Haydar ŞENGÜL
ADANA(GÜNAYDIN)-Ankara Güvenpark’ta 2016’da yaşanan bombalı saldırı hakkında Adana'da yürüyüş ve basın açıklaması yapmak istedikleri iddiasıyla haklarında dava açılan aralarında Baro Başkanı Veli Küçük ve önceki dönem Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık ile sendika üyesi, siyasi parti yöneticisi ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin de bulunduğu 63 kişi hakkında “2911 sayılı Gösteri ve Yürüyüş Kanuna muhalefet” suçlamasıyla 5’er ay hapis cezası verildi..
Adana 11. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki dava ile ilgili karar duruşması 21.Kasım.2019’da yapıldı. Mahkeme hakimi, 63 kişiye 5’er ay hapis cezası verdi, hapis cezaları 3’er bin lira adli para cezasına çevrildi. Üç kişi hakkında hükmün geri bıraktırılması kararı verildi, bir kişi ise yaşamını kaybettiği için davadan düştü.
Mahkemenin kararına basın açıklamasıyla sert tepki gösteren Adana Barosu Başkanı Veli Küçük, “13 Mart 2016 tarihinde Ankara’da gerçekleşen canlı bomba saldırısını ve katliamı kınamak üzere Adana’da KESK, DİSK, TMMOB, TTB, Adana Barosu gibi kurumların çağrısı ile 15 Mart günü, Büyükşehir Belediyesi önünden Atatürk Parkına bir yürüyüş ve basın açıklaması yapılmak istenmişti. Ancak kolluk güçleri tarafından yürüyüş yapılmasına izin verilmemiş, hatta yürüyüş yapmak isteyen kitleye gaz ve coplarla müdahale edilmiş, pek çok kişi de yaralanmıştı” dedi. Küçük, sözlerine şöyle devam etti:
“Yaşanan bu orantısız ve sert polis müdahalesinin, kolluk terörünün ve hukuksuz saldırının ardından, bir de aralarında milletvekili, sendika, meslek örgütü, siyasi parti başkan ve yöneticilerinin, avukatların da olduğu toplam 63 kişi hakkında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet suçlaması ile dava açılmıştı.
Bu karar çağdaş ve demokratik bir toplumda olması gereken düşünce ve ifade özgürlüğü, toplanma ve örgütlenme özgürlüğü başta olmak üzere pek çok hakkın ihlali niteliğindedir.Şiddet içermeyen barışçıl basın açıklaması ve yürüyüşe müdahale hak ihlalidir ve suçtur.
Hak ve çıkarlarımız için, hukuk, barış, adalet ve demokrasi için basın açıklaması yapmak suç değildir. Yalnızca yerel mahkemeler tarafından değil, uluslararası hukukun da defalarca bu tarz eylem ve gösterilerle ilgili aleyhte verdiği kararlara rağmen bugün verilen karar tamamen siyasi bir karardır.
Bu dava ile sanık olarak orada bulunan kişiler değil, düşünce ve ifade özgürlüğü, toplanma ve gösteri yapma özgürlüğü yargılanmış, cezalandırılmıştır. Bu hukuksuz kararın istinaf incelemesinde Adana Bölge Adliye Mahkemesinde düzeltileceğine ve adaletin tecelli edeceğine inanıyoruz.
Tüm bu baskı ve sindirme politikaları ile demokrasi, barış ve özgürlük mücadelesi geriletilmek istenmektedir. AKP ve tek adam rejimi, korku imparatorluğu yaratarak, kendi yurttaşını sindirerek iktidarını koruyabilmek adına toplumsal gerilimi tırmandırmaktan ve hukuku ayaklar altına almaktan çekinmemektedir.
Bizler barışı, insan haklarını, demokrasiyi ve özgürlükleri kazanmak ve kullanmak adına bu baskılara ve hukuksuzluklara boyun eğmeyeceğimizi bir kez daha ilan ediyor ve tüm bu hukuksuzluk saldırılara karşı dimdik ayakta duracağımızı bir kez daha haykırıyoruz. Kamuoyuna saygıyla sunarım.”
ADANA(GÜNAYDIN)-Ankara Güvenpark’ta 2016’da yaşanan bombalı saldırı hakkında Adana'da yürüyüş ve basın açıklaması yapmak istedikleri iddiasıyla haklarında dava açılan aralarında Baro Başkanı Veli Küçük ve önceki dönem Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık ile sendika üyesi, siyasi parti yöneticisi ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin de bulunduğu 63 kişi hakkında “2911 sayılı Gösteri ve Yürüyüş Kanuna muhalefet” suçlamasıyla 5’er ay hapis cezası verildi..
Adana 11. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki dava ile ilgili karar duruşması 21.Kasım.2019’da yapıldı. Mahkeme hakimi, 63 kişiye 5’er ay hapis cezası verdi, hapis cezaları 3’er bin lira adli para cezasına çevrildi. Üç kişi hakkında hükmün geri bıraktırılması kararı verildi, bir kişi ise yaşamını kaybettiği için davadan düştü.
Mahkemenin kararına basın açıklamasıyla sert tepki gösteren Adana Barosu Başkanı Veli Küçük, “13 Mart 2016 tarihinde Ankara’da gerçekleşen canlı bomba saldırısını ve katliamı kınamak üzere Adana’da KESK, DİSK, TMMOB, TTB, Adana Barosu gibi kurumların çağrısı ile 15 Mart günü, Büyükşehir Belediyesi önünden Atatürk Parkına bir yürüyüş ve basın açıklaması yapılmak istenmişti. Ancak kolluk güçleri tarafından yürüyüş yapılmasına izin verilmemiş, hatta yürüyüş yapmak isteyen kitleye gaz ve coplarla müdahale edilmiş, pek çok kişi de yaralanmıştı” dedi. Küçük, sözlerine şöyle devam etti:
“Yaşanan bu orantısız ve sert polis müdahalesinin, kolluk terörünün ve hukuksuz saldırının ardından, bir de aralarında milletvekili, sendika, meslek örgütü, siyasi parti başkan ve yöneticilerinin, avukatların da olduğu toplam 63 kişi hakkında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet suçlaması ile dava açılmıştı.
Bu karar çağdaş ve demokratik bir toplumda olması gereken düşünce ve ifade özgürlüğü, toplanma ve örgütlenme özgürlüğü başta olmak üzere pek çok hakkın ihlali niteliğindedir.Şiddet içermeyen barışçıl basın açıklaması ve yürüyüşe müdahale hak ihlalidir ve suçtur.
Hak ve çıkarlarımız için, hukuk, barış, adalet ve demokrasi için basın açıklaması yapmak suç değildir. Yalnızca yerel mahkemeler tarafından değil, uluslararası hukukun da defalarca bu tarz eylem ve gösterilerle ilgili aleyhte verdiği kararlara rağmen bugün verilen karar tamamen siyasi bir karardır.
Bu dava ile sanık olarak orada bulunan kişiler değil, düşünce ve ifade özgürlüğü, toplanma ve gösteri yapma özgürlüğü yargılanmış, cezalandırılmıştır. Bu hukuksuz kararın istinaf incelemesinde Adana Bölge Adliye Mahkemesinde düzeltileceğine ve adaletin tecelli edeceğine inanıyoruz.
Tüm bu baskı ve sindirme politikaları ile demokrasi, barış ve özgürlük mücadelesi geriletilmek istenmektedir. AKP ve tek adam rejimi, korku imparatorluğu yaratarak, kendi yurttaşını sindirerek iktidarını koruyabilmek adına toplumsal gerilimi tırmandırmaktan ve hukuku ayaklar altına almaktan çekinmemektedir.
Bizler barışı, insan haklarını, demokrasiyi ve özgürlükleri kazanmak ve kullanmak adına bu baskılara ve hukuksuzluklara boyun eğmeyeceğimizi bir kez daha ilan ediyor ve tüm bu hukuksuzluk saldırılara karşı dimdik ayakta duracağımızı bir kez daha haykırıyoruz. Kamuoyuna saygıyla sunarım.”