Adana’da kendisinden boşanmak isteyen ve korkup odaya kaçarak kendisini kilitleyen eşi İmhan Kılıç'ı, oda kapısına tabanca ile ateş edip kalbinden vurarak öldürdüğü iddia edilen 47 yaşındaki Ahmet Kılıç yargılanmaya başladı.
Merkez Yüreğir İlçesi Tahsilli Mahallesi’nde 6 Kasım 2016’da Ahmet Kılıç, kendisinden boşanmak isteyen ve Şanlıurfa’daki ailesinin yanına gitmek istediği iddia edilen eşi 46 yaşındaki İmhan Kılıç’ı tabancayla öldürdü. Olaydan sonra yakalanıp tutuklanan Ahmet Kılıç, Adana 3.Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Duruşmaya sanığın çocukları müştekiler Medine Kılıç, Mehmet Tayfun Kılıç da katıldı.
Meyve sebze alım ve satım işi yapan Ahmet Kılıç, ölen eşinin dayısının kızı olduğunu söyledi. 28 yıllık evli olduğu eşini öldürme kastının olmadığını ifade etti.
EŞİNDEN AF DİLEMİŞ
Olaydan 10 gün önce eşi ile piknik alanına gittiklerini ve eşine 2 yıl önce hayatına bir kadının girdiğini 6.5 aylık hamileyken düşük yaptığını ve yaptığı hatadan dolayı kendisini affetmesini istediğini belirten Kılıç, “Eşim de ‘sana 6 ay süre veriyorum bu işi temizleyeceksin’ dedi. Oturduk, yemek yedik, eğlendik, güldük. Evliliğimiz gayet iyiydi. Bugüne kadar hiçbir kavgamız olmadı” dedi. Kılıç, eşini nasıl öldürdüğünü de şöyle anlattı:
CİNAYET ANINI ANLATTI
“Pazarda satış yaparken annem beni aradı, ‘Eşin Şanlıurfa’ya gidecekmiş, kardeşlerini aramış’ dedi. Eve gittim. Eşim ağabeyim Ömer’in yanında oturuyordu. Eşime, ‘Biz seninle her şeyi oturup konuştuk, sen bana zaman tanıdın’ dedim. O da ‘ben gideceğim’ dedi. Gitmemesini istedim. Israrla gideceğini söyledi. Çaresiz kaldım, taksiye binip biraz gezdim. ‘Eşimin önünde kendi kendimi öldüreyim belki gitmekten vazgeçer’ diye düşündüm. Eve geldim. Eşim avluda çamaşır seriyordu. Belimde silah vardı. Eşime ‘Kendimi öldürmeye geldim’ dedim. Eşim salona kaçtı. Kapının önünde babam, annem, ağabeyim, yengem ve kızım vardı. Eşime ‘Kardeşlerini ara gelmesinler. Yoksa kendi kendimi öldüreceğim. Yuvayı dağıtma, etrafa rezil olmayalım’ dedim. Belimden silahı çıkarttım, ‘Kendimi öldüreceğim sen çıkıyor musun çıkmıyor musun?’ diye seslendim. Ağabeyim üzerime geldi, ‘silahı bırak’ dedi, beni itekledi. Silah ateş aldı. Donup kaldım, bir anda şoka girdim. Kızım içeriden ses geldiğini söyledi, ‘annemin sesi çıkmıyor’ dedi. Kapıya koştum. Kapıyı açmaya çalıştım, kapı kilitliydi. Tekme ile kapıyı kırdım. Eşim yatağın üzerinde yüzükoyun yatıyordu. Ben bayıldığını düşündüm, hırıltı geliyordu. ‘Ambulansı arayın’ diye bağırdım. Ambulans gelmeyince eşimi taksinin içerisine koyduk. Eşimi dizlerime uzattılar. Eşimi hastanede içeriye kadar ellerimle götürdüm, bayılmışım. İsteyerek ve bilerek ateş etmedim. Bu kaza idi. Bunun ispatlanmasını istiyorum. Bu süre içinde çektiğimi bir Allah bilir, her gün ölüp ölüp diriliyorum. Pişmanım.”
ÇICUKLARI ŞİKAYETÇİ OLMADI
Müştekiler Medine ve Mehmet Tayfun Kılıç sanık babalarından şikayetçi olmadı.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamına karar verip duruşmayı, tanıkların dinlenmesi için erteledi.
Yorumlar
Kalan Karakter: