“500 bin insan derhal tahliye edilmelidir”
CHP Adana Milletvekili, Deprem Araştırma Komisyonu Üyesi, Jeoloji Yüksek Mühendisi Dr. Müzeyyen Şevkin, depremin yıkıcı etkilerinin önlenmesine yönelik çalışmaların geciktiğini vurguladı
Yayınlanma :
27.11.2020 14:48
Güncelleme :
27.11.2020 14:48


TBMM Deprem Araştırma Komisyonu ve İçişleri Bakanlığı Bütçe Toplantısı’nda konuyla ilgili ayrı ayrı konuşma yapan Dr. Şevkin, son olarak 1959 yılında çıkarılan 7269 sayılı ‘Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun’un yeniden düzenlenmesi, başta deprem üreten fay hatları olmak üzere heyelan, kaya düşmesi, çığ, su baskını gibi doğal kaynaklı afetlere uğramış ya da uğrayabilecek alanlar üzerinde bir yapı inşaa edilmesine müsaade edilmemesinin önemine işaret etti.
“500 BİN İNSAN RİSK ALTINDA”
7269 sayılı yasada bu konuya ilişkin herhangi bir yaptırım olmadığına dikkat çeken ve depremin yıkıcı etkilerinin önlenmesine dönük çalışmaların geciktiğini ifade eden Dr. Şevkin, “Fay hatları üzerindeki 100 bin konutta yaşayan 500 bin insan derhal tahliye edilmelidir” dedi.
Son İzmir depreminin zeminin etkisiyle büyük ölüm ve yıkımlarla karşı karşıya kalınacağını gösterdiğini dile getiren Dr. Şevkin, rantsal değil ada bazlı çalışmalarla bu alanlarda kentsel dönüşüm yapılması gerektiğini belirtti.
İmar barışı adı altında yapılan imar aflarının Türkiye’de doğal olayların afete dönüşmesine neden olduğunu dile getiren Dr. Şevkin, “Siz affetseniz de doğa affetmiyor, ilgili yasaları çıkarmazsak tarih de bizleri affetmeyecektir” diye konuştu.
Depremle ilgili bir çok kurumun ayrı ayrı çalıştığına dikkat çeken Dr. Şevkin, İçişleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kandilli Rasathanesi, Maden Tetkik Arama (MTA), üniversiteler ve bazı kişi ve kurumların ayrı ayrı açıklama yaptığına işaret eden Dr. Şevkin, oluşturulacak bir üst kuruluşta toplanacak verilerin tek elden komuoyuna açıklanmasının önemini vurguladı.
DEPREM TOPLANMA ALANLARINA DİKKAT ÇEKTİ
Türkiye’nin afet öncesi önlemlere odaklanmasının şart olduğuna dikkat çeken Dr. Şevkin, “Afet müdahale planından önce afet risk azaltma planımızın olması gerekiyor. Deprem toplanma alanları yetersiz. Var olanların da yerleri bilinmiyor. İlkokuldan başlayarak afet öncesinde, sırasında ve sonrasında alınacak önlemlerle ilgili köklü eğitimler verilmelidir” dedi.
Türkiye’nin bir çok bölgesinde taşkın alanları içerisinde kentsel dönüşüm adı altında yapılaşmaya gerçekleşmesinin de önüne geçilmesini yineleyen Dr. Şevkin, heyelan, taşkın, sel, çığ düşmesi, kaya düşmesi riskini azaltacak tehlike haritalarının hazırlanması, planlama ve yapılaşma süreçlerinde kullanımına ilişki yasal altyapının oluşturulmasının önemini vurguladı.
Türkiye’nin bir ‘Deprem Bilgi Bankası’na ihtiyacı olduğunu kaydeden Dr. Şevkin, son dönemlerde deprem güvenliğine yönelik ilgili bakanlıklar ve kamu kurumlarınca alınan kararlarda katılımcılığa özen gösterilmediğini, ilgili tarafların görüş ve önerilerinin alınmadan karar verildiğini sözlerine ekledi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: