Alnım ak yüzüm pak düşüncem net.
Doğru bildiğim-gördüğüm, analizini yapıp değerlendirip kaleme aldığım her bir - yazımın altına aradan yıllar yıllar geçsede imzamı koymaktan çekinmem. Hatta kimi yazılar var ki daim kamuoyunda gündemini yeri geldiğinde korur tıpkı şuan olduğu gibi.
24 Haziran 2018 seçimleri öncesi ve sonrasında öyle gelişmeler vardı ki yazdığım
“Yeni yol, yeni ışık” başlıklı YANKI’nın içeriğindekinin aynısı tıpa tıp dersem yanlışda etmiş olmam dilerseniz bunun bu hafta sonunla sizlere aynen aktarıyorum.Yalnız isteğim şu ki; bu yazıyı okurken taraf ve etrafımızda ki son siyasi gelişmelerle okuduğunuz yazıyı birleştirin lütfen;
O YAZI
Vallahide de,
Billahi de Sukutu hayal…
Özel sohbetlerde, yâda televizyon programlarımda yaptığım yorumlarım nedeniyle;
bana bol keseden sallayan fikirdaş dostlarım dün bir bir beni aramaya başladılar.
Haklıymışsın diye!
Niye biliyormusunuz?
Sağlı-sollu,
İleri-geri yapılan tüm manevralar püskürtülünce;
En kolay yol bulundu. İşte bu nedenden dolayı
Söylediğime katılan vede katılması muhtemel dostlar aramaya başladılar.
Ama yaptıkları,
takındıkları tavırlar ve hatta fevri çıkışları;
onlara çok pahalıya mal oldu. Belki ‘oldu’ kısmını şimdilik erteleyelim.
Zira;
halen kapalı bir yerler var.
Umut bu ya!
Sadri Babanın filiminde ki repliği gibi Yer yer, içer içer tükenmez.
Amma velâkin hepimizin hocası, hepimiz yetiştiren kıymette paha değerin; bu tür gelişmeler karşı ne kadar kindar olduğu hepimizin malumu.
Af yok.
Şu olumsuz gelişmeler, hele bir hal yoluna girsin. Siz asıl o zaman seyreyleyin neler olacağını.
El vermemeler, yüz vermemeler surat asmalar yâda soğuk bakışları siz asıl o zaman görün. Arabın 40 yıl sonra intikamını alıp erken mi aldıydım gibide olmaz.
Vakit saat geldiğinde ADAYIMIZ değilsin olacak.
Ne yani bütün bunların karşılığı olmayacakmıydı?
O öyle bir ismin yetiştirmesi ki;
Karınca kıpırdasa haberi olur.
Bakmayın siz en yakınında olup ta uzak görünenlerin KÖR TUTTUĞU hesabına gitmeye kalktığını.
Başkent Ankara’da el altı görüşmeleri, kulisleri bir bir izler ve bilir.
İç bünyede önemli eksiklerin-yerleştirmelerin ya da kurunun yanında yaşlarında yandığı hepimizin malumu. Ama bütün bunlara rağmen;
Doktrin ve Liderden kopuş yok.
Yapmaya kalkan,
İkili-üçlü beşli oynayanların yarın muhakkak bedeli olacak.
Hani bir dost sıkça söyler durur ya;
Ekşi yemedim ki karnım ağrısın.
Yanlış yapmayanlar daima baş tacı. Dik duruyormuş gibi el altı yönlendirme yapanların vay haline.
Dostlarım lafım size.
Ben lafı güzaf yapmam boşa patırdamayın ve yol yakinken paklanın veya paklanmanın yolunu bulun.
Gelelim;
Yeni yol
Yeni ışık meselesine.
Ne bekliyordunuz yani tarih tekerrürden ibaret değilmi?
Hemen balıklama atlayacağınıza bakmakla görmenin farkını yakalayın. O yolun yolu, o ışığın ışığı inandırıcı gözükmüyor. İleriyi bilemem ama şimdilik öyle görünüyor.