşerisi oldu ve 10 Kasım sabahı gözlerini kapatırken son gördüğü yurt toprağıda Adana oldu.”
YAŞASIN TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİMİZİN ÜNİTER YAPISININ BÜTÜNLÜĞ”
İnanın bu satırları yazarken çok duygulandı. Hemen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından verilen Sürekli Sarı Basın Kartı hamili olan (Basın Şeref Kartı) Neredeyse Yarım Asırlık Haberci Yaşar KARA olarak 10 Bininci Kuvayi Milliye Mücahitler Derneği Üyeliğine Talip oldum. Ve bu talebimi Genel Başkan İrfan SÖKER ve Genel Başkan Yardımcısı Kenan YİĞİT Üyelik talebimi ilettim. Dünyada bir dileğim ve temennim var başkaca yok. Ne derseniz üyeliğimi talep ettiğim Türkiye Kuvayi Milliye Mücahitler Derneği, YANKI okurları ve tüm efkarı umumiye bilsin “Yaşısın Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin Üniter Yapısının Bölünmez Bütünlüğü.”
TÜRKİYE KUVAYİ MİLLİYE MÜCAHİTLER DERNEĞİ GENEL BAŞKANI İRFAN SÖKER SON OLARAK DİYOR Kİ;
“ Gelmekte olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızın 96 ıncı yılını şimdiden kutlarken, sınır ötemizde Barış Pınarı Harekatında Başarıyla mücadele veren Türk Silahlı Kuvvetlerimizi oluşturan Kahraman Mehmetçiklerimize sonuna kadar canı gönülden destek olduğumuz bilinmesini istiyoruz. Dualarımız.-Selamlarımız ve sınırsız Desteklerimiz Mehmetçiklerimizin başarısı için.”