Neşet KARADAĞ
ADANA(GÜNAYDIN)- Adana’da güvenlik görevlisi ve son olarak da barda Bodyguardlık yapan Özkan Çelik’i cep telefonuyla canlı yayın yaparken tabancayla öldürdükten sonra cesedini yaktıkları iddiasıyla tutuklanan 2 kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmaları istemiyle yargılanmaya başladı.
Adana 4.Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmaya sanıklar Sercan Duman (29) ve Doğuş Demirci (19), müştekiler Nursel Gül Çelik, Ali Çelik, Suna Çelik ile tarafların avukatları katıldı. Her iki sanık da mahkemede birbirlerini suçladı.
'BEN BU ADAMI ÖLDÜRECEĞİM'
Lise öğrencisi Demirci, diğer sanık Duman’ı kuyumculuk yapmasından dolayı tanıdığını söyledi. Olay günü Duman’ın isteği üzerine buluştuklarını belirten Demirci, “Sercan, akşamleyin kız arkadaşı ile buluşacağını, yanında da arkadaşının başka bir kız getireceğini söyleyerek ‘sen de gel kızla tanışırsın’ dedi. Özkan Çelik aracı ile bizi bekliyordu. Araca binip üniversite yoluna doğru hareket ettik. Yolda, Özkan, Sercan’a ‘paramı almaya gidiyoruz değil mi? Kaç aydır paramı vermiyorsun’ dedi. Sercan da, parayı almaya gittiklerini söyledi. Bir ara Sercan bana dönerek, Özkan’ın duyabileceği şekilde ‘Ben bu adamı öldüreceğim’ lafını söyledi. Hepimiz bu lafa güldük. Şaka niyetine söylediğini düşündüm” dedi.
'SENİ DE ÖLDÜRÜRÜM'
Bir petrol istasyonunda yakıt almak için durduklarını ifade eden Demirci, bir barda bodyguardlık yapan Özkan Çelik'in arkadaşı Duman tarafından öldürülmesini de şöyle anlattı:
“20 liralık yakıt aldıktan sonra yolumuza devam ettik. Sercan ile Özkan aralarında kız arkadaşları konusunda konuşmaya başladı. Bu sırada Sercan’a telefon geldi. Özkan’a aracı geri döndürmesini söyledi ve ‘Sen aracı hızlı kullanamıyorsun, ben direksiyona geçeyim’ dedi. Bunun üzerine Özkan, şoför koltuğundan kalkıp sağ ön koltuğa geçti. Sercan da şoför koltuğuna oturmak için kapıyı açtıktan sonra tabancasını çıkartarak telefonundan bir şeye bakan Özkan’ın başının sol yanına doğru 15-20 santimetreden ateş etti. Ateş edilmesi üzerine kendimi aracın dışına attım, ‘Sen ne yapıyorsun?’ diye tepki gösterdim. O da ‘Benim bu adama borcum vardı’ dedikten sonra tabancayı benim sırtıma dayayarak ‘Ben bu adamı öldürdüm, kaçmaya kalkarsan seni de öldürürüm, benim kaybedecek bir şeyim kalmadı’ diyerek beni tehdit etti. Cesedi bagaja koyduktan sonra Domuzçiftliği tarafına gittik. Bana, ‘Sen hiç bir şey yapmadın, ben zaten sonradan gidip teslim olacağım, sana bir şey olmaz’ diyerek beni sakinleştirmeye çalıştı. Aracı durdurup, zorla cesedi taşımasında yardımcı olmamı istedi. Cesedi birkaç metre taşıdık. Bana ‘sen arabaya geç çalıştır’ dedi. Kaçmak istedim, ancak direksiyonu kilitlemişti. Bu sırada cesedin ateş aldığını gördüm. Yanıma geldi, aracı çalıştıramayınca bir taksi çağırdı. Giderken bana,’Bu olaydan kimseye bahsetme, eğer aileni ve kendini seviyorsan kimseye söylemeyeceksin’ dedi. Eve gittiğimizde sabaha kadar uyuyamadım. Sabah okuluma gittiğimde, olayı birilerine anlatmak istedim. Ancak, Sercan’ın tehditi aklıma gelince korktum. Daha sonra babam telefonla beni aradı eve polislerin geldiğini söyledi. Eve gidip, durumu polislere olduğu gibi anlattım. Olayla ilgim ve alakam yoktur.”
'ALTINLARI BOZDUR VER'
Kuyumculuk yapan sanık Sercan Duman ise cinayeti diğer sanık Demirci'nin işlediğini iddia etti. Duman, öldürülen Özkan’ın kendisine 300-350 gram karşılığı altın edecek para verdiğini, bununla altın alım satımı işi yaptıklarını söyledi. Özkan’ın oto yedek parça işi ile uğraşan Serdar Kaygısız’a 20 bin 725 dolar borç para verdiğini ifade eden Duman, “Ben kefil oldum. Serdar borcunu faizi ile ödedi. Serdar 50 bin lira daha faizle Özkan’dan borç aldı. Ben yine kefil oldum. 180 bin liralık senetlere imza attım. Serdar bir kısmını ödemişti. Olaydan önce Özkan, işyerime gelerek araba alacağını, 54 bin liraya ihtiyacı olduğunu söyledi. Ben de paramın olmadığını söyledim. Tekrar benden para talebinde bulundu. Ben de, ‘Sana borcum yok, ne parası’ karşılığını verdim, o da bana ‘Senetleri babana götürür verir tahsil ederim, paran yoksa altınlarını bozdur bana ver’ dedi, ben de veremeyeceğimi söyledim. Babamdan alacağını ifade etti” dedi.
'DOĞUŞ, CANLI YAYIN YAPARKEN ATEŞ ETTİ'
Olay günü Özkan’ın kendisini arayıp 125 bin lira parayı hazır etmesini isteyerek buluşma teklifinde bulunduğunu belirten Duman, cinayet anını şöyle anlattı:
“Arkadaşım Doğuş Demirci de işyerime gelip gittiğinden Özkan’ı tanıyordu. Ben buluşmadan önce Özkan ile telefonla görüştüğümde sinirlendiğimden dolayı Doğuş, ‘Senin moralin bozuk, bu nedenle tabancanı bana ver, olumsuz şeyler yapabilirsin’ dedi. Ben de o anki sinir ve gerginlikten dolayı bu işin önünü ardını düşünmeden ruhsatlı tabancamı verdim. Özkan, araçla gelip bizi aldı. Para konusunu konuşmak üzere buluşmuştuk. Telefonu çaldı. Bana ‘Aracı sen kullan’ dedi. Direksiyona geçtim. Seyir halinde iken Özkan, cep telefonunda instagramdan canlı yayın yapmaya başladı. Bu canlı yayında Mehmet adlı bir arkadaşı ile görüşme yapmış olup görüştüğü bu kişiye de beni kast ederek ‘Bu adama dikkat et’ dedi. Mehmet isimli şahıs da ‘Yanlış bir şey varsa gereğini yaparım’ diye mesaj gönderdi. Daha sonrasında canlı yayınına giren kadın yayını takibe başladı. Özkan, benden bu kadının adını aklımda tutmamı istedi. Ben telefondaki kullanıcının adına baktığım sırada bir anda silahın ateş alması sonucu Özkan vuruldu. Üzerime doğru yığıldı. Panikle Doğuş'a ‘Ne yaptın’ diye bağırdım. O da ‘Ben ne yaptım abi’ diye karşılık verdi. Daha sonra ıssız bir yerde aracı durdurdum. Cesedi, beraber aracın bagajına koyduk. Aracın ön camında kan izleri bulunduğundan dolayı bir petrol istasyonuna gidip araç içerisinde bulunan ıslak mendil ile aracın cam ve içerisindeki kanları Doğuş ile beraber temizledik. Daha sonra Doğuş, ‘aracın içerisinde bir sürü delil var en iyisi yakalım’ dedi. 1.5 litrelik su alıp içtikten sonra şişeye 5 liralık benzin aldım. Geldiğimiz yerde Doğuş'la beraber Özkan’ı bagajdan indirdik.Doğuş,benzinlikten almış olduğumuz benzini Özkan’ın üzerine döktü, üzerine ambalaj köpüklerini de koyarak köpüğü tutuşturdu ve ceset alev aldı. Aracı çalıştırmak istedim ancak çalışmadı, bunun üzerine Doğuş, bana Özkan’ın bu aracı kiralamış olabileceğini, instagramdan da canlı yayında olayların görüldüğünü, bundan dolayı kiralayan firmanın aracın sistemine müdahale ettiğini söylemesi üzerine oradan birlikte uzaklaşmaya başladık. Tanıdığım taksiciyi arayıp bizi almasını istedim. Yaşadığımız olayın paniğinden dolayı kolluk görevlilerine gitmedik. Öldürme olayına karışmadım. “
'EŞİMİN 400 BİN LİRA ALACAĞI VARDI'
Öldürülen Özkan Çelik’in eşi Suna Çelik, eşinin olaydan önce babasına ait 300 bin lira parayı sanık Sercan’a verdiğini kendisine söylediğini belirtti. Çelik, “Eşimin bana dediği kadrıyla iki yıldır eşim Sercan ile iki iş yapıyormuş. Bu iş karşılığı da Sercan eşime 100 bin lira verecekmiş. Toplamda eşimin Sercan’dan 400 bin lira alacağı bulunmaktaydı” diyerek sanıktan şikayetçi oldu.
Ali Çelik de, öldürülen oğlunun sanık Sercan ile altın alım satım işi yaptığını, bu nedenle Sercan’a 300 bin lira para verdiğini söyledi. Baba Çelik, oğlumun öldürülmenden dolayı her iki sanıktan, para konusunda da Sercan’dan şikayetçi olduğunu söyledi. Anne Sune Çelik de, sanıklardan şikayetçi oldu.
'CANLI YAYINA KATILDIM'
Daha sonra tanıklar dinlendi. Öldürülen Özkan Çelik’in öldürülürken canlı yayın yaptığı Mehmet Diler, sanıklardan Sercan Duman’ı tanıdığını Doğuş Demirci’yi ise tanımadığını söyledi. Olayın olduğu saatlerde Özkan’ın instagram üzerinden canlı yayın yaptığını ifade eden Diler, “Ben de bu yayına katıldım. Bana instagram üzerinden Sercan Duman'ı göstererek ‘Bu adamı tanıyor musun?’ diye sordu. Ben de tanıdığımı belli edecek şekilde telefonlarda kullanılan el işareti gönderdim. Bu canlı yayın sırasında da araçla gidilmekteydi. Benim canlı yayına katıldığım esnada aracı Sercan Duman kullanmaktaydı, Özkan ise sağ ön koltukta oturup canlı yayını yapıyordu. Araçla gittiklerinden dolayı daha fazla muhabbet etmeyip yayından çıktım. Araçta Özkan ve Sercan Duman dışında kimseyi görmedim, aracın sadece tavan lambası yanıyordu, onun dışında çok karanlık bir görüntü ortamı vardı” dedi.
CİNAYET SONRASI FİLM İZLEMİŞ
Tanık Mevlüt Mert Buldu da, olayın olduğu gece sanık Sercan ile saat 21:00 – 21:30 sıralarında sanıklardan Sercan Duman ile işyerinde film seyrettiklerini söyledi, “Benim o gün gördüğüm kadarıyla panik durumu yoktu” dedi.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluğunun devamına karar verip duruşmayı tanıkların dinlenmesi ve eksikliklerin giderilmesi için ileri bir tarihe erteledi.
Yorumlar
Kalan Karakter: