MUSTAFA ÖZKE
ADANA (GÜNAYDIN) – Faruk Ergöktaş, Kayserili fırıncı bir babanın Adanalı hukukçu oğlu. Üç şiir kitabı yayımlayan şair, ‘Kale Kapısı’nın şiirini de yazmış.
Adana’da Kale Kapısı
Bir hüzündür insan için
Kale Kapısı’nda insanlar düşünceli
Şen
Kale Kapısı Taşköprü’ye bakar
Ötegeçe’ye
Mezarlığa giden yol
Bura insanlarının
Gezmesi için
Kale Kapısı işsizlerin yurdu
Burada insanlar
Ceket satar
Pantol…
Bu satırların devamını okumanız için değerli şair ve yazar Mustafa Emre’nin ‘Adana’nın Yüreği Karasoku’ kitabını okumanız gerekiyor.
‘Dünya içinde bir dünya’ ve ’50 yaşında bir çocuk ile’ başlayan öyküler sizi alıp ulu Camii ve Ziyapaşa’ya götürüyor. Kentin çekirdeğinin neresi olduğunu öğreniyorsunuz.
Birbirinden güzel öykülerin arasında Çerçi Yusuf ile karşılaşıyorsunuz. Muzaffer İzgü’nün korkusu ve Memduh Ün’ün ilk ödülü de var bu kitapta.
Demirtaş Ceyhun’un Bulguru, Oktay Akbal’ın kitabı: Berber Aynası, Asri Fırın, Ağba Oteli, Ekrem Bora, Yılmaz Güney, Tan Sineması ve daha neler neler…
Hani ilk yağmurdan sonra toprak buram buram kokar ya, işte Mustafa Emre’nin ‘Adana’nın Yüreği Karasoku’ adlı kitabı da buram buram Adana kokuyor.
Kitabın arka kapağında ise şunlar yazıyor: Bir kentin tarihini, coğrafyasını, toplumsal hayatını, geçirdiği değişimleri, insan tiplerini, atmosferini, doğal güzelliklerini, unutulan değerlerini, yeme içme kültürünü, gecesini gündüzünü, yazını kışını, folklorunu, eğlence hayatını, daha bin türlü özelliğini, herkes kendince görür. Tarihçi başka, coğrafyacı başka, turizmci başka, asker başka, öğretmen bambaşka bir gözle görür ve kendi bakış açısıyla yazmak ister. Ama bir yazar-edebiyatçı, kendince bir duyarlıkla yaklaşır kentine. Çevresine gönül gözüyle bakar. Kendisini değişik insanların yerine koyar, onların yüreğiyle de hissetmeye çalışır, öylece yazar… Yazar yazdığı zaman, birçok kimse o yazıda kendi duygularını, düşünüp de söyleyemediklerini bulur. Kendisinden önce yazılmış olanları da anımsamak ister… Bu düşünceden yola çıkarak, Adana'nın semtleri kaleme alındı. Okurla buluşan kitaplarımız hem Adana için bir ilk olması, hem de Adana'nın köklü kent halk kültürüne bir armağan olması açısından yüksek değer taşımaktadır.
Yorumlar
Kalan Karakter: