VURAL KÖSE
ADANA (GÜNAYDIN)- Anadolu’da 1900’lü yılların başından günümüze meydana gelen 30’a yakın büyük ölçekli depremde resmi kayıtlara göre 100 bin civarında insanın hayatını kaybettiğini belirten TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Adana Şube Başkanı Nazım Biçer, buna karşın depremlerden ders alınmadığını kaydetti. Depremin yıkıcı sonuçlarının kader olmadığının altını çizen Biçer, depremin yıkıcı etkilerinden korunmanın bilimsel önlemlerle mümkün olduğunu söyledi. “Çaresiz değiliz” diyen Biçer, ailelerin de bir afet planının olması gerektiğini vurguladı. Deprem öncesinde alınması gereken önlemlerle deprem sırasında ve sonrasında yapılması gerekenleri bilmenin hayat kurtaran unsurlar olduğuna dikkati çeken Biçer, “Ülkemizin deprem gerçeğine uygun olarak önlem almaktan başka çare yok” dedi.
ÖNLEM ALMAK MÜMKÜN
Dünyanın oluşumundan bu yana depremlerin yaşandığını ve bundan sonra da yaşanacağını dile getiren Biçer, deprem gerçeğini kabul edip bu gerçekle yaşayabilecek önlemlerin alınmasından başka bir çıkar yol olmadığını vurguladı. Bilimsel ve teknolojik gelişmeler ışığında depreme karşı önlem alınmasının mümkün olduğunu belirten Biçer, bu önlemlerle depremin yıkıcı etkisinin azaltılabileceğini kaydetti. Bunu başarabilen ülkelerde yaşanan büyük depremlerde insanların burunlarının dahi kanamadığına dikkati çeken Biçer, Türkiye’de ise küçük ölçekli depremlerde bile can kayıplarının yaşanabildiğini anımsattı.
YIKICI SONUÇLAR KADER DEĞİL
Depremin bir doğa olayı olduğunun altını çizen Biçer, depremin yıkıcı sonuçlarının ise kader olmadığını ifade etti. Biçer, “Çaresiz değiliz. Depremi bir doğa hareketi sınırlarında tutmak mümkün” dedi.
BİNALAR İNŞAAT MÜHENDİSLERİNE İNCELETİLMELİ
İnsan hayatının her şeyden daha değerli olduğunu dile getiren Biçer, “ Yurttaşlarımızın deprem meydana gelmeden önce yaşadıkları binaların depreme dayanıklı olup olmadığını tespit ettirmeleri büyük önem taşıyor. Depreme dayanıklı yapı mühendislerce doğru tasarlanan, projede öngörülen miktar ve kalitede yapı malzemesi kullanılan, başından sonuna dek yasa ve yönetmeliklere uygun olarak denetlenen, inşaat sürecinde çalışan herkesin eğitimli olduğu, fen ve sanat kurallarına uygun olarak inşa edilen yapıdır. Yurttaşlarımız içinde yaşadıkları yapının depreme dayanıklı olup almadığını İMO tarafından belgelendirilmiş bir inşaat mühendisine inceleme yaptırabilirler. İnşaat mühendisi gerekli bilimsel incelemelerin ardından binanın deprem etkisi altında göstereceği davranışı belirler ve gerektiği durumda betonarme taşıyıcı elemanları güçlendirir” diye konuştu.
TAŞIYICI SİSTEM ELEMANLARINA MÜDAHALE EDİLMEMELİ
Yurttaşlara yaşamsal uyarılarda bulunan İMO Adana Şube Başkanı Nazım Biçer, binalarda taşıyıcı sisteme ait perde, kolon, kiriş gibi betonarme elemanların asla kesilmemesi, kırılmaması veya delinmemesi gerektiğini bildirdi. Biçer, “Duvar yerlerini değiştirmek de deprem davranışını olumsuz etkileyeceğinden uzak durulmalıdır” şeklinde konuştu.
ÇOK DEĞİL YETERİ KADAR VE PROJEYE UYGUN ŞEKİLDE DEMİR KULLANILMALI
“Çok demir kullanılmış bina sağlamdır” iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirten Biçer, demirin fazla kullanılmasından ziyade yeterli miktarda ve doğru şekilde kullanılmasının önemli olduğunu ifade etti. Biçer, “Demir olması gereken yerde ve şekilde betonarme projesine uygun, iyi işçilikle yerleştirilmediği taktirde deprem davranışı açısından yararlı değildir. Yapılardaki kat sayısının da deprem güvenliğiyle ilgisi yoktur. Taşıyıcı sistemi deprem yönetmeliğine ve ilgili diğer mevzuata göre tasarlanmamış, kurallara uygun inşa edilmemiş ve denetimi yapılmamış yapılan kat sayısı ne olursa olsun yüksek derecede hasar görme olasılığı taşır” dedi.
DEPREM SIRASINDA YAPILMASI GEREKENLER
İMO Şube Başkanı Nazım Biçer, deprem sırasında yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı:
“Eğer binanın içindeyseniz, öncelikle sakin olun ve pencerelerden uzak durun. Düşebilecek eşyalardan uzak bir iç duvarın dibinde, çök-kapan-tutun hareketini yapıp cenin pozisyonu alın.
Dışarıdaysanız; bine, duvar, ağaç, direk, tabela ve elektrik telleri gibi devrilebilecek veya düşebilecek cisimlerden uzak durun. Yine çök-kapan-tutun hareketini yapın ve mümkünse cenin pozisyonunu alın.
Hareket eden bir aracın içindeyseniz, araç tamamen durana kadar koltuğunuzdan kalkmayın. Köprü, altgeçit, elektrik kelleri ve trafik ışıklarına uzak bir yerde aracını yavaşça durmasını isteyin. Sarsıntı durunca kendinizi ve çevrenizdekileri kontrol edip, ailenizle bağlantı kurmaya çalışın.
Hareket eden bir aracın sürücüsüyseniz, depremi hissedince elektrik telleri, köprü ve viyadüklerden uzak bir yerde aracınızı dikkatlice yolun sağına çekip motoru kapatın. Emniyet şeridine girmeyin. Deprem tamamen durana kadar aracınızı terk etmeyin. Bilgilenmek için radyonuzu açın. Kendi aracınızı ve başka birinin aracını tahliye olmak veya bir yere ulaşmak için kullanmaya kalkışmayın.
Enkaz altındaysanız, hiçbir şekilde ateş yakmayın, rastgele hareket etmeyin ve toz çıkarmayın. Ağzınızı elinizle veya varsa bir mendille kapatın. İlerleyen saatlerde borulara veya duvarlara bir cisimle vurun ki yeriniz belli olsun. Varsa düdük ve el feneri de kullanabilirsiniz. Rastgele bağırmayın çünkü tehlikeli miktarda toz yutabilir, enerji kaybedebilirsiniz ve sesiniz kısılabilir” diye konuştu.
DEPREM SONRASI YAPILACAKLAR
Nazım Biçer, deprem sonrasında da yapılması gereken çok önemli şeyler olduğunu vurguladı. Biçer, “Binanı içindeyseniz ve gaz kokusu alıyorsanız gaz vanasını kapatın. Kibrit, çakmak kullanmayın, Camları ve kapıları açın, elektrik düğmelerini çevirmeyin, hemen binayı terk edin. Yere dökülen tehlikeli maddeler varsa temizleyin. Kırılan camlara dikkat edin. Yaralanma durumu varsa gerekiyorsa ilk yardımı yapın. Gaz, su ve elektrik tesisatlarını kontrol edin. Hasar varsa kapatın. Telefonu acil durumlar dışında kullanmayın. Yerinden oynayan ahizeleri telefonun üstüne koyun. Neler olup bittiğini öğrenmek için radyo ve televizyonu takip edin.
Eğer bina dışındaysanız, ilk yardım, yangın söndürme veya hafif kurtarma eğitimi aldıysanız önce etrafınızdakilerin iyi ve güvende olup olmadığını kontrol edin. Acil durum çantanızı alın ve mahalle buluşma noktasına doğru hareket edin” şeklinde konuştu.
AİLELERİN AFET PLANI OLMALI
Ailelerin depreme hazırlıklı olmaları için mutlaka bir afet planı olması gerektiğinin altını çizen İMO Adana Şube Başkanı Nazım Biçer, ailenin tüm fertlerinin katılımıyla bir toplantı yapılmalı ve birlikte deprem öncesi hazırlıklar, deprem sırasında ve sonrasında öncelikle yapılacak olanların ele alınmasının büyük önem taşıdığını sözlerine ekledi.
Yorumlar
Kalan Karakter: