Neşet KARADAĞ
ADANA (GÜNAYDIN) - Şırnak'ta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimiyle ilgili aralarında meslekten ihraç edilen dönemin 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Abdullah Baysar ile Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ali Osman Gürcan'ın da yer aldığı 49'u tutuklu 385 sanığın üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15 ile 22 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istemiyle açılan dava, Adana'da görülmeye devam ediyor. Tutuklu Tim komutanı astsubay Yunus Uzan, mahkemede, kendilerini darbe için Cizre’ye götürdüğü iddia edilen Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugayı eski Komutanı Tuğgeneral Ali Osman Gürcan'ı vurmak istediğini belirterek, “Tüfeğimi aldım vuracaktım. Son anda Uzman Çavuş Satılmış Akçakaya, silahı elimden aldı” dedi.
Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesince sanık sayısının fazla olması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesindeki 375 kişi kapasiteli 420 metrekarelik mahkeme salonunda görülen duruşmaya 49'u tutuklu rütbeli asker ve avukatları katıldı. Duruşmanın dünkü oturumunda tim komutanlığı yapan tutuklu astsubayların savunmaları alındı.
‘NEREYE GİTTİĞİMİZİ BİLMİYORDUK’
Aldıkları talimatı üzerine yola çıktıklarını belirten Astsubay Yunus Uzan, nereye gittiklerini bilmediğini söyledi. Uzan, “Şırnak çıkışında polislerin kendilerine el salladığını ifade eden Astsubay Uzan, “14 kişilik timdik. En önde bendim. Operasyonun Cudi’ye olabileceği aklıma geldi. ‘Allah vermesin şehidimiz, yaralımız olmasın’ diye dua ettim. Yola öyle çıktık” dedi.
‘SİLAHIMI ALIP ALİ OSMAN GÜRCAN’I VURMAK İSTEDİM’
Cizre’ye girdiklerinde yolun polisler tarafından kapatıldığını ifade eden astsubay Uzan, polislere ‘ne oluyor?’ diye sorduğunu belirtti. Polislerin kendisine bir grubun darbe girişiminde bulunduğunu söylediğini belirten Uzan, “Polislere bizimle alakası olmadığını söyledim. ‘Hangi geri zekalı kalkışmışsa aklına şaşarım. Kimi kime kırdırıyorlar’ dedim. Bölük komutanının yşanına gidip durumu anlattım. ‘Bekle’ dedi. Polisler, askerlere ‘hainler, darbeciler’ demeye başladı. Timdeki askerler, ‘Bunlar niye bize hakaret ediyorlar’ diye bana sordular. Kan gövdeyi götürecek. Ben de ‘sakin olun, cevap vermeyin’ dedim. Polislerden biri, ‘İstanbul, Ankara yangın yeri gibi. Sizlik bir şey yok’diyerek bana helikopterlerle insanların üzerine ateş açılması görüntülerini gösterdi. Ben önce inanamadım ‘arşiv görüntüsü’ sandım. Garnizon Komutanı, başka bir komutana ‘Gittiğin yol yol değil’ diyordu. Ben de askerlere ‘Arkadaşlar geri gidiyoruz’ dedim. O anda yanımızda kobralar olduğu için dönemedik. Orada kaldık. O an silahımı alıp Tugay Komutanı Tuğgeneral Ali Osman Gürcan'ı vurmak istedim. Uzman Çavuş Satılmış Akçakaya, silahı elimden alıp ‘Sen ne yapıyorsun? Bizi silahla biçerler’ dedi. Sonra düşünüp, ‘Haklısın’ dedim. ‘Konvoy geri’ denilince, ‘çok şükür ’ dedim. Tümene geçtiğimizde Tümgeneral Abdullah Baysar, Ali Osman Gürcan’a “Ali Osman suç senin. Bu çocukları sen götürdün, sorumluluk sende’ dedi. Tugaydan çıkarken hiç kimse bize bir şey demedi” diyerek kendini savundu.
‘O ANKİ RUH HALİM BENİ KİM GÖTÜRDÜYSE DARBECİ DEDİM’
Sanık Uzan’ın savunmasının ardından söz alan eski 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Abdullah Baysar da, kendisinin darbeci olup olmadığının, askerleri Cizre’ye götürüp götürmediğinin astsubay Uzan’a sorulmasını istedi. Astsubay Uzan da, “O anki ruh hali ile beni kim götürdüyse darbeci dedim. Emin değildim. Sonradan fikrim değişti, yanlışlık oldu” dedi. bilgisi olup olmadığının sorulmasını istedi.
‘POLİS SİLAHI ÜZERİME DOĞRULTMUŞTU’
Tim komutan yardımcılarından tutuklu asksubay Gökhan Taşer de suçlamayı kabul etmedi. Banyo yapacağı sırada Whatsapp hattına gelen bir emirle iştima alanında toplandıklarını anlatan Taşer, “İştima alanında herkesin cep telefonlarını bırakması istendi. Emirle çıkış yaptık. Herkes birbirine nereye gittiğimizi soruyordu. Polis noktalarından geçerken polisler bize el sallıyordu. Şoför Sedat Tülek, yanına aldığı telefonla yaptığı konuşmadan sonra bana genel kurmay başkanını kaçırıldığını söyledi. Babamı aradım, ‘Oğlum Başbakan kalkışma olduğunu açıkladı. Saçma sapan bir iş yapmayın, kalkışmaya karışmayın, kendinize dikkat edin’ dedi. Cizre’ye girerken polisler yoldaydı. Konvoyun tam ortasındaydım. Polisler bize küfür ediyordu. Askerlere ‘silahlarınızı bırakın polislerin emirlerine uyacaksınız. Münakaşa etmeyeceksiniz’ dedim. Bir polis silahı üzerime doğrultmuştu. Daha sonra ortam sakinleşti. Bölük komutanının talimatıyla geri döndük. Doğuda Anayasal düzeni sağlamak için devlet tarafından görevlendirilmişim şimdi Anayasal düzeni bozmaktan yargılanıyor olmaktan üzüntü duyuyorum” dedi.
Duruşmaya, devam edilecek. İlk celsenin yaklaşık 3 ay sürmesi bekleniyor. Mahkeme 50’şerli gruplar halinde sanıkların savunmalarını alıyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: