Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, işçi ve emekçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutlayarak, "Birlikte mücadele edeceğiz. Ezen ve ezilenin olmadığı, emeğin en yüce değer olduğu günlerde daha güzel kutlamalar yapacağız" dedi.
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla açıklama yapan CHP Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, emeğin haklarını koruma ve geliştirmenin insanlığa hizmet etmekle eşdeğer olduğunu belirtti. "Kapitalizme boyun eğerek, rant, talan, kar hırsıyla işçi sınıfının haklarını elinden almak, insanlarımızı, çocuklarımızı açlığa, sefalete sürüklemek tarihsel bir yanılgı olduğu kadar, ülkemize yapılan en büyük kötülüktür" diyen Dr. Şevkin, 17 yıldır ülkeyi yöneten zihniyetin bu kötülüklerin en büyük sorumlusu olduğunu aktardı. Emekçilerin iş güvencesi tehdidi ve grev haklarının kısıtlanmasının tam anlamıyla özgürlük, adalet ve demokrasi sorunu olduğunu bildiren Dr. Müzeyyen Şevkin, şöyle konuştu: "Örgütlenme sorunlarının yanı sıra on binlerce insanımızın iş cinayetlerinde hayatını kaybetmesi, taşeronlaştırma, özelleştirme, kadro adaletsizliği, yoksulluk, gelir dağılımındaki adaletsizlik; mevcut iktidarın uygulamaya koyduğu politikalar nedeniyle oluşmuş ve ülkemizin üzerinde kara bulutlar dolaşmasına ön ayak olmuştur. 2018 yılında en az 120 kadın işçi adına kader dedikleri fıtrat dedikleri düzende göz göre göre ölüme gönderildi. Günümüzde kadın işçilerimizin yüzde 93’ü sendikasız çalışıyor. Kamu emekçileri ya sendikasızlaşmaya ya da yandaş sendikaya zorlanıyor. Çalışma yaşamındaki uzun çalışma süreleri, düşük ücretler ve iş yerinde uygulanan ayrımcılık insanlarımızı canından bezdiriyor. AKP döneminde adeta hortlayan işsizlikle birlikte bugünlerde yaşanan ekonomik kriz, hayat pahalılığı, mutfaklara düşen ateş aileleri parçalıyor, intiharlara neden oluyor.”
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla açıklama yapan CHP Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, emeğin haklarını koruma ve geliştirmenin insanlığa hizmet etmekle eşdeğer olduğunu belirtti. "Kapitalizme boyun eğerek, rant, talan, kar hırsıyla işçi sınıfının haklarını elinden almak, insanlarımızı, çocuklarımızı açlığa, sefalete sürüklemek tarihsel bir yanılgı olduğu kadar, ülkemize yapılan en büyük kötülüktür" diyen Dr. Şevkin, 17 yıldır ülkeyi yöneten zihniyetin bu kötülüklerin en büyük sorumlusu olduğunu aktardı. Emekçilerin iş güvencesi tehdidi ve grev haklarının kısıtlanmasının tam anlamıyla özgürlük, adalet ve demokrasi sorunu olduğunu bildiren Dr. Müzeyyen Şevkin, şöyle konuştu: "Örgütlenme sorunlarının yanı sıra on binlerce insanımızın iş cinayetlerinde hayatını kaybetmesi, taşeronlaştırma, özelleştirme, kadro adaletsizliği, yoksulluk, gelir dağılımındaki adaletsizlik; mevcut iktidarın uygulamaya koyduğu politikalar nedeniyle oluşmuş ve ülkemizin üzerinde kara bulutlar dolaşmasına ön ayak olmuştur. 2018 yılında en az 120 kadın işçi adına kader dedikleri fıtrat dedikleri düzende göz göre göre ölüme gönderildi. Günümüzde kadın işçilerimizin yüzde 93’ü sendikasız çalışıyor. Kamu emekçileri ya sendikasızlaşmaya ya da yandaş sendikaya zorlanıyor. Çalışma yaşamındaki uzun çalışma süreleri, düşük ücretler ve iş yerinde uygulanan ayrımcılık insanlarımızı canından bezdiriyor. AKP döneminde adeta hortlayan işsizlikle birlikte bugünlerde yaşanan ekonomik kriz, hayat pahalılığı, mutfaklara düşen ateş aileleri parçalıyor, intiharlara neden oluyor.”