MUSTAFA ÖZKE
ADANA (GÜNAYDIN) – Çukurova Bölgesi’nde toplumun etnik ve sosyal yönlerini araştıran Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Zekiye Çağımlar, ilginç sonuçlarla karşılaştığını söylüyor.
Örneğin Adana yöresinde amca, dayı kızı ile evliliğin sık rastlanılan bir durum olduğunu belirten Çağımlar, kirve kızı ile evliliğin ise neredeyse günah sayıldığını vurguluyor.
Çağımlar, “Bu, kesinlikle onaylanmayan bir durumdur. Erkek çocuğun kirve kızı ile evlenmesi uygun görülmediği gibi, iki aile arasında başka çocukların da evlilikleri uygun görülmemektedir.” diyor
Sünnet olmayan çocuğun kestiği hayvanın toplumda murdar kabul edildiğini dile getiren Çağımlar, “Çocuk 11-12 hatta daha ileri yaşlarda olmasına rağmen sünnet olmamışsa, bu çocuğa yemek için hiçbir hayvan kestirilmez.” ifadesini kullanıyor
Yrd. Doç. Dr. Zekiye Çağımlar ile Adana yöresindeki sünnet geleneği üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik. Çağımlar, sünnet ile ilgili bilinmeyen pek çok gerçeği gün yüzüne çıkarıyor.
SÜNNETTE KAÇ YAŞ TERCİH EDİLİYOR?
Günümüzde, erkek bebeğin doğumundan hemen sonra yapıldığına rastlanmakla birlikte, sünnet, Adana yöresinde hala önemli geçiş dönemlerinden kabul edildiğinden, varlığını çeşitli inanç ve pratiklerle sürdürmektedir. Çocuğun kendi sünnetini, burada yapılan eğlenceleri fark etmesi ve zamanla hatırlaması için, genellikle 7 yaş tercih edilmektedir. Bu yaşın tercih edilme nedenlerinden biri de, sünnetin tek sayıya denk gelen yaşta yapılmasının daha iyi olacağı inancıdır. Bu yaş kesin kural olmadığı için çocuğun doğumundan itibaren, toplum içinde cinsel organını açmaya utanmayacağı yaşa, yani yaklaşık 11 yaşına kadarki süre içinde sünnet yapılabilmektedir.
KİRVE NASIL SEÇİLİYOR?
Neredeyse bebeğin doğumuyla birlikte, kirve seçimi yapılmaktadır. Babanın en yakın erkek arkadaşı, bebeğin doğumu ile birlikte kirve olacağını beyan etmektedir. Ailenin yakın arkadaşı olduğu için, bu teklif kabul görmektedir. Eğer aile, teklifi getiren kişiyi onaylamıyorsa “kusura bakma, daha önce başka biri kirve olacağım dedi” diyerek kişinin teklifini geri çevirmektedir. Bu seçimi aile de yapabilmekte, istedikleri kişiye “kirvemiz olacaksın haberin olsun” diye söylemektedirler. Sünnet töreninden çok önce, hatta yıllar öncesinden bunun konuşulma nedeni, Adana yöresinde sünnet ve kirvelik konusuna çok önem verilmesindendir.
TOPLUMDA SÜNNETİN YERİ NERESİ?
Sünnet, ilk mürüvvettir. Ailede yaşlı ya da hasta biri varsa mürüvvetini görsün çocuğun diyerek, sünnetin onların sağlığında yapılmasına dikkat edilir. Sünnet düğünleri, yörede evlilik düğünleri gibi görkemli yapılmaktadır. Sünnetten bir gün önce, sünnet kınası yapılmakta burada evde eğlenilmekte, çocuğa ve gelenlere kına yakılmaktadır. Kimi zaman yemekli, içkili yapılan bu akşam eğlencesinin ertesi günü de, çocuğun sünnet düğünü olmaktadır. Genelde düğün salonlarında yapılan törenlerde, salona karyola götürülüp, bu karyola oldukça abartılarak süslenmektedir. Salonda sünnetçinin gelip çocuğu sünnet etmesiyle, oynamayla, eğlenceyle geçen gecenin ertesi gününde de mevlit okutulmaktadır. Düğüne gelenlere ertesi günkü mevlidin saati söylenir. Mevlit, genellikle kadınlara okutulmakla birlikte, kadınların ayrı, erkeklerin ayrı yerlerde oturtularak okutulmasına da rastlanmaktadır. Mevlidin bitiminden sonra kirve bohçası getirilip, kirvenin eşine, evli değilse annesine verilmektedir.
KİRVENİN ŞARTLARI NELERDİR?
Kirvenin mutlaka erkek olması ve birinci derecede bir yakın olmaması gerekmektedir. Kirve de genellikle hediye olarak salonda giyeceği sünnet kıyafetini, sünnetten sonra giyeceği uzun gömleği almakta, salonda da saat hediye edebildiği gibi, altın ya da para da takabilmektedir. Kişi kirve olduktan sonra, çocuğun en yakın akrabalarından biri durumuna gelmekte, amca, dayı gibi saygı ve ilgi görmektedir.
KİRVE ÇOCUKLARI EVLENEBİLİR Mİ?
Adana yöresinde amca, dayı kızı ile evlilik sık rastlanılan bir durumken, kirve kızı ile evlilik ise neredeyse günah sayılmaktadır. Bu, kesinlikle onaylanmayan bir durumdur. Erkek çocuğun kirve kızı ile evlenmesi uygun görülmediği gibi, iki aile arasında başka çocukların da evlilikleri uygun görülmemektedir. En hassas olunan da sünnet olan çocuktan daha küçük olan kardeşlerin, kirvenin çocuklarından biri ile evlilik konusudur. Sünnet olan çocuğun büyük kardeşlerinin kirve çocukları ile yapacağı evlilik onaylanmasa da, eğer arada bir aşk varsa istemeden de olsa rıza gösterilmekle birlikte, sünnet olan çocuğun küçük kız ya da erkek kardeşinin kirvenin çocuklarından biri ile evliliği onaylanmamaktadır. Çünkü inanışa göre “kan aşağı akar” denmektedir. Buna göre de küçük olan kardeş de, ağabeyin kirvesinin çocuklarından biriyle evlenemez. Çocuklar da bu inanışı hep duydukları ve benimsedikleri için, kirvelik ilişkisi kuran ailelerin çocukları, birbirlerine kardeş gözüyle bakmaktadırlar. Yine de özellikle kendisine kirve olan kişinin kızına aşık olan, evlenmek isteyen kişiler olursa da aileler tarafından şiddetle karşı çıkılmaktadır. Eğer ailelerinin istekleri dışında yine de bu çiftler evlenirlerse, evlilik onaylanmadığı gibi, iki aile de ilişkilerini gençlerle kesmektedirler.
GELENEK DEVAM EDİYOR MU?
Bu anlattığımız sünnet ve kirvelik, geçmişten günümüze kadar bu şekilde sürdüğü gibi, değişen zamanın sosyal, ekonomik ve kültürel koşulları bu olayın içinde de değişiklikler oluşturmakta, inançlara esneklik getirmektedir. Ekonomik yapısı iyi olmayan ya da böyle bir olayın gerekliliğine inanmayan aileler, kirve olacak kişiyi ile birlikte, olabilecek en ekonomik ya da en sade şekliyle sünneti gerçekleştirmektedirler. Artık törenlere, düğünlere rastlanmadığı da olmaktadır. Tören ya da düğün yapılmasa bile mevlit ihmal edilmemekte, kirveye saygı da hala eski şekliyle korunmaktadır. Esnek tutulan konu, kirve çocukları ile evlilik konusu olabilmektedir. Yine de kirve, sünnet olan çocuğun birinci derecede yakını sayıldığından, kirve kızı ile evlilik değil, sünnet olan çocuğun kardeşlerinin, kirve çocukları ile yapacağı evliliklerde, sorunlar daha az yaşanmaktadır.
SÜNNET OLMAYAN ÇOCUĞUN DURUMU NEDİR?
Sünnet olan çocuk artık erkekliğe ilk adımı atmış sayılmaktadır. Hatta espri olarak sünnet olmayan çocuk, erkekten sayılmaz da denilerek, erkek çocuklar sünnet için özendirilmektedir. Sünnet olan çocuğa “artık erkek oldun” ya da “artık Müslüman oldun” denmekte böylece sünnetin önemi benimsetilmekte belki acısını, şikayetini önlemeye çalışmaktadırlar. Sünnet olmayan çocuğun kestiği hayvan ise, murdar kabul edilmektedir. Eğer çocuk 11/12 hatta daha ileri yaşlarda olmasına rağmen sünnet olmamışsa, bu çocuğa yemek için hiçbir hayvan kestirilmez. Sünnet olmamış çocuk kesmiş olsa da, murdardır diye o hayvan yenmez. Çocuk, özellikle 7 yaşında sünnet ettirilir ki bu yaşta çocuğun namaz dualarını öğrenip, namaza başlaması sevap sayılmaktadır. Ama çocuk sünnet olmamışsa daha tam Müslüman sayılmayacağından, namaza başlaması da kimi kişiler tarafından uygun görülmemektedir.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN BİR NOKTA VAR MI?
Sünnette dikkat edilen bir nokta da, çocuğun tek sünnet edilmemesidir. Eğer çocuğun erkek kardeşi varsa onun da sünnet olacak yaşa gelmesi beklenir ki, burada esas olan büyük kardeşin yaşıdır. Onun sünnet yaşının geçirilmemesine dikkat edilir. Diğer kardeşin de, büyük kardeşin yaşına göre sünnet olabilecek yaşa, ya da gelişime gelmesi beklenir. Eğer çocuğun kendisiyle beraber sünnet olacak kardeşi yoksa o zaman ailenin ekonomik durumuna göre sünnet günü ya ekonomik durumu iyi olmayan bir ailenin oğlu, bu olamıyorsa bir horoz, ya da bir koç kesilir. Horoz, ihtiyacı olan bir aileye, koç ise, ihtiyacı olan ailelere dağıtılır. Adana yöresinde sünnete önem verildiğinden, genellikle masraflı bir şekilde yapılmaktadır. Bu tarz sünnet yapmaya ekonomik durumu elvermeyen aileler içinse, son yıllarda belediyeler tarafından toplu sünnet törenleri düzenlenmektedir. Bu törenlere tanınmış sanatçılar katılmakta, büyük bir şenlik şeklinde sünnet törenleri yapılmaktadır.
Yorumlar
Kalan Karakter: