Seyhan Ziraat Odası Başkanı Süleyman Girmen, pamuk üreticisine dekar başına verilen primin 500 kiloyla sınırlandırılmasının üretime büyük darbe vuracağını söyledi.
Son dönemde ABD ve Çin arasında yaşanan ticaret savaşının, Türkiye'de tarım sektörünü de etkilediğini belirten Girmen, bu konuda tedbir beklerken pamukta dekar başına verilen primin sınırlandırıldığını söyledi. Girmen, "ABD aldığı bir takım tedbirlerle pamuk fiyatını dünya borsalarında aşağı çekmeye çalışıyor. Bundan, Türkiye'de etkileniyor. Burada Türkiye'de ihracatın lokomotifi olan tekstilin ana maddesi olan pamuk için devletin bir takım tedbirler alması lazım. Biz bu beklenti içindeyken, bu yıl pamuk primleri dekara 500 kiloyla sınırlandırıldı. Burada üreticinin ciddi kaybı oluyor. Bunun yeniden düzeltilmesi lazım" dedi.
'BİRÇOK SEKTÖRÜN HAMMADDESİ'
Pamuğun farklı sektörlerin hammaddesi olduğunun da unutulmaması gerektiğini belirten Girmen şöyle konuştu:
"Pamuk, lifi ile tekstil sanayinin, çekirdeğinden elde edilen yağı ile bitkisel yağ sanayinin, kapçık ve küspesi ile yem sanayinin, linteri ile kağıt, mobilya ve selüloz sanayinin ham maddesini teşkil eden önemli bir endüstri bitkisidir. Pamuk üretiminin yapıldığı illerimiz alternatif ürün çeşitliliğinin fazla olduğu yerler olması nedeniyle tahıllar ve yağlı tohumlu bitkiler gibi alternatif olan ürünlerle yaşanan fiyat rekabeti, üreticilerin pamuk fiyatlarına ve destekleme miktarına bağlı olarak farklı ürünlere yönelmesine neden olmaktadır. Artık eskiden yapılan 5 yıllık kalkınma planları gibi pamuk ekim alanlarının uzun vadeli planlamalar yapılarak ekilmesi ve tedbirlerin bu şekilde yapılması gerekiyor. Ülkemizde pamuk üretim maliyetlerinin, girdi fiyatlarının yüksekliği nedeniyle birçok pamuk üretici ülkeye oranla yüksek olması, rekabet gücümüzü olumsuz yönde etkilemektedir. Bu olumsuzluğu azaltmak için birçok ülkede olduğu gibi üreticilere çeşitli şekillerde destekleme ödemeleri yapılmaktadır. Yapılan desteklemeler, tüm diğer tarımsal desteklemelerde olduğu gibi üreticinin artan maliyetlerini karşılayabilecek ve üretimini sürdürmeye teşvik edecek seviyede olmalıdır."
Son dönemde ABD ve Çin arasında yaşanan ticaret savaşının, Türkiye'de tarım sektörünü de etkilediğini belirten Girmen, bu konuda tedbir beklerken pamukta dekar başına verilen primin sınırlandırıldığını söyledi. Girmen, "ABD aldığı bir takım tedbirlerle pamuk fiyatını dünya borsalarında aşağı çekmeye çalışıyor. Bundan, Türkiye'de etkileniyor. Burada Türkiye'de ihracatın lokomotifi olan tekstilin ana maddesi olan pamuk için devletin bir takım tedbirler alması lazım. Biz bu beklenti içindeyken, bu yıl pamuk primleri dekara 500 kiloyla sınırlandırıldı. Burada üreticinin ciddi kaybı oluyor. Bunun yeniden düzeltilmesi lazım" dedi.
'BİRÇOK SEKTÖRÜN HAMMADDESİ'
Pamuğun farklı sektörlerin hammaddesi olduğunun da unutulmaması gerektiğini belirten Girmen şöyle konuştu:
"Pamuk, lifi ile tekstil sanayinin, çekirdeğinden elde edilen yağı ile bitkisel yağ sanayinin, kapçık ve küspesi ile yem sanayinin, linteri ile kağıt, mobilya ve selüloz sanayinin ham maddesini teşkil eden önemli bir endüstri bitkisidir. Pamuk üretiminin yapıldığı illerimiz alternatif ürün çeşitliliğinin fazla olduğu yerler olması nedeniyle tahıllar ve yağlı tohumlu bitkiler gibi alternatif olan ürünlerle yaşanan fiyat rekabeti, üreticilerin pamuk fiyatlarına ve destekleme miktarına bağlı olarak farklı ürünlere yönelmesine neden olmaktadır. Artık eskiden yapılan 5 yıllık kalkınma planları gibi pamuk ekim alanlarının uzun vadeli planlamalar yapılarak ekilmesi ve tedbirlerin bu şekilde yapılması gerekiyor. Ülkemizde pamuk üretim maliyetlerinin, girdi fiyatlarının yüksekliği nedeniyle birçok pamuk üretici ülkeye oranla yüksek olması, rekabet gücümüzü olumsuz yönde etkilemektedir. Bu olumsuzluğu azaltmak için birçok ülkede olduğu gibi üreticilere çeşitli şekillerde destekleme ödemeleri yapılmaktadır. Yapılan desteklemeler, tüm diğer tarımsal desteklemelerde olduğu gibi üreticinin artan maliyetlerini karşılayabilecek ve üretimini sürdürmeye teşvik edecek seviyede olmalıdır."