Adana'da Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfına yönelik soruşturma kapsamında, haklarında 5 ayrı suçtan 21 yıla kadar hapis cezası istemiyle 45 kişi hakkında açılan davada aralarında vakfın kurucu genel başkanı Alparslan Kuytul’un da bulunduğu tutuklu 3 kişi tahliye edildi.
Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmanın üçüncü gün oturumuna tutuklu sanık Veysel Dörtgöz ve bazı tutuksuz sanıklar ile avukatları gelirken, sanıklar Alparslan Kuytul ve Furkan Vakfı Başkanı Ali Alagöz ise tutuklu bulundukları Bolu'daki cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Ses kaydı alınarak yapılan duruşmada sanık Ali Korkmaz, sevap kazanmak için vakfın toplantılarına katıldığını söyledi.
Vakfın paralarını akladığı iddia edilen Gürbüz Kara, 2 bankadaki hesap hareketlerindeki yaklaşık 16 milyon liranın tıbbi laboratuarı olan sanık Koray Sarısaçlı’ya ait olduğunu iddia etti. Kara, “Koray beyin bir hastaneyle arasında husumet bulunması nedeniyle zaman zaman bana güven duymasından dolayı nakit olarak para vermiştir. Paranın yaklaşık 300 bin lirası da kendi şahsıma aittir. Daha sonra Koray beye parasını geri verdim. Paranın vakıfla ilgisi yok” dedi.
Koray Sarısaçlı da, Furkan Vakfı’nın yönetiminde bir dönem yer aldığını ve toplantılara katıldığını daha sonra ayrıldığını söyledi. Bir hastaneye sahibi olduğu laboratuarın yüzde 70’ni sattığını bunun karşılığında da 900 bin Avro para aldığını belirten Sarısaçlı, hastane ile aralarında yaşanan husumetler nedeniyle güvendiği Gürbüz Kara ve Veysel Dörtgöz’e para verdiğini itiraf etti. Sarısaçlı, “Hastane beni batırmak için her şeyi yaptı. Davalar ve hacizler nedeniyle paramı güvendiğim Gürbüz Kara ve Veysel Dörtgöz’e verdim. Daha sonra geri aldım. Bu paralar benim için çok büyük bir rakam değil” dedi.
Sanık İbrahim Canpolat ise, vakfın içinde bulunurken vakfın kurucu genel başkanı Kuytul ile fikir ayrılığına düştüğünü ve daha sonra vakıftan ayrıldığını söyledi.
Mahkeme öğle arası verdikten sonra duruşmaya devam etti. Mahkeme savcısı, sanıkların tutukluluğuna ve adli kontrol şartlarının devamına karar verilmesini talep etti. Sanık avukatları savunmalarını yaptıktan sonra mahkeme heyeti ara karar için duruşmaya kısa süre ara verdi.
Mahkeme heyeti, aradan sonra kararını açıkladı. Tutuklu sanıklar Kuytul, Alagöz ve Dörgöz’ün yurtdışına çıkış ve haftanın iki günü kolluk birimine imza atma şartıyla tahliyelerine karar verdi. Duruşma eksikliklerin tamamlanması için ileri bir tarihe ertelendi.
Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmanın üçüncü gün oturumuna tutuklu sanık Veysel Dörtgöz ve bazı tutuksuz sanıklar ile avukatları gelirken, sanıklar Alparslan Kuytul ve Furkan Vakfı Başkanı Ali Alagöz ise tutuklu bulundukları Bolu'daki cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Ses kaydı alınarak yapılan duruşmada sanık Ali Korkmaz, sevap kazanmak için vakfın toplantılarına katıldığını söyledi.
Vakfın paralarını akladığı iddia edilen Gürbüz Kara, 2 bankadaki hesap hareketlerindeki yaklaşık 16 milyon liranın tıbbi laboratuarı olan sanık Koray Sarısaçlı’ya ait olduğunu iddia etti. Kara, “Koray beyin bir hastaneyle arasında husumet bulunması nedeniyle zaman zaman bana güven duymasından dolayı nakit olarak para vermiştir. Paranın yaklaşık 300 bin lirası da kendi şahsıma aittir. Daha sonra Koray beye parasını geri verdim. Paranın vakıfla ilgisi yok” dedi.
Koray Sarısaçlı da, Furkan Vakfı’nın yönetiminde bir dönem yer aldığını ve toplantılara katıldığını daha sonra ayrıldığını söyledi. Bir hastaneye sahibi olduğu laboratuarın yüzde 70’ni sattığını bunun karşılığında da 900 bin Avro para aldığını belirten Sarısaçlı, hastane ile aralarında yaşanan husumetler nedeniyle güvendiği Gürbüz Kara ve Veysel Dörtgöz’e para verdiğini itiraf etti. Sarısaçlı, “Hastane beni batırmak için her şeyi yaptı. Davalar ve hacizler nedeniyle paramı güvendiğim Gürbüz Kara ve Veysel Dörtgöz’e verdim. Daha sonra geri aldım. Bu paralar benim için çok büyük bir rakam değil” dedi.
Sanık İbrahim Canpolat ise, vakfın içinde bulunurken vakfın kurucu genel başkanı Kuytul ile fikir ayrılığına düştüğünü ve daha sonra vakıftan ayrıldığını söyledi.
Mahkeme öğle arası verdikten sonra duruşmaya devam etti. Mahkeme savcısı, sanıkların tutukluluğuna ve adli kontrol şartlarının devamına karar verilmesini talep etti. Sanık avukatları savunmalarını yaptıktan sonra mahkeme heyeti ara karar için duruşmaya kısa süre ara verdi.
Mahkeme heyeti, aradan sonra kararını açıkladı. Tutuklu sanıklar Kuytul, Alagöz ve Dörgöz’ün yurtdışına çıkış ve haftanın iki günü kolluk birimine imza atma şartıyla tahliyelerine karar verdi. Duruşma eksikliklerin tamamlanması için ileri bir tarihe ertelendi.