MUSTAFA ÖZKE
ADANA (GÜNAYDIN) – “Attığımız her adımın, yaptığımız tüm hareketlerin ardında belli bir amacımız vardır hep. Bu bazen seksek oynayan bir çocuğun kazanma isteği, bazense işinden çıkıp evine sıcak ekmekle dönen babanın çocuklarının karınlarını doyurma arzusudur. Kahkahalarıyla sokakları dansa kaldıran çocukların oyun hevesidir bazen.” bu anlamlı satırlar Piri Reis Anadolu Lisesi 11 / A sınıfı öğrencisi Sinem Köse’ye ait… Adana Barosu’nun düzenlediği yarışmada birinci olan Sinem Köse, ‘Arayışlarımız’ başlıklı kompozisyonunda, “Senin hangi dili bildiğin, hangi dine inandığın ya da hangi ırka mensup olduğunun bir önemi yok. Sen 'insan'sın, senin hakların var.” diyor
Kompozisyon yarışmasında birincilik ödülü alan Piri Reis Anadolu Lisesi 11 / A sınıfı öğrencisi Sinem Köse’nin yazısı şöyle; “Attığımız her adımın, yaptığımız tüm hareketlerin ardında belli bir amacımız vardır hep. Bu bazen seksek oynayan bir çocuğun kazanma isteği, bazense işinden çıkıp evine sıcak ekmekle dönen babanın çocuklarının karınlarını doyurma arzusudur. Kahkahalarıyla sokakları dansa kaldıran çocukların oyun hevesidir bazen. Rüzgâr, mutlulukla havalandırdığı o çocuksu saçları; birincilik hedefine doğru koşturuyordu zevkle. Tıpkı çocukların hevesli kalplerinin çarpışı gibi amaçlarımız doğrultusunda ileri doğru ilerliyor, koşuyorduk. Bazen takılıyor, düşüyor ama yine de ayağa kalkmanın bilincini benliğimizde taşıyorduk. Seksek oynayan arkadaşının çizgiye bastığını fark edip bu duruma itiraz ederek; çocuklarının geleceği için her gün bir iki saat daha fazla çalışan babanın maaşına gereken zammın yapılmadığını görünce buna karşı gelerek; hak ettiği notu aldığına inanmayan öğrencinin öğretmenine başvurması gibi hep bir emel altında birleşiyoruz; Haklarımız.
Atılan her adımın, dökülen her terin değerini hayattan bir şekilde bekliyoruz. Bu yetişkin bir bireyin attığı koca bir adım, bir bebeğin emekleyişi dahi olsa bu ilerleyişin ardında duruyoruz. Çünkü atılan her adımın ardında kadın erkek, zengin fakir, siyahî sarışın, Müslüman Hıristiyan oluşun değil, sadece ‘insan’ olduğun gerçeği yatacak. Kimse ten rengine, dini inancına, maddi durumuna göre bu hakları elde etmedi. Sen dağlar arasında gecekondu bir evde, sokaklardaki banklarda veya yurtlarda kalabilirsin. Dünyanın en ücra köşesinde dahi olsan bu hakların hepsi senin! Sen sokakta oyun oynayan bir çocuk, otobüsle evine gitmeye çalışan bir kız, faturalarını ödemek için sıra bekleyen bir teyze; inançlarına göre yargılanan, sahip olduğun ten rengiyle dalga geçilen biri olabilirsin. Bunların hiçbiri seni insan olmaktan çıkarmaz. Sana sunulan hiçbir hakkın senin dış görünüşün ya da inancın doğrultusunda eksilip, eklenmedi.
Haksızlık bir bıçağın keskin ucu gibi boğazına dayandığında nerede veya kim olduğunun önemi yok, o hakların hepsi senin yanında. Senin yaşama hakkın başta olmak üzere özgürlüğün ve onurun doğduğun andan itibaren koruma altına alınıp, sana güven dolu bir gelecek sunmuştur. Senin yaşamına, özgürlüğüne, onuruna yapılacak en küçük bir hareket dahi cezasız kalmayacaktır. Sen otobüsle evine gitmeye çalışan bir üniversite öğrencisi ya da kar topu oynayan bir gazeteci olabilirsin. Özgürlüğün için yaşayan, onuru adına hareket eden senin hakların kimse tarafından dokunulamaz.
Sen, sana sunulan haklarınla doğdun, bu haklarla yaşacaksın. Sana sunulan bu hakların bilincinde olan fertler buna engel olmaya çalışabilir. Fakat buna 'Dur!' diyecek gücü, bu haklarda bulacaksın. Senin hangi dili bildiğin, hangi dine inandığın ya da hangi ırka mensup olduğunun bir önemi yok. Sen 'insan'sın, senin hakların var. Senin özgürlüğüne engel olmaya çalışanlara karşı gelmen için, hakların var. "Ha kutuplarda bir Eskimo genci, Ha Afrika'da garip bir zenci. Fark etmez ne dili ne rengi...
Öte yandan, başarılı öğrencileri her zaman desteklemeye devam edeceklerini belirten Adana Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık ise, çocukların daha güzel bir dünyada yaşayabildiklerini görmenin özlemi içinde olduklarını söyledi. Çıtırık, "Her bir ayrı bir dünya, her biri ayrı bir değer olan çocuklarımızın hayal dünyalarındaki düşücülerini tuvale ve kağıda yansıttıklarını görmenin mutluluğu içindeyiz. Seçici kurullarda görev alan ve değerli zamanlarını ayırarak büyük bir titizlikle değerlendirmeler yapan tüm meslektaşlarıma ayrıca teşekkürlerimi sunuyorum. Kan ve gözyaşının olmadığı, sömürünün, tacizin olmadığı bir dünya özlemini çekiyoruz. Biz, çocukların sadece belli günlere özgü değil her zaman mutlu olmalarını ve çocukluklarını yaşayabildikleri bir dünya görmek istiyoruz. Geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımıza güzel ortamlar hazırlamak bir ödevdir. Biz kurum olarak sıfatımızı, görevimizi yerine getirirken bu bilinçle çalışmalar yapıyoruz. Yarışmaya katılan tüm okulları, öğrencilerimizi, anne ve babalarını, öğretmenlerimizi kutluyorum." dedi
Yorumlar
Kalan Karakter: