'İşadamı cinayeti'nde eşe ömür boyu hapis

Çağsan Yalıtım Cam Sanayi'nin sahibi 56 yaşındaki Hüseyin Günaydın, 11 Mayıs 2011'de pompalı tüfekle başından vurularak öldürüldü. Günaydın'ın bacanağı 28 yaşındaki Veli İlkan Taşkın ile arkadaşı 27 yaşındaki Gürcan Yeşilkaya cinayetten suçlu bulunarak, Mayıs 2013'te ömür boyu hapse mahkum edildi.

Veli İlhan Taşkın, bir süre sonra cezaevinden savcıya gönderdiği mektupta, kendisini baldızı 46 yaşındaki Ayşe Dudu Günaydın'ın azmettirdiğini iddia etti. Taşkın mektupta, baldızının ayrı yaşadığı kocasını serveti için öldürttüğünü, cinayeti işlemesi karşılığında kendisine vadedilen paranın da ödenmediğini iddia etti. Taşkın'ın iddiası üzerine Ayşe Dudu Günaydın'ın telefonları teknik takibe alındı. Suç unsurları görülmesi üzerine Günaydın ile cinayet suçunda kullanıldığı iddia edilen cep telefonu hattının sahibi Erkan Baysal tutuklandı. Ayşe Dudu Günaydın hakkında 'tasarlayarak insan öldürmeyi azmettirme' suçundan ömür boyu, Erkan Baysal hakkında ise suça yardımcı olduğu gerekçesiyle 15 yıl hapis cezası istemiyle Antalya Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.

SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİLER

Dün görülen karar duruşmasında, sanıklara son sözleri soruldu. Günaydın ile Baysal suçlamaları kabul etmedi. Erkan Baysal'ın avukatı Salih Akça, müvekkilinin tasarlayarak insan öldürme eylemiyle uzaktan yakından ilgisi olmadığını söyledi. Sırf telefon hattını verdiği için bir kişinin kasten öldürme eylemine yardım ettiğinden bahsedilemeyeceğini savunan avukat Akça, müvekkilinin beraatını istedi. 

Ayşe Dudu Günaydın'ın avukatlarından Özkan Akpınar da cinayeti işleyen Veli İlkan Taşkın ile arkadaşının kurgularıyla müvekkilinin olayın içine çekilmek istendiğini söyledi. Diğer avukatı Binnur Türkoğlu da Hüseyin Günaydın'ın bacanağı Veli İlkan Taşkın ile arkadaşı tarafından planlanarak ve tasarlanarak işlenen cinayete, para için Ayşe Dudu Günaydın'ın da dahil edilmek istendiğini savundu.

Hüseyin Günaydın'ın öldürülmesiyle ayrı yaşadığı eşi Ayşe Dudu Günaydın'a 642 bin liralık bir servet kaldığını söyleyen avukat Türkoğlu, "Cinayetin 500 bin lira bedel karşılığında işlendiği iddia ediliyor. Müvekkilim kocasını öldürmeleri için 500 bin lirayı vermek üzere anlaşmış olsa kendisine bir şey kalmıyor. Kalan mirasın toplamı 650 bin lira bile değil. Kaldı ki müvekkilim ayrılma kararı verdiklerinde eşinden nafaka bile talep etmiyor" dedi. Cinayetle müvekkilinin hiçbir ilgisi olmadığını iddia eden Türkoğlu, öldürülen işadamının yakınlarının da ceza değil, istenmeyen gelinin mirası kullanmasını engellemek amacında olduğunu ileri sürdü.

Ayşe Dudu Günaydın ise "Ben Veli ve Gürkan'ın kurgu ve yalanlarına tek başıma göğüs gerdim. Huzursuzluğun olduğu dönemlerde dahi, ailemi, çocuklarımı korumak adına eşime karşı herhangi bir kötü fiilim olmadı. Kaldı ki eşimin evi terk etmesinden sonra ve çocuklarımla tartışmalı dönemlerine göre daha rahat olan bu dönemde eşimi öldürmem ya da öldürtmek istemem mantık dışıdır. Ben böyle bir şey yapmadım. Bir insanın çocuklarının babasını o insan ne kadar kötü bir kişi olursa olsun öldürmesi ya da öldürtmesi düşünülemez. Mağdurum. Beraatımı ve tahliyemi istiyorum" dedi.

Mahkeme, Ayşe Günaydın'ı ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. Sanığın duruşmadaki iyi halinden dolayı cezayı ömür boyu hapse indiren mahkeme, Erkan Baysal'ı ise indirimle birlikte 12 yıl 6 ay hapse mahkum etti.