Haberal: Bilim insanı kolay yetişmiyor

Başkent Üniversitesi Kurucusu, Yönetim Üst Kurulu Başkanı ve Dünya Organ Nakli Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Haberal, Türkiye’de bilim insanlarının kolay yetişmediğini belirterek, Başkent Üniversitesi'nin ilk kuruluş fikrinin nasıl ortaya çıktığını ve bugünlere nasıl geldiklerini anlattı.
9 Eylül Üniversitesi eski rektörü Prof. Dr. Namık Çevik’in anısına Adana’da düzenlenen sempozyumda konuşan Prof. Dr. Mehmet Haberal, öğrencilik ve asistanlık yıllarında yaptığı çalışmalardan bahsetti. 3 Kasım 1975'de Türkiye'de ilk kez annesinden 12 yaşındaki çocuğa gerçekleştirdiği böbrek naklini anlatan Haberal, organ nakli mevzuatının oluşturulması için verdiği mücadeleden de söz etti.
Başkent Üniversitesi'nin ilk kuruluş fikrinin nasıl ortaya çıktığını bir anısıyla anlatan Haberal, “Eski İçişleri Bakanı İsmet Abi Gülhane’de yatıyordu. Bana telefon geldi. İçişleri Bakanımız ameliyat olacak, içeride yatıyor, kimsenin haberi yok. Yarın da böbrek taşı ameliyatı olacak dendi. Filmleri kontrol ettim ve böbrek taşlarının kırılabilecek durumda olduğunu gördüm. Bu taşı neden kırmadığımızı sordum. Öyle karar verildiği söylendi. Sonrasında böbrek taşının kırılmasına heyet tarafından karar verildi. Böbrek taşı ameliyatı için yurt dışından gelen İhsan Hoca bana neden üniversite kurmadığımı sordu. Ben de çalıştığımızı söyleyince ‘Hadi, benim ofisime gidiyoruz’ dedi. İhsan Beyin ofisinde Hukuk Müşaviri üniversitenin nasıl kurulacağını anlattı ve üniversitenin isminin ‘Başkent’ olmasına İhsan beyin ofisinde karar verdik” dedi.
Sempozyumda konuşan Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Haberal, ülkede bilim insanların kolay yetişmediğini ifade ederek, “Prof. Dr. Namık Çevik Hoca, üniversitemizin en zor günlerinde her zaman yanımızda, arkamızda durdu. Bugün Türkiye’de 3 üniversitede gerçek hizmet yapmış hoca son derece azdır. Bizim amacımız Namık Hocamız fiziksel olarak aramızda olmasa bile Başkent Üniversitesi ve Türkiye Cumhuriyeti yaşadığı sürece Namık Çevik Hocamızın adını bilimsel ortamda ve İzmir Uygulama Araştırma Merkezi’nde yaşatmaktır” diye konuştu.
Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Merkez Müdürü Prof. Dr. Birol Özer ise 1990’ların ikinci yarısında Çukurova bölgesindeki sağlık hizmetindeki açıkları görülmesi üzerine 578 yataklı, 63’ü profesör, 54’ü doçent 280 doktor ve 2 bin 183 çalışanıyla hizmet verdiklerini söyledi. Ayda ortalama 60 bin poliklinik hastasına, 5 bin 800 civarında yatan hastaya hizmet verdiklerini kaydeden Prof. Dr. Özer, “Merkezimizde kemik iliği, karaciğer, böbrek ve kalp nakli dahil bütün tedavi hizmetlerini sunabiliyoruz. Bir diğer özelliğimiz de biz açıldığımız günden bu yana 1 milyon 510 bin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına hizmet sunuşumuzdur. Önümüzdeki dönemde de hem bu önderliğimizi sürdürmeyi planlıyoruz” dedi.
Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haldun Müderrisoğlu da üniversitelerin bilim üreterek ve bu ürettikleri bilimi bilimsel ortamda birbirleriyle paylaşarak bir yere varabildiklerini kaydederek, eğitim programlarına, araştırma ve bilimsel yayınlarına devam edeceklerini söyledi.
Konuşmaların ardından sempozyumun anısına düzenlenen Prof. Dr. Namık Çevik'in eşi Prof. Dr. Neşe Çevik'e teşekkür plaketi verildi. Sempozyum anısına Başkent Üniversitesi Kurucusu, Yönetim Üst Kurulu Başkanı ve Dünya Organ Nakli Derneği Başkanı Prof. Dr. Haberal'a da bir plaket takdim edildi.