Hep deriz “bize bir adım –yaklaşana gelene; On adıma geliriz, ilerleriz; yaklaşırsız”
diye…
Yeter ki Destek sözde değil Özde olsun-daim ve gerektiğinde olsun…
Amma velâkin, amaç-niyet-gaye Medya Kahramanlığı ise; o zaman üzüntümüz çok derin-
geniş inanın: cevabı ya da karşılığı vakti geldiğinde fazla acımasız olur… İnanmakta-
güvenmek te inandırıcılıkta; sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer işine benzer. Ancak
inancım iyi-pak doğru ve gerçekçilikten yana buda özellikle biline… Çünkü geçmiş
gelecek için hep tecrübe oluşturur anlayışına bağlı olanlardan birisiyim. Hatta size bu
konuda Eylül 2019 da YANKI’da yazdığım;
“Hani Yerel Basın'a Destektiniz?” başlıklı yazımın bir bölümünde yer alan
“kıt-kanat imkanlar dahilinde, mahallinde bulunduğu –bölgede EMEK EN YÜCE
DEĞER ilkesiyle yaşam mücadelesi veren Anadolu Basını-Yerel Basın hak ettiği
İKTİSADİ desteği bir türlü bulamaz. Hani derler ya ucu ucuna ancak bu gayretle
ATATÜRK’ün Söylediği “Basın Milletin Müşterek Sesidir” düsturuyla yaşamını-
görevini sürdürebilmenin onurunu yaşar.” Ve sonrasında ise;
Eh yani yaşar-yaşar da “Yerel Basına Desteğiz.”,”Anadolu Basınına Desteğiz” “Yerel
Basının hak-hukuk-adalet-Özgürlük anlayışında ardındayız” üfürükleri, İş “Çorbada
TUZ” babından KATKI’ya geldi mi? “ÇIT” Yok.
Ya da; “İnanın koşullar sizin gördüğünüz gibi iyi değil”,”oğlumu evlendirdim-kızımı
nişanladım” “Yahu Bizde mi?” “Sizi ziyaret ettik ya!” (Ki bu bölümü bile istisna
konumu her ne olursa olsun bulunduğu bölgede-seçildiği memlekette Yerel Basını-
Anadolu Basınını unutanlar arasında ziyaret edenlere bakınca Teşekkür mü etsek
acep?” Lafta Adanalı ama uygulamada münferit ilişkiler ilişkiler ötesinde memleketle ilintisi
olmayanlar da ayrı bir değerlendirme konusu tabi. Özetle Vakit, Bayram-Özel veya Resmi
Kutlamaya, Abone’ye geldi mi; Yerel Basına Destek mi? CEBİNDEN çıkacak Üç kuruşluk
KATKI için bahane üstüne bahane üretirler. Sanırsınız ceplerinde Akrep var.
Kişisel manada böyle bir talebimiz söz konusu değil, ancak Yerel Basın-Anadolu
Basınına bakış DESTEK manasında aynen yazdığımızdan bir adım öte değil. Sanıyorlar
ki,biz hep orada kalacağız hep orada oturacağız. Bunu yapanlara Habercilik mesleğine
neredeyse yaşı kadar emek vermiş tecrübeli biri olarak demem o dur ki; geldiği yeri
unutanlar Birgen kendileri de unutulacaklardır. İnanın bu kentte bu ülkede öyle
makam-mevki sahipleri unutuldu ki, şuan tarihin siyasi çöplüğünde yer alıyorlar. “
demiş ve de yazmıştım.
Aradan geçen aşağı yukarı 8 ay sonra Malum KORONA nedeniyle milletçe bir arada
kenetlenmenin gayretindeyiz. Tabi ki Anadolu Basını Yerel Basında öyle… O gün
söylediğimizi duymayan yazdığımızı görmeyen mesleğimizin temsilci noktasındakilerle
birlikte yanında siyasilere de kırgınlığımız hat safhada. Gerek iktidar gerek muhalefet
cenahından…
Bütün bu nedenlerden dolayı şu dar günümüzde bizlere sahiplenmeye çalışan ve isimlerin
Kahramanlıklarına özde güvenmek istiyoruz sözde değil…