İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Zekeriya Turanbayburt, 12 Eylül askeri darbesinin yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklamada 12 Eylül döneminin yarattığı baskı uygulamalarına dikkat çekti.
Türkiye’nin bundan 39 yıl önce 12 Eylül 1980 sabahı gerçekleştirilen askeri darbe ile karanlık bir döneme girdiğini vurgulayan, parlamentonun askıya alındığını kaydeden Turanbayburt; siyasi partiler, sendikalar, sivil toplum örgütlerinin kapatıldığını, grevlerin yasaklandığını, birçok gazetenin kapısına kilit vurulduğunu, kitapların, dergilerin yasaklandığını, on binlerce insanın yıllarca hapishanelerde tutulduğunu, gencecik insanların işkencelerde, darağaçlarında katledildiğini hatırlattı.
Sindirilmiş, hak arayamayanbir toplum yaratmak için gerici, baskıcı 12 Eylül Anayasa’sınınyaratılan korku, yıldırma atmosferinde işlerliğe konulduğunu söyleyen Turanbayburt, “Bugünün Türkiye’sinin siyasi, kültürel, sosyal hayatının oluşumu, siyaset sahnesinde egemen olan ideoloji ve iktidar uygulamaları 12 Eylül Askeri Darbesinin ürünüdür, 12 Eylül’ün mirasıdır. Bugün, siyaset arenasında boy gösteren neoliberal gerici sistemin inşasına 12 Eylül’üntoplumu sindirmeye yönelik şiddet, baskı ve yıldırma politikaları ile o günlerde başlanıldı” dedi.
2019 Türkiye’sine gelindiğinde baskıların, 12 Eylül günlerindeki gibi devam ettiğini gösteren örneklerin çokluğuna işaret eden Turanbayburt, “Ülkemizde, öncüllerini bile geride bırakan, gücünü aldığı, varlığını borçlu olduğu 12 Eylül döneminin baskıcı uygulamalarını aşan, toplumun önemli bir kesimine bunu kanıksatan, halkı çaresizliğe sürükleyen bir hakimiyetvardır” diye konuştu.
Yargının seçilmesine engel görmediği, halk iradesiyle seçilen Van, Diyarbakır, Mardin Belediye Başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyum atandığına dikkat çeken İMO Şube Başkanı Turanbayburt, şunları söyledi:“Geçtiğimiz dönemde aynı belediyelere atanan kayyumların yerel yönetimleri uğrattıkları zararın, yolsuzlukların ve şatafatın bilançosu da ortadadır ne yazıktır ki.Muhalefet partisinin İstanbul il başkanına yedi yıl önceki bir paylaşımı nedeniyle ceza verildi; çok sayıda gazeteci, yazar, siyaset insanı cezaevinde bulunmakta; en ufak fikir beyanı takibe alınmakta, soruşturmaya tabi tutulmaktadır. KHK’larla çok sayıda insan gerekçesiz olarak işlerinden uzaklaştırılmış, işe dönüşleri engellenmektedir.
Türkiye’nin bundan 39 yıl önce 12 Eylül 1980 sabahı gerçekleştirilen askeri darbe ile karanlık bir döneme girdiğini vurgulayan, parlamentonun askıya alındığını kaydeden Turanbayburt; siyasi partiler, sendikalar, sivil toplum örgütlerinin kapatıldığını, grevlerin yasaklandığını, birçok gazetenin kapısına kilit vurulduğunu, kitapların, dergilerin yasaklandığını, on binlerce insanın yıllarca hapishanelerde tutulduğunu, gencecik insanların işkencelerde, darağaçlarında katledildiğini hatırlattı.
Sindirilmiş, hak arayamayanbir toplum yaratmak için gerici, baskıcı 12 Eylül Anayasa’sınınyaratılan korku, yıldırma atmosferinde işlerliğe konulduğunu söyleyen Turanbayburt, “Bugünün Türkiye’sinin siyasi, kültürel, sosyal hayatının oluşumu, siyaset sahnesinde egemen olan ideoloji ve iktidar uygulamaları 12 Eylül Askeri Darbesinin ürünüdür, 12 Eylül’ün mirasıdır. Bugün, siyaset arenasında boy gösteren neoliberal gerici sistemin inşasına 12 Eylül’üntoplumu sindirmeye yönelik şiddet, baskı ve yıldırma politikaları ile o günlerde başlanıldı” dedi.
2019 Türkiye’sine gelindiğinde baskıların, 12 Eylül günlerindeki gibi devam ettiğini gösteren örneklerin çokluğuna işaret eden Turanbayburt, “Ülkemizde, öncüllerini bile geride bırakan, gücünü aldığı, varlığını borçlu olduğu 12 Eylül döneminin baskıcı uygulamalarını aşan, toplumun önemli bir kesimine bunu kanıksatan, halkı çaresizliğe sürükleyen bir hakimiyetvardır” diye konuştu.
Yargının seçilmesine engel görmediği, halk iradesiyle seçilen Van, Diyarbakır, Mardin Belediye Başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyum atandığına dikkat çeken İMO Şube Başkanı Turanbayburt, şunları söyledi:“Geçtiğimiz dönemde aynı belediyelere atanan kayyumların yerel yönetimleri uğrattıkları zararın, yolsuzlukların ve şatafatın bilançosu da ortadadır ne yazıktır ki.Muhalefet partisinin İstanbul il başkanına yedi yıl önceki bir paylaşımı nedeniyle ceza verildi; çok sayıda gazeteci, yazar, siyaset insanı cezaevinde bulunmakta; en ufak fikir beyanı takibe alınmakta, soruşturmaya tabi tutulmaktadır. KHK’larla çok sayıda insan gerekçesiz olarak işlerinden uzaklaştırılmış, işe dönüşleri engellenmektedir.